Avrupa İsmail Heniyye Suikastına Nasıl Yaklaşıyor?
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin Tahran’da öldürülmesi, uluslararası kamuoyunda gündemin ana maddelerinden biri haline gelmiş ve Ortadoğu’da gerilimin tırmanabileceğine dair endişeleri artırmıştı. Avrupalı liderlerin ve yetkililerin suikasta ilişkin kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda oldukça temkinli davrandığı ve bu eylemi kınamaktan dahi kaçındığı görüldü.
Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde doktora öğrencisi ve İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Ortadoğu Uzmanı ve Araştırmacı Emine Gözde TOPRAK, kaleme aldığı “Avrupa İsmail Heniyye Suikastına Nasıl Yaklaşıyor?” başlıklı yazısında, Avrupa’nın bu tutumunun, tırmanan şiddetin bölgesel istikrar ve İsrail’in güvenliği üzerindeki potansiyel etkisiyle bağlantılı kaygılarını yansıttığını açıkladı.
Emine Gözde TOPRAK, Heniyye suikastının, tansiyonun yüksek olduğu Ortadoğu’yu daha da istikrarsız hale getirebileceğinden kaygılanan Avrupa’nın, ilgili hemen her konuda olduğu gibi bu süreçte de merkeze bölgedeki başat ortağı olan İsrail’in güvenliğini koyduğunu ifade etti.
Avrupa Birliği Komisyonu Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Baçsözcüsü Peter Stano’nun, “Tüm tarafları azami düzeyde itidal göstermeye ve gerilimi daha fazla tırmandırmaktan kaçınmaya çağırıyoruz. Ortadoğu’da gerilimin tırmanmasından hiçbir devlet kazançlı çıkmayacaktır” diyerek, gerilimin tırmanmasından duyduğu endişeyi açık bir şekilde dile getirdiğini hatırlatan TOPRAK, Stano’nun kaygılarının, Heniyye suikastının misilleme saldırılarını tetikleyebileceğini, ihtilafları derinleştirebileceği ve diplomatik çabaları baltalayabileceği endişesiyle itidal çağrısında bulunan diğer üst düzey Avrupalı yetkililerin açıklamalarına da yansıdığının görüldüğüne dikkat çekti.
Emine Gözde TOPRAK, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı David Lammy ve Savunma Bakanı John Healey’in, Gazze’deki çatışmaların sona erdirilmesini sağlamak ve gerilimin tırmanmasını engellemek amacıyla 31 Temmuz Çarşamba günü bölgeye resmi bir ziyaret gerçekleştirerek artan gerilimden duydukları endişeyi dile getirdiklerine vurgu yaptı.
[Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı David Lammy]
TOPRAK, “Lammy itidal çağrısını şu sözlerle dile getirdi: “Gerilimin tırmanması ve istikrarsızlık kimsenin yararına değildir. Bu yıkıcı savaşı sona erdirebilmemiz için Gazze’deki çatışmada kilit bir arabuluculuk rolü üstlenmiş olan Katar gibi ortaklarımızla yakın ilişki içinde olmamız kesinlikle hayati önem taşımaktadır.” dediğini aktardı.
Gerilimi azaltma çağrısında bulunan ülkelerden bir diğerinin de Almanya olduğunu söyleyen (İRAM) Araştırmacı Emine Gözde TOPRAK, şunları söyledi:
“Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sebastian Fischer, suikasttan kısa süre sonra Berlin’de düzenlediği basın brifinginde şu ifadeleri kullandı: “Artık soğukkanlı olmak ve gerilimi düşürmek için mümkün olan her şeyi yapmak gerekiyor. Gazze’de rehine anlaşması ve ateşkes şansı heba edilmemeli.” Suikastın ardından İran’ın talebi üzerine suikasttan saatler sonra 31 Temmuz’da toplanan BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) acil oturumunda Fransa, Ortadoğu’da daha geniş çaplı bir savaş riskinden duyduğu endişeyi dile getirdi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron 5 Ağustos’ta sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bu endişeyi yineleyerek tüm aktörleri “bölgesel bir tırmanıştan kaçınmak için sorumluluk ve itidal göstermeye” davet etti” dedi.
Suikast sonrası yaşanan gelişmeler ve İran’ın misilleme yapacağı yönündeki açıklamalarının, Avrupalı liderlerin İsrail’in güvenliğine verdikleri desteği teyit etmeye sevk ettiğini ifade eden Emine Gözde TOPRAK, “12 Ağustos’ta Fransa, ABD, Birleşik Krallık, Almanya ve İtalya liderleri, yayımladıkları ortak bildiride “İran saldırganlığına ve İran destekli terörist grupların saldırılarına karşı” karşı İsrail’in savunmasını desteklediklerini ifade ettiler” şeklinde yorumladı.
TOPRAK, Bölgesel bir savaş korkusuna rağmen Avrupa’nın İsrail’in eylemlerini gayrimeşru ya da hukuk dışı olarak nitelendirmeyi reddetmesinin, Tel Aviv ile Avrupa başkentleri arasındaki karmaşık ilişkiler göz önüne alındığında şaşırtıcı olmadığını belirtti.
Emine Gözde TOPRAK, buna rağmen sürecin farklı boyutlarını ortaya koyabilmek için Avrupa’nın Hamas ve İran’a karşı tutumunun daha geniş bağlamını göz önünde bulundurmak gerektiğini dile getirdi.
İran’dan Gelen Açıklamalar
İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Araştırmacı Emine Gözde TOPRAK, şöyle devam etti:
“İran’ın BM Daimî Temsilcisi Emir Said İrevani, sonra BMGK’deki mezkur oturumda Avrupa ülkelerinin tutumunu eleştirse de doğrudan suçlayıcı ifadeler kullanmaktan kaçınarak üstü kapalı ifadeler kullanmayı tercih etti: “Yaklaşık on aydır, başta ABD olmak üzere bazı ülkeler İsrail’i Gazze’deki katliam ve bölgedeki kötü niyetli faaliyetlerinin sorumluluğundan korudular”. İrevani’nin bu ifadeleri Tahran’ın, Heniyye suikastının ötesine geçen ve Avrupa devletlerinin dış politika yaklaşımları ve bunların bölgesel çatışmalar üzerindeki etkileri konusunda duyduğu daha geniş kapsamlı bir memnuniyetsizliği yansıtmaktadır. Çok çeşitli boyutları olan bu görüş ayrılıklarının İran açısından öncelikli bazı yönleri bulunmaktadır”.
Avrupa-İran İlişkilerinde Mevcut Durum
Ortadoğu’da bölgesel bir çatışma riskinin yüksek sesle dillendirildiği bir ortamda, Avrupa ile İran arasındaki ilişkilerin daha önce görülmemiş derecede kötüleştiğinin görüldüğünü belirten Emine Gözde TOPRAK, İlişkilerde, Trump’ın İran nükleer anlaşması olarak bilinen Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndan (KOEP) çekilmesiyle başlayan olumsuz gidişatın bir dizi kritik olayın etkisiyle sürdüğünü hatırlattı.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve İran’ın Rusya’ya askeri desteğini sürdürmesinin, Avrupa-İran ilişkilerine oldukça olumsuz etki ettiğine vurgu yapan TOPRAK, İran’ın Eylül 2022’de başlayan Mehsa protestolarını ağır insan hakları ihlallerine imza atarak bastırdığı yönündeki iddiaların ilişkilerdeki gerilimi artırdığını kaydetti.
Emine Gözde TOPRAK, öte yandan Tahran’ın, Avrupa’nın KOEP’i canlandıramamasının da bir zayıflık işareti ve Batı’nın protestoculara verdiği desteğin de Batı’nın İran’da bir rejim değişikliği arayışının tezahürü olarak yorumlamasının, İran yönetici elitleri arasında Batı karşıtı duyguları körüklemiş ve Avrupa ile olan çatlağı derinleştirdiğini açıkladı.
“Avrupa ile İran arasındaki ilişkiler nükleer alanda da gergin bir çizgide seyretmeye devam etmektedir” diyen (İRAM) Araştırmacı Emine Gözde TOPRAK, İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) denetçilerinin faaliyetlerini uzun bir süredir engellemesinin bu bağlamda önemli bir sorun olduğunu ifade etti.
Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırıyla ikili ilişkilerin en ciddi krizlerden biriyle karşı karşıya kaldığının altını çizen Emine Gözde TOPRAK, “İsrail’in Gazze saldırıları bağlamında İran’ın Hamas’a verdiği destek, dikkatleri İran’ın bölgesel vekil güç ağına/kapasitesine çevirmiş ve Avrupa’nın İran’ın bölgesel faaliyetlerinden ve balistik füze programından duyduğu hoşnutsuzluk o tarihten bu yana daha da belirgin hale gelmiştir” dedi.
İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Araştırmacı Emine Gözde TOPRAK, son olarak bu zorluklara rağmen Batının özellikle de Avrupa’nın, felaketle sonuçlanabilecek bölgesel bir savaşı önlemek için İran’la ilişki kurmanın gerekliliğini kabul ettiğin, ancak Netanyahu Hükümeti’nin saldırganlığının ise Avrupa’nın denge arayışını giderek zorlaştırdığını kaydetti.
Gazeteci* Ataner YÜCE, TRT
***
Özgeçmiş
Emine Gözde TOPRAK, 2017 yılında Bilkent Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. Aynı yıl Orta Doğu Teknik Üniversitesi Orta Doğu Araştırmaları Enstitüsü’nde yüksek lisans eğitimine başladı. “Ekonomik Yaptırımların İranlı Kadınlar Üzerindeki Etkileri” başlıklı teziyle 2020 yılında yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. Halihazırda Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde doktora eğitimine devam etmektedir. İyi derecede İngilizce, orta seviyede Farsça bilmektedir. Başlıca ilgi ve çalışma alanları Ortadoğu, İran, Uluslararası İlişkiler Teorileri, Nükleer Silahların Politiğidir.