Suudi Arabistan’ın “Vizyon 2030” Reformlarının arka planı
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğr. Üyesi, Uluslararası Diplomatik İlişkiler ve Akademik Araştırmalar Derneği (UDİAD) yazarı Dr. Aziz ARMUTLU “Suudi Arabistan’ın “Vizyon 2030” Reformlarına Genel Bir Bakış” başlıklı analizinde, Suudi Arabistan’ın ekonomik dönüşüm programı olan ‘‘Vizyon 2030’’ reformlarının arka planına dikkat çekiyor.
Dr. Aziz ARMUTLU, Hasan Kalyoncu Üniversitesi
Suudi Arabistan’da genç nüfusa istihdam yaratmak ve ekonomik büyümeyi sürdürmek için yeni sektörlerin geliştirilmesinin gerektiğini anlatan Dr. ARMUTLU, “teknolojik ilerlemeler ve dijital dönüşüm gibi küresel trendler ise ülkenin ekonomik stratejilerinin yeniden şekillenmesini zorunlu kılmaktadır. Orta Doğu’daki siyasi istikrarsızlıklar ve bölgesel çatışmalar da ülkenin güvenlik ve ekonomik politikalarını etkilemekte olup Vizyon 2030, ekonomik bağımsızlığı artırarak ve uluslararası iş birliklerini güçlendirerek Suudi Arabistan’ı jeopolitik risklere karşı daha dirençli hale getirmeyi hedeflemektedir. Öte yandan petrol gelirlerine dayalı bir ekonominin uzun vadede sürdürülebilir olmaması ve fosil yakıtlara olan talebin azalması gibi faktörler, ülkenin ekonomik çeşitlilik sağlayarak sürdürülebilir bir büyüme modeli oluşturmasını zorunlu kılmaktadır” şeklinde konuşuyor.
Dr. Aziz ARMUTLU, Vizyon 2030 dönüşüm sürecinin, hem ülke içinde hem de uluslararası arenada büyük ilgi ve merak uyandırdığını belirterek şunları söylüyor:
“Vizyon 2030’un başarısı, Suudi Arabistan’ın gelecekteki ekonomik ve sosyal yapısını belirleyeceği, bölgesel ve küresel konumunu güçlendireceği değerlendirilmektedir. Ancak bu hedeflere ulaşmak, uzun vadeli ve kararlı bir çaba gerektirmektedir. Ekonomik çeşitlendirme, sosyal reformlar ve uluslararası işbirliklerinin başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi, Vizyon 2030’un anahtar unsurları olacağı değerlendirilmektedir.
Vizyon 2030 kapsamında Suudi Arabistan, ekonomisini çeşitlendirmek amacıyla büyük ölçekli yatırımlar ve projeler başlatmıştır. Bu projeler, ülkenin altyapısını geliştirmeyi, yeni iş alanları yaratmayı ve yabancı yatırımcıları çekmeyi hedeflemektedir. Örneğin, Kızıldeniz kıyısında yapay zekâ, yenilenebilir enerji ve ileri teknoloji alanlarında bir inovasyon merkezi olarak tasarlanan ve 500 milyar dolarlık bir yatırımı temsil eden Neom Projesi, bölgenin ekonomik ve teknolojik kalkınmasına önemli katkılar sağlamayı amaçlamaktadır. Kızıldeniz Turizm Projesi ise kıyıda lüks turizm tesisleri ve tatil köyleri inşa ederek Suudi Arabistan’ı uluslararası bir turizm destinasyonu yapmayı hedeflerken, doğal güzelliklerin korunmasına ve sürdürülebilir turizm ilkelerine uygun olarak tasarlanmıştır. Ayrıca, Riyad yakınlarında inşa edilen Qiddiya Eğlence Şehri, tema parkları, spor tesisleri ve kültürel etkinlik alanları ile hem yerel halkın hem de turistlerin ilgisini çekmeyi amaçlayan kapsamlı bir eğlence ve kültür kompleksi olarak öne çıkmaktadır”.
Suudi Arabistan’ın, enerji sektörünü dönüştürmek ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak için yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğine yönelik önemli adımları attığına vurgu yapan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğr. Üyesi Dr. Aziz ARMUTLU, şöyle devam ediyor:
“Bu kapsamda güneş ve rüzgar enerjisine büyük yatırımlar yapılmış, Sakaka Güneş Enerjisi Projesi gibi dünyanın en büyük güneş enerjisi santrallerinden biri hayata geçirilmiştir. Ayrıca, enerji verimliliğini artırmak amacıyla bina standartlarında ve endüstriyel süreçlerde iyileştirmeler yapılmıştır. Turizm sektörü de ekonomik çeşitlendirme stratejisinin önemli bir parçası olarak desteklenmiştir; 2019 yılında turist vizesi uygulaması başlatılmış ve 49 ülkenin vatandaşlarına elektronik vize kolaylığı sağlanmıştır. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Al-Ula ve Diriyah gibi kültürel ve tarihi miras alanlarının restorasyonu gerçekleştirilmiş ve turizme açılmıştır. Ek olarak, ekonominin dinamik yapıya kavuşması için küçük ve orta ölçekli işletmelere (KOBİ) destek verilmiş, finansman olanakları artırılarak girişimcilik ekosistemi güçlendirilmiş ve KOBİ’lerin dijital dönüşümü teşvik edilerek e-ticaret ile dijital pazarlama alanlarında eğitim ve destek programları sunulmuştur”.
Diğer yandan 2030 Vizyon programının sosyal reformlar ve kadınların toplumsal hayata katılımı konusunda katkılarının da olduğunu ifade eden Dr. Aziz ARMUTLU, “Program, sosyal alanda da önemli reformların gerçekleştirilmesine öncülük etmiştir. 2018 yılında kadınlara sürücü belgesi alma hakkı tanınmıştır. Bu adım, kadınların hareket özgürlüğünü artırmış ve işgücüne katılımlarını kolaylaştırmıştır. Kadınların çalışma hayatına daha aktif katılabilmesi için yasal ve sosyal engeller kaldırılmış, kadın istihdam oranı artırılmıştır. Eğitim, sağlık ve finans gibi sektörlerde kadınların istihdamı teşvik edilmiştir. Eğlence ve kültür sektörlerinde yapılan düzenlemelerle konserler, tiyatro gösterileri ve spor etkinlikleri düzenlenmeye başlanmıştır. Bu gelişmeler, ülkenin sosyal yaşamını canlandırmıştır” diyor.
Suudi Arabistan’ın Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) büyüme oranlarının, Vizyon 2030’un uygulanmaya başlandığı 2016 yılından itibaren dalgalı bir seyir izlediğini söyleyen Dr. ARMUTLU, “Örneğin, 2023 yılında GSYİH büyüme oranı %0,8 olarak gerçekleşmiştir. İşsizlik oranlarında da belirgin bir iyileşme gözlenmiştir. 2024 yılının ikinci çeyreğinde işsizlik oranı %3,3’e düşerek, 1999’dan bu yana en düşük seviyesine ulaşmıştır. Doğrudan yabancı yatırımlar (FDI) da artış göstermiştir. 2024 yılında Suudi Arabistan’a giren FDI miktarı 2.015 milyon ABD doları olarak kaydedilmiştir” diyor.
Vizyon 2030’un, Suudi Arabistan’ın geleceğini şekillendirecek ve ülkenin bölgesel ve küresel konumunu belirleyecek stratejik bir girişimd olduğunu kaydeden Dr. Aziz ARMUTLU, şöyle sürdürdürdü:
“Ekonomik çeşitliliğin sağlanması, insan kaynaklarının geliştirilmesi ve sosyal reformların hayata geçirilmesi, ülkenin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasını mümkün kılabilir. Programın başarılı ve istikrarlı bir şekilde uygulanması halinde gelecek planında Suudi Arabistan’ın daha güçlü bir ekonomi, daha dinamik bir toplum ve daha etkili bir uluslararası aktör olarak konumlanması beklenmektedir.
Suudi Arabistan’da gerçekleştirilen reformlar, ekonomi ve toplumsal yapıda önemli gelişmeler sağlamıştır. Petrol dışı sektörlerdeki büyüme hızlanmış özellikle turizm, eğlence ve hizmet sektörlerinde canlanma gözlenmiştir. Yeni projeler ve yatırımlar istihdam olanaklarını artırarak işsizlik oranlarını düşürmüştür. Kadınların işgücüne katılım oranı yükselmiş, kadın istihdamı 2016’dan bu yana kayda değer bir artış göstermiştir. Ancak, belirlenen bu hedeflere ulaşmak için karşılaşılan zorlukların ve engellerin aşılması gerekmektedir. Reformların sürdürülebilirliği, toplumsal katılımın sağlanması ve uluslararası standartlara uyum, Vizyon 2030’un başarısı için hayati öneme sahiptir. Suudi Arabistan, bu iddialı vizyonunu gerçekleştirebilirse, hem kendi halkının refahını artırabileceği hem de bölgesel ve küresel barış ve istikrara katkıda bulunabileceği değerlendirilmektedir”.
Sonuç
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğr. Üyesi, Uluslararası Diplomatik İlişkiler ve Akademik Araştırmalar Derneği (UDİAD) yazarı Dr. Aziz ARMUTLU “Suudi Arabistan’ın “Vizyon 2030” Reformlarına Genel Bir Bakış” başlıklı analizinin ‘Sonuç‘ bölümünde ise, şunları aktardı:
“Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 programı, ülkenin ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda kapsamlı bir dönüşüm geçirmesini hedefleyen iddialı ve stratejik bir girişimdir. Petrol bağımlılığını azaltarak ekonomiyi çeşitlendirme, insan kaynağını geliştirme ve uluslararası rekabet gücünü artırma çabaları, ülkenin uzun vadeli sürdürülebilir kalkınması için kritik öneme sahiptir.
Gerçekleştirilen reformlar ve başlatılan mega projeler, Suudi Arabistan’ın ekonomik büyümesine ve toplumsal modernleşmesine önemli katkılar sağlamıştır. Kadınların işgücüne katılımının artması, eğitim ve sağlık hizmetlerinde yapılan iyileştirmeler ve kültürel etkinliklerin yaygınlaşması, toplumun dinamizmini ve yaşam kalitesini yükseltmiştir. Ayrıca, yabancı yatırımların çekilmesi ve teknolojik yeniliklerin teşvik edilmesi, ülkenin küresel ekonomideki konumunu güçlendirmeye yönelik olumlu adımlardır.
Ancak, bu büyük dönüşüm süreci çeşitli zorluklarla karşı karşıyadır. Ekonominin petrole olan bağımlılığının kırılması ve yeni sektörlerin geliştirilmesi zaman alıcı ve maliyetli bir süreçtir. Toplumsal direnç ve geleneksel değerlerin reformlarla uyumlaştırılması, dikkatli ve kapsayıcı politikalar gerektirmektedir. Yabancı yatırımcıların çekilmesi için insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanlarında ilerlemeler kaydedilmesi önemlidir. Ayrıca, bölgesel istikrarın sağlanması ve jeopolitik risklerin yönetilmesi, Vizyon 2030’un başarısı için kritik faktörlerdir.
Vizyon 2030, Suudi Arabistan için bir dönüm noktası niteliğindedir. Bu iddialı programın başarısı, ülkenin ekonomik refahını artırarak halkının yaşam kalitesini yükseltebilir ve bölgesel barış ve istikrara olumlu katkılarda bulunabilir. Karşılaşılan zorluklara rağmen Suudi Arabistan’ın bu vizyonu gerçekleştirme yönündeki kararlı çabaları, ülkenin geleceğini şekillendirecek ve küresel ekonomideki yerini belirleyecektir. Reformların sürdürülebilirliği ve toplumun tüm kesimlerinin bu sürece aktif katılımı, Vizyon 2030’un hedeflerine ulaşmasında belirleyici olacağı değerlendirilmektedir”.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve UHA / İnternational News Agency’ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.