Rusya’nın Enerjisine Bağımlılık ve Yaptırımlar
ANKARA – UHA HABER / SETA bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’ndan Araştırmacı Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, AB, Türkiye ve diğer ülkelerin Rusya’nın enerji kaynaklarına bağımlılık düzeyleri, Rusya küresel enerji üretimi ve ticaretinde nasıl bir konuma sahip bulunduğu, Rusya’ya uygulanacak yaptırımların neler ve bu yaptırımlara hangi ülkelerin nasıl tepki verdiği konularında değerlendirmelerde bulundu.
AB, TÜRKİYE VE DİĞER ÜLKELERİN ENERJİ TÜKETİMİNDE RUSYA’NIN ENERJİ KAYNAKLARININ YERİ
(UHA) Uluslararası Haber Ajansı‘na değerlendirmelerde bulunan Araştırmacı Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, Soğuk Savaş döneminde günümüz Rusya’sından doğal gaz ithal etmeye başlayan Batı Avrupa ülkelerinin bilhassa Kırım’ın ilhakından sonra Rus enerji kaynaklarına bağımlılıklarını azaltmaya çalışsa da yüksek oranda bağımlılıkları halen sürdürdüğünü söyledi.
DAŞCIOĞLU, Avrupa Birliği’nin (AB) günümüzde en fazla doğal gaz aldığı ülke Rusya olmasıyla gündeme geldiğini hatırlatarak, son verilere göre yirmi yedi üye ülkesi bulunan AB’nin toplam doğal gaz ithalatı içinde Rus doğal gazının oranının yaklaşık yüzde 47 olduğunu ifade etti.
Rusya’nın hemen ardından gelen Norveç’in payının ise Rus gazının yarısından da az (yüzde 20,5) düzeyde olduğuna vurgu yapan Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, “ancak AB üyesi ülkeler Rusya’dan yalnızca doğal gaz almakla kalmıyor aynı zamanda ham petrol, petrol ürünü ve kömür de ithal ediyor. Rusya, AB’nin toplam petrol ithalatında yüzde 25’lik pay ile ilk sırada yer alıyor. Onu Norveç (yüzde 9,1), Kazakistan (yüzde 8,9), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) (yüzde 8,4) ve Libya (yüzde 8,3) izliyor. Ayrıca kömür ithalatına da dikkat çekmek gerekiyor” dedi.
DAŞCIOĞLU, kömürün AB’nin kurtulmaya çalıştığı bir kaynak olarak öne çıksa da halen çok sayıda üye ülke tarafından kullanılmaya devam ettiğini, kömür ithalatında da (petrol ve doğal
gaza benzer şekilde) Rusya’nın yine ilk sırada (yüzde 49) yer aldığına dikkat çekti.
“Ardından ABD (yüzde 15,2) ve Avustralya (yüzde 13,5) gelmektedir” diyen Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, şunları şöyledi:
“Tükettiği enerjinin yüzde 90’ından fazlasını ithal eden Türkiye’nin toplam birincil enerji tüketiminde ilk sırada petrol ve ikinci sırada ise doğal gaz yer alıyor. Ham petrol ithalatında Irak ilk sıradayken Rusya ikinci sırada yer alıyor. Doğal gaz ithalatında ise Rusya ilk sırada yer alıyor. 2021’in yıl sonu verilerine göre Rusya’nın payı toplam doğal gaz ithalatının içinde yüzde 45 seviyesindeyken onu yüzde 16 ile İran ve yüzde 15 ile de Azerbaycan izliyor.
Çin de Rusya’dan en fazla doğal gaz ve petrol ithal eden ülkelerden biridir. Avustralya ve Türkmenistan’dan sonra en fazla doğal gaz ithalatını Rusya’dan yapan Çin,Rus enerji şirketi Gazprom’un da en büyük müşterilerden biridir. Pekin yönetimi petrol ithalatını ise en fazla Suudi Arabistan ve Rusya’dan yapıyor.
İki ülkenin Çin’in toplam petrol ithalatı içindeki payı sırasıyla yüzde 15,9 ve yüzde 15,5 düzeyindedir.
ABD’nin de son yıllarda en fazla petrol ithal ettiği üçüncü ülkenin Rusya olduğunu belirtmek gerekir.
2019 ve 2020’de petrol ithalatında yüzde 52,3 ile ilk sırada yer alan Kanada’yı yüzde 9,5 ile Meksika, yüzde 6,9 ile Rusya ve yüzde 6,3 ile Suudi Arabistan izlemiştir. Kanada dışındaki ülkelerden yapılan ithalat görece az olsa da Rusya’dan ithal edilen miktarın Suudi Arabistan’dan yapılan petrol ithalatını geride bıraktığını vurgulamak gerekir”.
Son olarak Rusya’nın küresel sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatındaki payını artırdığının da altını çizmek gerektiğini ifade eden DAŞCIOĞLU, 2021’de küresel LNG tedarikinin yüzde 10’a yakın bir kısmını Rusya’nın gerçekleştirdiğini belirtti.
Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, Avrupa ülkelerinin yanı sıra Çin ve Japonya gibi Asya
ülkeleri ve Türkiye’nin de Rusya’dan LNG alan ülkeler arasında yer aldığını, hatta ABD’nin de zaman zaman coğrafi kısıtları nedeniyle doğudaki talebi karşılamak adına Rusya’dan LNG satın aldığını açıkladı.
RUSYA’NIN KÜRESEL ENERJİ ÜRETİMİNDE VE TİCARETİNDEKİ ÖNEMİ
2020 verilerine göre Rusya’nın dünyanın en fazla petrol üreten üçüncü ülkesi olduğuna vurgu yapan DAŞCIOĞLU, “Doğal gaz üretiminde ise ikinci sırada yer alıyor. Petrol ihracatında ikinci sırada yer alan Rusya doğal gaz ihracatında ise ilk sırada” olduğunu söyledi.
Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, Rusya’nın 2016’dan bu yana Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) diğer petrol üreticisi ülkelerle birlikte kurduğu OPEC+ ittifakının en önemli üyelerinden bir tanesi olduğunu hatırlatarak, hatta ittifaktaki OPEC dışı ülkelerden en önemlisi olduğunu söylemenin de yanlış olmayacağının altını çizdi.
Bunun dışında Rusya’da devlet tarafından da kontrol edilen çok sayıda hidrokarbon şirketinde dünyanın pek çok ülkesinden petrol ve doğal gaz firmasının hissesi bulunduğuna da değinen DAŞCIOĞLU, bunun da söz konusu firmaların Rus şirketlerin kazanç ve zararlarından doğrudan etkilenmeleri anlamına geldiğini ifade etti.
SETA Araştırmacı Büşra Zeynep Özdemir DAŞCIOĞLU, şunları aktardı:
“ABD’li Exxon Mobil, Hollanda merkezli Shell, Fransız Total ve Londra merkezli BP bu şirketlere verilebilecek örneklerdir. Ayrıca bilhassa Avrupa ülkelerinden eski devlet adamları ve bürokratların Rus enerji şirketlerinin yönetim kurullarında üyeliklerinin bulunduğunu da belirtmek gerekir.
Son olarak halihazırda siyasi nedenlerle lisans süreci uzatılan ancak Ukrayna’nın işgali sonrasında sürecin resmen askıya alındığı duyurulan Kuzey Akım 2 (Nord Stream 2) projesinin finansörleri arasında
Engie, OMW, Uniper, Shell ve Wintershall DEA gibi beş önemli Avrupalı şirketin yer aldığının vurgulanması da önemlidir”. (Devam edecek)
***
BÜŞRA ZEYNEP ÖZDEMİR DAŞCIOĞLU
2013’te İzmir Ekonomi Üniversitesi İşletme Fakültesi Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Birliği Bölümü’nde lisans eğitimini tamamlamış, 2016’da aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nden Sürdürülebilir Enerji alanında yüksek lisans derecesini “European Energy Union: A Further Step ahead or
Reorganization?” isimli tez çalışması ile almıştır. Doktora eğitimine Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler programında devam eden Özdemir Daşcıoğlu SETA Vakfı’nda araştırmacı olarak çalışmaktadır.
[UHA Haber Ajansı, 07 Mart 2022]