Dr. Erhan TÜRBEDAR, Uluslararası alanda Dodik’in en büyük müttefiki Rusya Federasyonu

ANKARA-UHA HABER / Dr. Erhan TÜRBEDAR, SETA bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu olan Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı için kaleme aldığı Bosna Hersek’te ‘Endişelendiren Gelişmeler’ başlıklı ‘Perspektif’ yazısında, Dış aktörlerin krize yaklaşımlarını değerlendirerek, Uluslararası alanda Dodik’in en büyük müttefikinin Rusya Federasyonu olduğuna dikkat çekti.
Bosna Hersek’te son aylarda yaşanan krizin sebeplerini (UHA) Uluslararası Haber Ajansı Avrupa Temsilcisi Tuba Nur TÜRKELİ’ne değerlendiren Dr. Erhan TÜRBEDAR, bu konuda Rusya’nın etkisine değinerek,Uluslararası alanda Dodik’in en büyük müttefikinin Rusya Federasyonu olduğunun altı çizilmesi gerektiğini açıkladı.
Dr. TÜRBEDAR, Moskova’nın geleneksel olarak hangi konu olursa olsun RS’nin arkasında durmakla adeta Bosnalı Sırpların uluslararası sözcüsü olma rolünü üstlendiğini, Slav-Ortodoks kardeşliği ve dayanışması kapsamında Bosnalı Sırplara açık destek
veren Moskova yönetiminin, Bosna Hersek üzerinden Balkanlardaki siyasi ve ekonomik çıkarlarını pekiştirmeye çalıştığını söyledi.
“Moskova’nın desteğini alan Dodik ise son yıllarda adeta Rusya’nın bir valisiymiş gibi davranıyor” diyen Dr. Erhan TÜRBEDAR, Rusya’nın Bosna Hersek’e yönelik politikasını belirleyen bir diğer faktörün de Rusya ile Batı dünyası arasında yaşanan çekişmelerin bulunduğunu, Rusya’nın özellikle Suriye ve Ukrayna krizleri nedeniyle Batılı ülkelerle ilişkilerinin gerginleştiği bir ortamda, Bosna Hersek’in iki taraf
arasındaki jeopolitik rekabetin oyun sahalarından birine dönüştüğünü dile getirdi.
Dr. TÜRBEDAR, bu jeopolitik gerginlik kapsamında Rusya, Barış Uygulama Konseyi (PIC) içinde yapıcı olmaktan uzaklaşmış ve bu kurumun Bosna Hersek’teki yetkili mercii olan OHR’nin kapatılmasını talep etmeye başladığını ifade etti.
“Dahası Bosna Hersek konusunda Sırpların istemeyeceği bir kararın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) kabul edilmesini engelleyebilen Rusya, uluslararası sistemde bir “negatif güç” olduğunu göstermiştir” diyen Dr. Erhan TÜRBEDAR, şunları söyledi:
“Rusya, Balkanlarda sadece Bosnalı Sırpların değil Sırbistan ve Karadağ’daki Sırpların muhafazakar kesimleri üzerine de önemli yatırımlar yapıyor. Nerede düzen bozucu bir politikacı varsa onu destekleyen Rusya, Kosova gibi bölgesel sorunları da kendi çıkarları doğrultusunda istismar ediyor. Bugün Moskova’nın Balkanlardaki temel hedefinin Batılı ülkelerin bu bölgedeki etkinliğini zayıflatmak olduğu söylenebilir.
Ne var ki Rusya daha önce şiddetle karşı çıkmasına rağmen son yıllarda Karadağ (2017) ve Kuzey Makedonya’nın (2020) NATO’ya üyeliğini engellemeyi başaramamıştır. Ancak Karadağ’da yaşanmakta olan istikrarsızlıklarda Moskova yönetiminin ciddi katkıları bulunuyor. Nitekim 2016’da Karadağ hükümetini darbeyle yıkmaya çalışan grup içerisinde iki Rus vatandaşı yargılanarak suçlu bulunmuştur”.
Dr. TÜRBEDAR, bundan sonra Rusya’nın Balkanlardaki önceliğinin Sırbistan ve Bosna Hersek’in NATO dışında kalmasını sağlamanın ortada olduğu belirterek, “Nitekim 17 Mart 2021’de Bosna Hersek’te NATO ile İşbirliği Komisyonu’nun açılış oturumu sırasında bir basın bildirisi yayımlayan Rusya’nın Saraybosna Büyükelçiliği “Bosna Hersek’teki dostlarımızı dikkatli düşünmeye davet ediyoruz. (…) Bosna Hersek ile NATO arasında pratik bir yakınlaşmanın olması durumunda ülkemizin ‘bu düşmanca adıma’ tepki vermesi gerekecektir” sözleriyle Bosna Hersek’i tehdit etmiştir” dedi.
Moskova’nın bu şekilde Bosna Hersek’e meydan okumasının ve bu ülke üzerinden Batı’ya kafa tutmasının Dodik’i daha fazla cesaretlendirdiğinin görüldüğünü dile getiren Dr. Erhan TÜRBEDAR, ancak Balkanlarda yıllardır inşa edilmeye çalışılan barış ve iş birliği ortamını birilerine kafa tutmak uğruna tehlikeye atan Moskova yönetimini tarihin affetmeyeceğini aktardı.
SIRBİSTAN VE HIRVATİSTAN’IN TUTUMLARI
Dr. TÜRBEDAR, Tarih boyunca Bosna topraklarının Sırplar ve Hırvatlar arasında paylaşılmaya çalışıldığını unutmayan Boşnakların, Belgrad ve Zagreb yönetimlerinin Bosna Hersek’e yönelik siyasetlerine kuşkuyla baktıklarını belirterek, “Özellikle Belgrad yönetiminin Bosna Hersek’in iç işlerine müdahale etme çabalarını hiçbir zaman azaltmadığına inanılıyor. Oysa Sırbistan 3 Kasım’da BMGK’nin Bosna Hersek’e ilişkin oturumunda Dodik’i Bosna Hersek devlet kurumlarının çalışmalarına yeniden katılmaya çağırmıştır. Kuşkusuz bu Sırbistan tarafından Bosna Hersek’in bütünlüğüne yönelik verilen önemli bir mesajdır. Ancak Sırbistan samimiyetle Dodik’i dizginlemek isteseydi Dodik halen oynamakta olduğu “ya hep ya hiç” oyununa kolay kolay giremez, Avrupa Birliği (AB) ve Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) politikacıların Bosna Hersek’i ziyaret edip Dodik’i durdurmaya çalışmasına da ihtiyaç kalmazdı” dedi.
“Kaldı ki Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, Nisan 2022’de düzenlenecek seçimler öncesinde milliyetçi kesimin oylarını kaybetmemek için Dodik ile herhangi bir şekilde ters düşmeyi göze almayacaktır” diye konuşan Dr. Erhan TÜRBEDAR, bu sebeple seçimlere kadar Belgrad yönetiminin Dodik’i durdurmak için daha somut bir adım atmasının beklenemeyeceğini söyledi.
“Ayrıca şöyle bir gerçek de ortadadır: Nasıl Türkiye hiçbir zaman Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden vazgeçmeyecekse Sırbistan da RS’yi desteklemekten asla vazgeçmeyecektir” diyen Dr. TÜRBEDAR, “Bundan dolayı Belgrad’ın Bosna Hersek’in toprak bütünlüğünü desteklemekle birlikte Bosnalı Sırpların kabul etmeyeceği herhangi bir çözüme razı olmayacağı da ortadadır” dedi.
Dr. Erhan TÜRBEDAR, yine de RS’nin varlığını hiç kimsenin tehdit etmediğine göre, Belgrad yönetiminin belli bir noktadan sonra Batılı ülkelerle ilişkilerini düşünerek Dodik’in Sırbistan’ı içine çekmeye çalıştığı tehlikeli oyuna dur demeyi tercih edebileceğini ve Hırvatistan’ın tutumuna gelince, Zagreb yönetiminin Stjepan Mesić’in cumhurbaşkanlığı döneminde Bosna Hersek’e karşı son derece yapıcı ve dostane bir siyaset izlediğinin altını çizdi.
Ancak ünlü tarihçi Ivo Banac’ın da belirttiği üzere Hırvatistan’ın 2010’lardan itibaren Dodik’in politikalarını bir gerçeklik olarak kabul etmeye ve son derece tehlikeli olan bu projeyle iş birliği yapmaya başladığını ifade eden Dr. TÜRBEDAR, Özellikle Zagreb’in son iki yılda bir
AB ve NATO üyesi olarak Bosnalı Hırvatların talepleri doğrultusunda lobi çalışmalarını yoğunlaştırdığını açıkladı.
Dr. Erhan TÜRBEDAR, Temmuz 2021’de Saraybosna’daki devlet kurumlarını dikkate almadan Bosnalı Hırvatları ziyaret eden Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanović’in, “Bosna Hersek’teki Hırvatların haklarıyla ilgili artık taviz vermeyeceğiz” sözleriyle uluslararası kamuoyuna açık bir mesaj verdiğini ve böylece Zagreb yönetiminin Bosna Hersek konusunda Tuđman dönemi politikalarına keskin bir dönüş yaptığını gösterdiğinin altını çizdi. (devam edecek)
***
ERHAN TÜRBEDAR
Gazi Üniversitesi’nde lisans öğrenimini tamamlamasının ardından aynı üniversitede Balkanların iktisadi dönüşüm sürecine ilişkin yazdığı tezle yüksek lisans, Balkan ülkelerinin ulaştırma politikalarına ilişkin yazdığı tezle doktora derecesi aldı. Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nda uzman ve kıdemli dış politika analisti görevlerinde bulundu. Hacettepe Üniversitesi, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ve Milli Savunma Üniversitesi’nde Balkanlar üzerine dersler verdi. Bölgesel İşbirliği Konseyi (RCC) ve SESRIC-İslam İşbirliği Teşkilatı’nda çeşitli görevler yürüten Türbedar halen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nde kıdemli danışman olarak görev yapmaktadır. İngilizce, Sırpça-Hırvatça-Boşnakça ve Arnavutça bilmektedir.
[UHA Haber Ajansı, 20 Kasım 2021]