Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ortaya çıkanlar, ortaya çıkacakların habercisidir

* Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konferans Salonu’nda partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu.
* Detayı haberimizde!…
UHA / İnternational News Agency
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Geçen hafta İslam alemi olarak tek yürek halinde Ramazan Bayramı’nı idrak ettik. Öncelikle sizlerle birlikte tüm teşkilatımızın bayramını bir kez daha tebrik ediyor, Rabbimden bizleri huzurla ve afiyetle geçireceğimiz daha nice Ramazanlara ve bayramlara kavuşturmasını niyaz ediyorum.
Bir önceki Genişletilmiş İl Başkanları Toplantımızda AK Parti olarak Ramazan’ı nasıl ihya edeceğimize dair yol haritamızı paylaşmıştık. Özellikle belediyelerimizden beklentilerimizin büyük olduğunu ifade etmiş, bu mübarek günlerin hakkını vermemiz gerektiğini önemle vurgulamıştık.
“Ramazan’ı ruhuna ve manasına uygun şekilde idrak etmeye çalıştık”
Maşallah teşkilatımız yine bizi mahcup etmedi. AK Parti ailesi gerçekten olağanüstü bir gayret içinde oldu. Dayanışma, kucaklaşma ve helalleşme ayı olan Ramazan’ı ruhuna ve manasına uygun şekilde idrak etmeye çalıştık.
Sahur sofralarıyla, iftar sofralarıyla, yardım çalışmalarıyla hep beraber bu mübarek günlerin hakkını vermeye gayret ettik. Şov veya reklam için değil, bir gönüle daha girmek, bir ihtiyaç sahibinin daha elinden tutmak için gece gündüz demeden koşturduk.
Bilhassa muhalefete geçen belediyelerde Ramazan coşkusunun eksik olmaması için teşkilatımızın her zamankinden daha fazla çaba harcadığını gördük. Muhalefet belediyelerinin yapmadıklarını bizim teşkilatımız yaptı. Gençlerimiz göğsümüzü kabartan programlara imza attı.
Bayramda da aynı tempoyla çalışmalarımızı sürdürdük. Fakir fukaranın kapısını çaldık. Yetimin, öksüzün başını okşadık. Büyüklerimizi ziyaret ettik, küçüklerimizi sevindirdik. İhtiyaç sahiplerinin elinden tuttuk. Kimsesizlerin kimsesi olmaya özellikle ihtimam gösterdik. Kendi vatandaşlarımızla birlikte yurt dışındaki kardeşlerimize de el uzattık. Millet ve teşkilat olarak bizi diğerlerinden ayıran güzel hasletlerimizi azami derecede yaşama ve yaşatma fırsatı yakaladık.
“Gazze halkı bir bayramı daha bombaların altında geçirdi”
Bayram sevincimizi gölgeleyen en büyük üzüntü kaynağımız, Gazze’deki kardeşlerimize yönelik saldırılardı. Gazze halkı, İsrail’in yeniden başlayan katliamları sebebiyle bir bayramı daha bombaların altında geçirdi. Tüm dünyanın gözleri önünde Gazze’li masum çocuklar, kadınlar, siviller hunharca katledildi. Yaralı taşıyan ambulanslara bile kurşun sıkan, sağlık görevlilerinin infaz edildiği, apaçık savaş suçu işleyen haydutluğa tanık olduk.
Bu tablo karşısında başta Gazze’dekiler olmak üzere tüm mazlumlar için imkanları zorlayarak, her türlü yolu deneyerek girişimlerde bulunduk. Liderlerle bayram tebrikatı vesilesiyle yaptığımız telefon görüşmelerinde Gazze’deki insanlık dışı durumu özellikle ele aldık. Hafta sonu dördüncüsü düzenlenecek Antalya Diplomasi Forumu’nda da devlet ve hükümet başkanlarıyla Gazze soykırımını görüşecek, zulmü durdurmak için daha fazla neler yapabiliriz sorusuna cevap arayacağız.
“Oradaki kardeşlerimize sırtımızı hiçbir zaman dönmeyiz”
Şunu herkes bilsin ve anlasın. Gazze’de insanlık onuru İsrail tarafından açıkça çiğnenirken biz oradaki kardeşlerimize sırtımızı hiçbir zaman dönmeyiz.
Hakkı ve mazlumu savunma noktasında kimse bize sınır çizemez. Küresel Siyonist lobinin baskıları karşısında bugüne kadar nasıl diklenmeden dik durduysak, bundan sonra da zalimlerin karşısında eğilmeyecek, bükülmeyecek, hakkı haykırmaya devam edeceğiz.
“Biz ne hak yeriz ne de hakkımızın yenilmesine göz yumarız”
Gazze’deki katliamların bir an evvel son bulması, ateşkesin tekrar sağlanması ve barışa giden yolun açılması için elimizden geleni yapıyoruz. Gerilimi körüklemenin, ateşi büyütmenin, yayılmacı niyetlerle yeni haritalar peşinde koşmanın kimseye bir faydasının olmayacağına inanıyoruz. Biz kendi ülkemizde nasıl barış ve huzur istiyorsak, Gazze’de, Suriye’de, Lübnan’da da aynı şekilde barış, istikrar ve huzur ortamı istiyoruz. Türkiye olarak biz ne hak yeriz ne de hakkımızın yenilmesine göz yumarız.
Gazze’li mazlumlar gibi ihtiyaç duydukları her aşamada Suriyeli kardeşlerimizin de daima yanlarında olacak, komşumuz Suriye’nin istikrara kavuşması için üzerimize düşen sorumlulukları inşallah kararlılıkla yerine getireceğiz.
“Bizi bu makamlara getiren
garip gurebanın, fakir fukaranın duasıdır”
Kardeşlerim, bu vesileyle bir gerçeği bugün sizlere tekrar hatırlatmak isterim. Bizi bu makamlara getiren garip gurebanın, fakir fukaranın duasıdır. Bizi son 23 yılda karşılaştığımız onca saldırıdan, onca ihanetten, onca kem gözden koruyan yetimin, öksüzün, düşkünün hayır duasıdır. Şimdiye kadar milletin ve mazlumların duasıyla yol yürüdük. Tüm badireleri onların samimi duasıyla atlattık. Bugün de yola dualarla devam ediyoruz.
Buradan, birbirinden anlamlı programla Ramazan-ı Şerif’i ve Ramazan Bayramı’nı layıkı veçhiyle değerlendiren, rahmet ve bereket iklimini 81 ilimizde adeta bir kardeşlik seferberliğine dönüştüren teşkilatımızın bütün mensuplarını ayrı ayrı tebrik ediyorum. İl ve ilçe başkanı arkadaşlarımı, il yönetimlerimizi, aynı zamanda kadın kollarımızı, gençlik kollarımızı, elbette belediye başkanı arkadaşlarımı canıgönülden tebrik ediyorum. Yoksullara, kimsesizlere, mağdurlara özellikle sahip çıkan tüm kardeşlerimle Genel Başkanları olarak gurur duyduğumu tekrar ifade etmek istiyorum. Şehrinin, ilçesinin, mahallesinin, köyünün derdiyle dertlenen her bir yol arkadaşımdan Allah razı olsun diyorum.
“Biz büyüklük sergiledikçe onlar seviyeyi daha da düşürdüler”
Ramazan boyunca bir taraftan iç dünyamızda bir yolculuğa çıkarken, diğer taraftan da siyasi polemiklerden uzak durmaya hassasiyet gösterdik. Ana muhalefetin çiğ ve çirkin söylemlerine kulak asmadık. Kalabalıklarını özellikle kabalıkla pekiştiren, nobranlıklarını, haddi aşan küstahlıklarını çoğu zaman ‘ya sabır’ diyerek duymazdan, görmezden geldik. Bunu da hadsize had bildirmekten çekindiğimiz için değil, Ramazan’ın manevi atmosferine hürmeten yaptık. Milletimizin kardeşliğine leke sürdürmemek için yaptık. Ama biz büyüklük sergiledikçe onlar seviyeyi daha da düşürdüler. Biz sabrettikçe onlar iftiranın ve hakaretin dozunu biraz daha artırdılar. Biz sorumlu davrandıkça onlar daha kışkırtıcı bir söyleme sarıldılar. Bizim edebimizi, bizim vakarımızı, bizim soğukkanlı tutumumuzu zayıflık işareti olarak algıladılar.
“Ülkenin ve milletin meselelerini çözerek bugünlere geldik”
Millete hizmet mücadelemiz hiçbir zaman kolay olmadı. Nice badirelerle karşılaştık. Nice zorluklara göğüs gerdik. Nice kumpaslara maruz kaldık. Nice kirli ve sinsi senaryolara muhatap olduk. Ama 23 yıl boyunca Allah’a sonsuz hamdolsun bu aziz millete hayal kırıklığı yaşatmadık. Bundan sonra da inşallah yaşatmayacağız.
Ülkenin ve milletin meselelerini çözerek bugünlere geldik. Bundan sonra da sorunların üzerine özgüvenle gideceğiz. Teşkilatımın her bir mensubundan, bize gönül vermiş her bir kardeşimden her zamankinden daha fazla çalışmasını rica ediyorum. Sizlerden terörsüz Türkiye hedefimiz başta olmak üzere ülkemize özellikle katkısı olacak ve ufkunu açacak, 85 milyon olarak kardeşliğimizi güçlendirecek hususlara odaklanmanızı bekliyorum.
“Çeteleşmiş lobilerin ortalığı velveleye vermelerine kesinlikle aldırmayacağız”
Yine bu süreçte özellikle belediye başkanlarımızdan çetin mücadeleler neticesinde ağustos ayında yürürlüğe giren sokak hayvanları düzenlemesi çerçevesinde sokaklarımızı güvenli hale getirmelerini beklediğimi özellikle hatırlatmak istiyorum.
AK Parti’nin yönettiği belediyeler, çocuklarımızın kendilerini en güvende hissettiği iller ve ilçeler olmalıdır. Bu meselede evlatlarımızın kanı ve canı pahasına para kazanan, ceplerini dolduran çeteleşmiş lobilerin ortalığı velveleye vermelerine kesinlikle aldırmayacağız. Kanunun sağladığı bütün imkanları kullanarak daha fazla kötüleşmeden, daha fazla can yanmadan, daha fazla annenin, babanın yüreğine evlat acısı düşmeden, hepimizi yaralayan yeni trajediler yaşanmadan bu sorunu inşallah bir hal yoluna koyacağız.
Tarım ve İçişleri bakanlıklarımıza gerekli talimatları çok net biçimde verdik. Bu bakanlıklarımız kanunun uygulanıp uygulanmadığının denetimini titizlikle yapacak. İhmali, kusuru veya kastı olanlarla ilgili gerekli cezai müeyyideler de bulunacaklardır. Yasalaşma aşamasında olduğu gibi uygulamada da direnç gösteren muhalefet eninde sonunda milletin feryadına kulak verecek, kanunu tıpış tıpış uygulamak mecburiyetinde kalacaklardır. Milletle inatlaşmanın sonu Allah’ın izniyle yine hüsran olacaktır.
Rabbim bizi millete hizmet yolundan ayırmasın diyorum. Bir kez daha sizlere çalışmalarınızda başarılar temenni ediyorum. İllerinize döndüğünüzde teşkilat mensuplarımıza ve hemşehrilerinize bizden selam götürmenizi istirham ediyorum. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun.” dedi