İlhan KARAÇAY: Dünyaya gelmiş ve geçmiş en büyük lider Atatürk’ün bıraktığı ‘Cumhuriyet Mirası’nın, nasıl kullanıldığını gözler önüne seriyor…
* Dünyadan örnekler verilerek en büyük kutlamaların Hollanda versiyonu sizlere sunuluyor.
* Cumhuriyetimizin 101’inci yıldönümü, Amsterdam ve Lahey’de iki ayrı şölende kutlandı.
* Mustafa Kemal Atatürk, dünya genelinde saygı gören bir lider olarak, dünyanın birçok yerinde büstleri, cadde ve sokak adları ile yaşatılmaktadır.
* Atatürk, modern Türkiye’nin kurucusu olarak, dünya tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir liderdir.
* Ne yazık ki, Atatürk’ü anlamayanlar da var. Saygı duyulan liderlerden biri olan Güney Afrika’nın kurtuluş kahramanı Nelson Mandela, Türkiye’nin kendisine layık gördüğü Atatürk ödülünü almayı reddetmişti. Bu da onun Atatürk’ün değerlerini ve mirasını yeterince kavrayamadığını göstermektedir.
HABER/YORUM:İlhan KARAÇAY / FOTOĞRAFLAR: Mustafa KOYUNCU
Öyle bir lider ki O, dünyada hiç bir lidere layık görülmeyen büstler, anıtlar, cadde ve sokak isimleri ile yaşatılıyor.
Altta okuyacağınız kahramanlıkları ve medeni buluşları ile, yediden yetmişe sevilen ve sayılan Mustafa Kemal Atatürk’ten başkası değildir.
İşte O Mustafa Kemal Atatürk, bizleri 101’inci kez biraraya getirdi ve rahmetle anıldı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’inci kuruluş yıldönümü, Türkiye ve yavru vatan Kıbrıs’tan sonra, tüm dünyada olduğu gibi, Hollanda’da da coşkuyla kutlandı. İki farklı resepsiyon ile kutlanan bu anlamlı gün, hem Türk toplumu hem de uluslararası diplomatlar tarafından büyük ilgi gördü.
AMSTERDAM’DAKİ RESEPSİYON
Corendon Otel’de saat 18.00’de başlaması gereken resepsiyonun girişinde, bir saat önceden yer alan (soldan sağa) Büyükelçimiz Selçuk Ünal ve değerli eşi Lerzan Kayhan Ünal, Amsterdam Başkonsolosumuz Mahmut Burak Ersoy ve değerli eşi Çiğdem Ersoy, Rotterdam Başkonsolosumuz Sevgi Kısacık, Deventer Başkonsolosumuzun değerli eşi Çiğdem Cengiz ve Başkonsolos Muammer Hakan Cengiz, 500’ü aşkın davetlinin ellerini tek tek sıktılar.
Amsterdam’daki kutlama, Corendon Otelinde gerçekleşti.
Rotterdam, Deventer ve Amsterdam Başkonsoloslukları ile Türkiye’nin Hollanda Büyükelçiliği’nin ortak organizasyonunda düzenlenen bu resepsiyon, iş dünyasından ve Türk topluluğundan yoğun katılımla gerçekleşti. Yemekli resepsiyonda Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal bir konuşma yaparak katılımcılara hitap etti. Ayrıca, Rotterdam Başkonsolosu Sevgi Kısacık, Deventer Başkonsolosu Muammer Hakan Cengiz ve Amsterdam Başkonsolosu Mahmut Burak Ersoy ev sahipliği yaptı. Resepsiyona gösterilen yoğun ilgi, otel çevresindeki trafikte aksamalar yaşanmasına neden oldu.
Program, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir sinevizyon gösterisi ile başladı.
Daha sonra söz alan Lahey Büyükelçimiz Selçuk Ünal şunları söyledi:
“Hollanda Türk Toplumunun Kıymetli Üyeleri, Değerli Vatandaşlarımız,
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yıldönümünü kutladığımız resmi kabulümüze hoş geldiniz. Bu davetin hazırlanmasına katkı sağlayan Garanti BBVA International, Cadde Marina, Necati Erbaş Emlak Ofisi, Özkur Sigorta ve Corendon Otel’e teşekkür ediyoruz.
Kuruluşundan bu yana Türkiye Cumhuriyeti “az zamanda çok ve büyük işler başarmış” ve uluslararası camia içindeki saygın yerini almıştır. Bugün Türkiye Cumhuriyeti, ekonomisi, küresel diplomatik etkinliği ve uluslararası barışa katkılarıyla ön planda yer almaktadır.
Cumhuriyetimizin günümüze kadar kat ettiği mesafeye baktığımızda, gelecekte daha büyük işler başaracağımız muhakkaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın “Türkiye Yüzyılı” olarak tanımladığı önümüzdeki dönemde, Cumhuriyetimizin kurucularının bizlere bıraktığı aynı azimle ülkemizi daha da ileriye götüreceğiz.
Bu yıl karşılıklı ziyarette bulunan birçok heyete ilaveten Başbakan Sayın Rutte Türkiye’ye gitmiş, 10. Wittenburg Konferansı için Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan ilk kez Lahey’i ziyaret etmiştir. Bu ziyaretler ilişkilerimizi güçlendirmiştir.
Bu yıl aynı zamanda, Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda Krallığı arasında 16 Ağustos 1924’de imzalanan Dostluk Antlaşması’nın 100. yıldönümünü ve Türkiye ile Hollanda arasında 19 Ağustos 1964 tarihinde imzalanan İşgücü Anlaşması’nın 60. yıldönümünü idrak ediyoruz.
Ülkemiz 1924’ten bu yana büyük mesafe kaydetmiştir. 1964’den sonra hem ülkemiz hem buradaki toplumumuz büyümüştür. İnsanımız o dönem en zor, en meşakkatli, en tehlikeli işlerde, çok yoğun bir şekilde çalışmaya başlamıştır. Fabrikalarda, tersanelerde sanayinin bel kemiğini oluşturmuştur. O dönemki Hollanda hükümetlerinin talebiyle bilahare ailelerini getirmiş, Hollanda’yı zamanla ikinci vatan olarak benimsemiş, çalışkanlığı sayesinde Hollanda toplumunun parçası olmuştur. İşçilikle sınırlı kalmamıştır. İşçi gelip işveren olmuştur. Bugün, yaklaşık 25.000 işyeri ile Hollanda’ya katkıda bulunmaktadır. Siyaset, ekonomi, ticaret, kültür, bilim, eğitim, sanat ve spor gibi hayatın her alanında varlık göstermiştir. Toplumumuz, anavatanına, diline, dinine, kültürüne, örf ve adetlerine hep bağlı kalmıştır. Anavatan da onları hep kalbinde hissetmiştir.
Bu yıl, Hollanda Türk toplumu ve Hollandalı dostlarımızla pek çok etkinlik düzenledik. Bu etkinlikler, Hollanda Türk toplumunun başarılarını göstermektedir. Bu yıl içinde yaptığınız tüm çalışmalar için hepinize teşekkür ediyorum.
Kıymetli Vatandaşlarımız,
23 Ekim 2024 tarihinde Ankara’da TUSAŞ tesislerine yapılan terör saldırısı, asli görevimizin şehitlerimizin uğruna yaşamlarını feda ettikleri ülkemizin bekası için çalışmak olduğunu göstermiştir. Hain saldırıda şehit olan vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Şehitlerimizin mesai arkadaşlarının “İnadına daha fazla çalışacağız, daha fazla üreteceğiz” sözlerini hepimizin örnek alacağına inanıyoruz. Milli Savunma Bakanlığımızca hazırlanan ve bugün izlediğimiz filmi de şehitlerimize ve oradaki mesai arkadaşlarıma ithaf ediyoruz. Hollanda Başbakanı ve Dışişleri Bakanı başta olmak üzere süratle taziye ve dayanışma mesajları veren tüm Hollandalı dostlarımıza teşekkür ediyoruz.
İstiklal Harbi’nin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, “yetiştik Ey Vatan” diyerek savaşmış, vuruşmuş, can alıp can vermiş, üniformayı giyerek safını belli etmiş ya da Kuvay-ı Milliye’ye katılarak çatışmış ve bugün bu töreni yapmamızı sağlayan ecdadımızı da saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz.
Başkonsoloslarımız ve tüm mesai arkadaşlarımızla birlikte hepinizi saygıyla selamlıyoruz.”
Program, açık büfe olarak sunulan akşam yemeğinden sonra, geç saatlere kadar sohbet edilerek tamamlandı. (devam edecek-LAHEY’DE WİTTENBURG ŞATOSU’NDAKİ KUTLAMA)
Yorumlar