Migren lodoslu havaları sevmiyor
İSTANBUL – UHA HABER / Ataklar halinde seyreden bir baş ağrısı sendromu olarak tanımlanan migren, toplumun yaklaşık yüzde 16’sını etkiliyor.
Migren ataklarını tetikleyen birçok unsur olduğuna dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan, hava değişikliklerinin de migren atakları için önemli bir tetikleyici olduğunu söyledi.
Hava durumunun, migrenli hastalar tarafından migren baş ağrısını ortak bir tetikleyici olarak algılandığı 2018 yılında yapılan çalışmayla gösterilirken, konuyla ilgili olarak da birçok araştırma yapıldı. Ancak epidemiyolojik çalışmalardan elde edilen bulguların hala yetersiz kaldığını belirten Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan, hava durumu değişikliklerinin, farklı değişkenleri de tetikleyerek ağrıya neden olabileceğini anlattı.
Migren ataklarının ortaya çıkmasında hala neyin sebep olduğunun tam olarak bilinmediğini hatırlatan Doç. Dr. Emin Özcan, kişiden kişiye değişmekle birlikte bazı tetikleyicilerin de etkili olduğunu söyledi.
Bazı gıdalar, hormonal değişiklikler ve stres, en sık belirtilen migren tetikleyicileri arasında yer alırken değişken hava şartları da önemli bir faktörü oluşturuyor.
Herkesin her hava değişikliğine aynı şekilde tepki vermediğini hatırlatan Doç. Dr. Özcan, “Bazı kişilerde sıcaklık ağrıyı tetiklerken, bazı kişilerde soğuk hava migreni tetikleyebiliyor. Hatta bazı durumlarda atağın tetiklenmesi için birden çok faktörün bir araya gelmesi gerekebiliyor. Migren ve hava durumu arasında yapılan araştırmaların kısmen zorluğu nedeniyle aradaki bağlantı net olarak ortaya konmuş değil. Hava değişiklikleri farklı değişkenleri de tetikleyerek ağrıya neden olabilir” diye konuştu.
Mevsim değişiklikleri de migreni tetikliyor
Migrende öncelikle atakları önleyici yaklaşımın benimsendiğini belirten Doç. Dr. Emin Özcan, şöyle konuştu:
“Migren herkeste farklı seyretse de büyük oranda hava değişiklikleri migren ataklarını tetikleyebiliyor. Özellikle lodos migren ataklarını çok sıklaştırıyor. Aynı şekilde sıcak nemli havalar da migren ataklarını artırıyor. Ayrıca mevsim değişiklikleri, kıştan yaza geçiş, yazdan kışa geçiş, vücut bir şeye alışıyor ve orada değişiklikler olmaya başladığı zaman migreni etkileyebiliyor. Çok kuru, nemsiz, soğuk havalarda etkileyebiliyor bunu ama özellikle sıcak ve nemli havalar fazlaca atakları artırıyor. Kişiden kişiye değişmekle birlikte bazı hastalarda çok uyumak, bazı hastalarda az uyumak, bazı hastalarda açlık, bazı kişilerde öğün atlama, bazı kişilerde hava değişimleri çok fazla şekilde atakları tetikleyebiliyor.”
Doç. Dr. Emin Özcan, nem ve sıcaklık değişimlerinin de migren hastalarında genel olarak kişiden kişiye farklılık gösterdiğini kaydederek, şöyle devam etti:
“2017 yılında gerçekleştirilen bir başka çalışmada da özellikle hava değişimleri ve buna bağlı migren atağı nedeniyle hastaneye başvuru oranlarına bakılmış ve sonuçta sıcak ve nemli havalarda hastaneye başvurular artarken soğuk ve kuru havalarda bu oranın daha düşük olduğu tespit edilmiş. Atakların bu dönemlerde artış göstermesinin nedenlerinden biri dehidrasyon (vücudun sıvı kaybı) olabilir. Çünkü susuz kalma migren hastalarında başlı başına bir tetikleyicidir.”
Havanın barometrik basıncındaki değişimin de bazı kişilerde migren ataklarına neden olabildiğini hatırlatan Doç. Dr. Emin Özcan, “Özellikle ilkbahar, sonbahar gibi mevsim geçişlerindeki sıcaklık değişimlerine bağlı olarak yaşanan basınç farklılıkları migreni tetikleyebiliyor. Migrene, atmosferik basıncın vücuda uyguladığı fiziksel yükteki değişikliklerin etkisiyle bağlantılı kan damarı genişlemesinden kaynaklanan kan akışı farklılıklarının neden olabileceği düşünülüyor” dedi.
Rüzgarlı havalarda ataklar artıyor
Yine yüksek irtifalarda migrenin daha fazla görülme eğiliminde olduğunu söyleyen Doç. Dr. Emin Özcan, “Yükseğe çıkında havanın kuruması, basıncın azalması gibi nedenler de buna neden olabiliyor” diye konuştu.
Migrenin tetikleyicilerinin başında listelenen rüzgârlar konusunda da Doç. Dr. Emin Özcan, şunları anlattı:
“Lodos, rüzgârlı havalarda atakların arttığı hastalar tarafından özellikle ifade edilir. Bununla birlikte bazı araştırmalarda da hasta şikayetlerinin bu dönemlerde arttığı gösterilmiş. Bu nedenle rüzgârlı havalarda elzem bir durum olmadıkça hastanın dışarı çıkmasını önermiyoruz. Aslında tedavinin amacı olan yaşam tarzı değişikliklerini yapmasını istiyoruz.”
[UHA Haber Ajansı, 06 Şubat 2022]