“Camilerimiz kadın-erkek ayrımı olmaksızın herkese açıktır”
UHA HABER / A Haber’de canlı olarak yayınlanan “Sahur Vakti” programına katılan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Mihrimah Sultan Camii’ndeki olayla ilgili olarak, “90 bin camimizi kadın-erkek ayrımı yapmadan milletimize hizmet eder hale getirmenin gayreti içerisinde iken bu olay bizi üzmüştür” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, A Haber’de canlı olarak yayınlanan “Sahur Vakti” programına katıldı.
Programda, Ramazan ayının son günlerine gelindiğine değinen Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Ramazan ayının şifa ayı olduğunu söyledi.
Ramazan ayının, salgın gölgesinde geçtiğini ifade eden Başkan Erbaş, “Geçen seneye göre bu sene Ramazan’da camilerimizde cuma namazlarımızı, vakit namazlarımızı kıldık. Gönlümüzde bir ukde kaldı, camilerimizde teravih namazlarını kılamadık ama evlerimizde çocuklarımızla birlikte cemaat ile kıldık, kılmaya devam ediyoruz.” dedi.
Hz. Peygamberin, “Oruç tut sıhhat bul.” hadis-i şerifini hatırlatan Başkan Erbaş, “Hamdolsun. Ramazan ayı şifa ayı, bereket ayı. Oruçla bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye çalıştık, oruçla şifa bulmaya çalıştık, bulmaya devam ediyoruz.” diye konuştu.
“Milletimizin her zaman yanındayız”
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak her zaman milletin yanında olduklarının altını çizen Başkan Erbaş, “Ülkemizin her yerinde, bütün camilerimizde, sadece yurt içinde değil, şu an yurt dışında iki bin beş yüz kadar hocamız kürsülerde, minberlerde ya da dijital ortamda din hizmeti ve din eğitimi vermeye devam ediyor. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 120 kadar ülkede varız şu anda. Ülkemizin 81 ilinde 922 ilçesinde 150 bine yakın hocamızla, sadece cami içinde değil cami dışında, milletimizin nerede bir ihtiyacı varsa onların yanındayız. Salgın döneminde Vefa Destek Gruplarında çalışan 63 bin hocamız var. Yani nerede milletimizin ihtiyacı varsa biz orada olmaya çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin salgın döneminde filyasyon ekiplerinde, Vefa Destek Gruplarında görev aldığını ve 68 personelin de bu süreçte koronavirüse yakalanarak vefat ettiğini açıklayan Başkan Erbaş, “Biz, milletimizin zor zamanlarında, iyi zamanlarında, her zaman yanında yer almak zorundayız. Bu konuda hiç bir vazifeden yorulmadan, bıkmadan, usanmadan vazifemize devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“Camilerimizi kadınlarımızın ibadetine uygun hale getirmek için gayret ediyoruz”
Geçtiğimiz günlerde İstanbul Mihrimah Sultan Camii’nde bir şahsın, camide namaz kılmak isteyen kadınlara yönelik tavrıyla ilgili değerlendirmede bulunan Başkan Erbaş, şunları söyledi:
“Ebru Hanım, bir hoca hanım, öğretmen. Olay kendisiyle ilgili değil. Ben kendisine telefon ettim, görüştüm, üzüntümü paylaştım. Onun anlatması şöyle; Oradaki itiraz eden beyefendi, zannediyorum bir başka kadın topluluğuna camide sizin ne işiniz var tarzında karşı çıkınca, Ebru Hanım, diğer hanım kardeşimizi savunmak için devreye girmiş. Yoksa kendisi ile alakalı bir şey değil. Tabi üzüldük, böyle bir olay keşke olmasaydı. Marjinal bir şey. Bizim 90 bin camimiz var. 90 bin camimizde binlerce kadın cemaatimiz var. Biz, camilerimizi kadınlarımızın ibadetine uygun hale getirmek için canla başla gayret ediyoruz.
Bizim yaklaşık 30 bin civarında bayan Kuran kursu öğreticimiz, kadın hocalarımız var. Bin civarında kadın vaizimiz var. 71 ilimizde kadın müftü yardımcılarımız var. Camilerimizde normal zamanlarda, öğle bir öncesi mesela saat 10’da başlayan kadınlara yönelik vaazlarımız var. Kadın vaizlerimiz nerede vaaz ediyor, camilerde vaaz ediyorlar. Kime vaaz ediyorlar, camilerde kadınlarımıza vaaz ediyorlar. 90 bin camimizi biz mümkün olduğunca yani kadın-erkek ayrımı yapmadan, çocuk-genç-yaşlı ayrımı yapmadan bütün milletimize hizmet eder hale getirmenin gayreti içerisinde iken öyle marjinal bir yerde olan bir olayı böyle büyütmek doğrusu bizi üzmüştür. Biz bunun tam tersi için gayret ediyoruz.”
“Kadınlarımızın namaz kılacağı yerler de aynı özelliklere sahip olacak”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile cami mimarisine yönelik geliştirdikleri projede camilerde kadınlarla ilgili bölümlerin nasıl olması gerektiğine de yer verdiklerini dile getiren Başkan Erbaş, “Kadınlar, camilere girdikten sonra nerede bir sığınacağı yer bulursa orada namaz kılmak zorunda kalmayacaklar. Erkeklerle ile ilgili bölüm hangi özelliklere sahip ise kadınlarımızın namaz kılacağı yerler de aynı özelliklere sahip olacak inşallah.” değerlendirmesinde bulundu.
“İbadet yeri temiz olmalı”
Dinlenme tesisi gibi yerlerdeki mescitlerin de temizliğine dikkat edilmesini isteyen Başkan Erbaş, “Mescitlerin güzel yerlerde olması lazım. İbadet yeri temiz olmalı. İbadet yeri, insanımızın, vatandaşımızın gidip orada gönül rahatlığıyla, iç huzuruyla namazını kılabileceği bir yer olmalı. Binanın en kötü yerinde değil. Yani kirli paslı halıların üzerinde namaz kılmak zorunda bırakmayalım insanımızı. Temizlik imandandır. Temizlik dinin yarısıdır, imanın yarısıdır. Böyle hadis-i şerifler var. Şimdi ne diyoruz, maske, mesafe, temizlik diyoruz. Temizlik olmadan maske de yetmez, mesafe de yetmez, temizlik şart. Mescitlerimizin, camilerimizin temiz olması lazım. Bununla ilgili tavizsiz çalışmalar yapıyoruz, inşallah bu proje ile kemale ermiş olacak.” ifadelerine yer verdi.
Başkan Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak engellilere yönelik yürüttükleri hizmetleri aktararak, Engelsiz Cami projesi, işaret dili eğitimi, görme ve işitme engellileri ile ilgili eğitimleri, camilerde işaret dili ile hutbenin anlatımı, Kur’an kurslarında engellilere yönelik verilen hizmetler, Diyanet Tv’de birçok programın işaret dili ile aktarımı gibi çalışmalar yaptıklarını ve İslam dünyasında ilk olan İşaret Dili ile Dini Kavramlar Sözlüğü çalışması yaptıklarını söyledi.
“http://diyanetyayinlari.gov.tr web sitemizi milletimizin istifadelerinize sunduk”
Salgın döneminde Diyanet İşleri Başkanlığının birçok eserini dijital ortamda sesli, yazılı ve görüntülü olarak http://diyanetyayinlari.gov.tr web sitesinde milletin istifadelerine sunduklarını belirten Başkan Erbaş, şunları söyledi:
“Bir sosyal medya paylaşımı ile milletimize duyurdum. Hakikaten çok büyük geri dönüşler oldu. Ramazan’ın da ortasında yetiştirdik. Yaklaşık bir yıllık bir çalışmanın sonucudur. Diyanet İşleri Başkanlığından çıkan zannediyorum şu anda 325 kadar eser dijital ortamda, okumak isteyen okuyabiliyor, dinlemek isteyen dinleyerek istifade ediyor. Diyanet Televizyonumuzun bazı programlarını da bu dijital ortamda milletimize açtık. Dolayısıyla okumak, dinlemek ve izlemek şeklinde butonlar var. Burada tavsiye edilen tabi binlerce kitap yine orada yer alıyor. Makaleler var, Diyanet İşleri Başkanlığının yayınları arasından çıkan bütün kitaplarımızın tanıtımları var, dergilerimiz var, şu an itibariyle süreli yayın olarak 7 dergi çıkarıyoruz.”
Başkan Erbaş, Diyanet yayınlarını birçok dile çevirerek dünyanın birçok yerine gönderdiklerini ifade ederek, “32 ayrı dilde Kur’an meali bastırıyoruz. Şu ana kadar dünyanın her tarafına gönderdiğimiz Kur’an meali 1 milyonu aştı. ‘Hediyem Kur’an Olsun’ kampanyamız var. KURAN yazıp 4333’e SMS gönder diye milletimizi bu hayra teşvik eden çalışmalarımız var.” ifadelerini kullandı.
Taksim Camii
Taksim Camiinin Ramazan’dan sonra çok gecikmeden açılacağını belirten Başkan Erbaş, “Taksim Camiinin müştemilatı da inşallah o bölge insanları için, hepimiz için çok önemli olacak. Camide kütüphanesi ile, kitabevi ile, kültür etkinliklerinin yapılabileceği salonlarla orası tam bir kültür merkezi, bir külliye olacak inşallah.” diye konuştu.
“Kur’an-ı Kerim, Ramazan’da inmiştir”
“Kur’an-ı Kerim, Ramazan ayında inmiştir.” diyen Başkan Erbaş, “Ramazan, Kur’an’ın içinde indiği bir aydır. Dolayısıyla, ben diyorum ki vatandaşlarımıza, Kur’an-ı Kerim’i şu ana kadar öğrenememiş olanlar ne olur şu Ramazan’da niyet etsinler ve Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeye çalışsınlar. Kadir Gecesi geliyor. ‘Biz Onu yani o Kitabı, Kadir Gecesi’nde indirdik.’ buyuruyor Rabbimiz. Dolayısıyla şu Ramazan ayında Kur’an okumasını bilmeyenler öğrensinler, bilenler okusunlar, okuyanlar anlamaya çalışsınlar, anlayanlar yaşamaya çalışsınlar. Formül bu. Bilmeyen öğrensin, öğrenmiş olanlar okusun, okuyanlar anlasın, anlayanlar yaşasın. Kur’an yaşanmak için.” ifadelerini kullandı.
“Bin aydan hayırlı olan Kadir Gecesini iyi değerlendirelim”
Kadir Gecesini iyi değerlendirmek gerektiğine vurgu yapan Başkan Erbaş, şunları söyledi:
“Bol Kur’an okuyalım. Müminin dilinden zikir, tövbe istiğfar, tesbihat düşmemeli. Kadir Gecesi mademki bin aydan hayırlıdır, bin aydan hayırlı olan bu geceyi çok iyi değerlendirmeliyiz.
Özellikle Kadir Gecesi’nde tesbihatımızla, zikrimizle, nafile namazlarımızla çok önemli bir fırsatı değerlendirelim. Dua edelim. Bu salgın hastalığın insanlığın üzerinden def olması için yakaralım. Tövbe istiğfar getirelim. Kusursuz insan olmaz, beşer olmamız sebebiyle herkesin bir kusuru vardır, günahı vardır. Bu günahlarımızdan tövbe istiğfar etmek, o geceye mahsus değil ama o gece bunu daha çok yapalım. Bol tövbe istiğfar ederek Rabbimizden isteyeceklerimizi dualarımıza katalım inşallah, mübarek Kadir Gecesi’ni bu şekilde değerlendirelim.”
Başkan Erbaş, anne-babanın çocuk için rol model olduğunu hatırlatarak, “Ev bir okuldur, bir mekteptir. Biz anne-babalar olarak ibadetlerimize riayet edelim. Davranışlarımızın her biri çocuklarımız için bir eğitimdir. Hal ve hareketlerimize, konuşmalarımıza dikkat edelim. Yalandan uzak durmak lazım. Eğer çocuk annesini, babasını bol bol yalan söylediğini görerek büyürse yalan onun için normalleşmiş olur.” değerlendirmesinde bulundu.
“Ramazan ayında kazandıklarımızı diğer on bir aya da yansıtmalıyız”
Ramazan ayında kazanılan bilinci tüm aylara yansıtmak gerektiğini ifade eden Başkan Erbaş, “Esasında mübarek günler, geceler sadece o günleri, o geceleri kapsamıyor. Kendisinden sonraki gecelerin de esasında bir eğitimidir. Dolayısıyla eğer Ramazan ayında kazandıklarımızı diğer on bir aya da yansıtırsak işte o zaman biz Ramazan’ı hakkıyla değerlendirmiş oluruz.” şeklinde konuştu.
***
Neden https://www.uhahaberajansi.com/?
Bağımsız bir haber ajansı olarak amacımız, insanlara hakikati ulaştırarak ülkede gerçek bir demokrasi ve özgürlük ortamının yeşermesine katkı sunmak. Bu nedenle abonelikten elde ettiğimiz geliri, daha iyi bir ajans gazeteciliğini hayata geçirmek, okurlarımızın daha nitelikli ve güvenilir bir zemin üzerinden bilgiyle buluşmasını sağlamak için kullanıyoruz. Çünkü banka hesabını şişirmek zorunda olduğumuz bir patronumuz yok; iyi ki de yok.
Bundan sonra da yolumuza aynı sorumluluk bilinciyle devam edeceğiz.
Bu yolculukta bize katılmak ve bir gün habersiz kalmamak için
Bugün https://www.uhahaberajansi.com/’a Abone Ol.
https://www.uhahaberajansi.com/; seninle güçlü, seninle özgür!
[UHA Haber Ajansı, 06 Mayıs 2021]