ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:37 Donald Trump’ın Adalet Bakanı Adayı Matt Gaetz adaylıktan çekildiğini açıkladı
10:18 FAO Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu’ndan Türkiye’ye ‘Tam uyum ödülü’ 
09:56 Avrupalılara göre en büyük tehdit düzensiz göç ve terör
09:52 İkinci Trump döneminde Ankara-Şam hattında ne bekleniyor?
09:51 Rusya’nın güncellenmiş nükleer doktrini ne anlama geliyor?
09:44 Eurofighter satışı yeni bir dönemin başlangıcı mı?
09:14 Irak’ta Saddam Hüseyin sonrası ilk nüfus sayımı
07:19 Suudi Arabistan’ın “Vizyon 2030” Reformlarına Genel Bir Bakış
06:34 TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “Demokrasi, herkesin istediğini istediği gibi yapması rejimi değildir”
06:31 Mudanya’da deniz turizmini canlandırmak için, Arnavutköy Balıkçı Barınağı yat limanına dönüştürülüyor
06:30 TBMM Başkanı Kurtulmuş, “Bu görüntüler bütün milletimizi rahatsız etmiştir”
06:03 Gazi Meclis’te siyasi eşkıyalık
00:10 Yozlaşmanın İpuçları-4
00:04 Gazetecilik tahsili yapanlar ve gazeteci olmak isteyenler, Hürriyet Gazeteciliğinin efsane dönemini mutlaka okumalılar…
00:04 Ukrayna Hava Kuvvetleri: “Rusya, Ukrayna’ya kıtalararası balistik füze fırlattı”
18:36 “Ben Benim” adlı Sanatçı Yücel Kale’nin yeni sergisi BonVivant İzmir’de açıldı
12:44 Bazı CHP milletvekillerinin Meclis’te İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı engellemeye yönelik provokasyonuna tepkiler sürüyor
12:15 Bakan Yerlikaya: Yasa dışı bahisle ilgili 9 bin 780 tutuklama yaptık
12:07 Türkiye, yağışlı sistemin etkisine giriyor
11:57 ‘Yenidoğan çetesi’ davasında savunmalar sürüyor
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Atatürk’ün emaneti Hatay’ı bekleyen tehlike

Atatürk’ün emaneti Hatay’ı bekleyen tehlike
27 Mart 2023
414
A+
A-

Yeniçağ Gazetesi köşe yazarı, Milli Güvenlik ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi Bilimsel Danışmanı ve Emekli Tuğg. Naim BABÜROĞLU, ‘Atatürk’ün emaneti Hatay’ı bekleyen tehlike’ başlıklı yazısında, Türkiye’nin, 6 Şubat 2023’te sabaha karşı, diğeri öğle saatlerinde Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli iki ayrı şiddetli depremle uyandığını, bu iki depremin, büyük bir yıkıma neden olduğunu ve. 11 il ve yaklaşık 15 milyon insanın etkilendiğine dikkat çekti.

İşte Emekli Tuğg. Naim BABÜROĞLU’nun ‘Atatürk’ün emaneti Hatay’ı bekleyen tehlike’ başlıklı yazısının tamamı:

***

44 yıl önce, 1979’da Sovyetlerin Afganistan’a müdahalesinin ardından, Pakistan 4,5 milyona yakın Afgan sığınmacıyı kabul etti.

Afganistan’dan kabul ettiği sığınmacılardan ortaya çıkan radikal gruplar, Pakistan’da etkili bir güce ulaştı ve ülkede şeriat istemeye başladı. Afganistan’da savaşmak üzere eğittiği bu unsurlar, Pakistan’ı derin bölünmelerin yaşandığı bir ülke konumuna getirdi. Pakistan toplumu ve medyası radikalleşti. Siyasi İslamcılık, Pakistan ordusunda ve diğer devlet kurumlarında yaygınlaştı. 1980’lerde Hindistan’la yarışan nükleer güç sahibi Pakistan, bir daha istikrar yüzü göremedi.

Pakistanlı mülteci uzmanı Cavit Sıddıki, ülkedeki mülteciler tarafından organize edilen suçlar ve terör faaliyetleri nedeniyle, sosyal hayatın tehdit altına girdiğini belirtiyor. Sıddıki, mültecilerin Pakistan’da sosyal hayatı zedelediğinin tam olarak farkına varılmasının 30 yıl sürdüğünü söyledi.(1) Ama iş işten geçmişti.

 

Türkiye’de kayıt altına alınmış geçici koruma statüsündeki Suriyeli sayısı, 9 Ocak 2023 tarihi itibarıyla, resmî rakamlara göre toplam 3 milyon 535 bin 898 kişi.(2) Ancak, gayriresmî sayının daha fazla olduğu söyleniyor. En fazla Suriyeli, sırasıyla İstanbul, Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Adana ve Mersin’de bulunuyor. Kilis’te yerli nüfusa yakın Suriyeli var.(3) Dikkat edilirse, en fazla Suriyeli sınır kentlerinde. Hatay’da resmî Suriyeli sayısı 356 bin 361(4). Fakat, Hatay’da daha fazla Suriyeli olduğu söyleniyor. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, 18 Nisan 2022 tarihinde, bir televizyon programında Hatay’daki Suriyeli sayısına ilişkin yaptığı açıklamada, “Sadece Reyhanlı’da (Hatay’ın ilçesi) en son açıklanan Türk nüfusu 98 bin 500, Suriyeli nüfus ise 131 bin civarında” dedi.(5)

ABD Suriye'yi vurdu

Suriye’yi parçalayan ABD ve onu destekleyen zengin Avrupa ülkeleri, sığınmacı kabulü konusunda Türkiye gibi yapmadılar. Kişi başına düşen millî gelirleri 40-60 bin dolar civarında olmasına rağmen, çok daha az sayıda Suriyeliyi barındırıyorlar. Sığınmacıları da seçerek aldılar. Yaklaşık olarak Almanya 530 bin, İsveç 130 bin, Avusturya 50 bin, Kanada 54 bin, ABD 33 bin Suriyeli sığınmacı kabul etmiş. Çünkü, göçmenlerin toplumun sosyal yapısına ve güvenlik sistemine de zarar verdiğini çok iyi biliyorlar. Bu nedenle, göçmenlerin Türkiye’de kalması için ellerinden gelen her türlü adımı atıyorlar.

Türkiye, dünyanın en fazla göçmeni barındıran ülkesi haline geldi. Suriye’de İdlib kentinin Türkiye’yle 130 km sınırı bulunuyor. ABD, İdlib’i Küçük Afganistan’a dönüştürdü. El Kaide, IŞİD gibi radikal örgütler İdlib’te kökleşti. İdlib’teki radikal gruplar, sadece Suriye’ye değil Türkiye için de tehdit.

Dünyanın en fazla göçmenine ev sahipliği yapmanın sadece ekonomik, sosyolojik, demografik, kültürel maliyeti olmuyor. 13 Kasım 2022’de, Taksim katliamında olduğu gibi, ülke içinde büyük yerleşim yerlerinde ve kalabalık yerlerde göçmenler kullanılarak şiddetli terör saldırıları da gerçekleştiriliyor. Göçmenlerin herhangi bir güç veya provokatör tarafından, terör eylemleri için kullanılabileceği çok açık bir gerçek. Ve bunun ülkeye, toplumun güvenliğine maliyeti çok yüksek.

Hatay'da köylerin en büyük ihtiyaçlarından biri çadır - BBC News Türkçe

6 Şubat 2023 depreminin oluşturduğu felaketin asıl artçı depremi, başta Hatay olmak üzere yıkıma uğrayan sınır kentlerindeki demografik yapının değişme tehlikesi. Hatay, en büyük yıkımı yaşadı. Şimdi insanlar haklı olarak başka yerlere göç ediyor. Hatay’ın sahiplerinin topraklarını terk etmesi, bu medeniyetler kentinin bir Suriye şehrine dönüşmesine neden olabilir. Ve yüzyılın projesi, Sevr’i unutmayan güçlerin hayalleri savaşmadan gerçekleşebilir. Demografik yapının değişmesinin ardından, Hatay ve diğer bazı sınır kentleri Türkiye’den koparılmak istenecektir. Bu projenin, Irak ve Suriye parçası tamamlanmıştır. Demografik yapısı değiştirilerek, Hatay bu projenin son halkası olacaktır. Böylece, Akdeniz’e açılan bir maşa devlet gündeme gelecektir. Bu nedenle, Hatay’ın yapısının, kültürünün ve ekonomik gücünün korunması ulusal güvenlik ve coğrafi bütünlük açısından zorunludur. Hatay Atatürk’ün emanetidir ve Atatürk, Hatay şehididir.

Bu depremle, göçmenlerin artık Türkiye’nin yumuşak karnı olduğu ortaya çıkmıştır. Bu gibi afetlerde, büyük krizlerde bazı göçmenlerin dış güçler ve terör örgütleri tarafından bir maşa olarak kullanılabileceği görülmüştür. Savaşta bu grupların, geri bölge güvenliğinde büyük riskler oluşturacağı çok açıktır.

Hatay, Akdeniz’in giriş kapısı, önemli ticaret ve ulaşım noktası olması nedeniyle stratejik önemde bir coğrafyadır. Tarih boyunca sayısız uygarlıklara ev sahipliği yapan, tüm inanç ve kültürlerin kardeşçe buluştuğu Hatay, ekonomik zenginliği de barındıran bir medeniyetler kentidir.

Hatay, Türkiye’yi yöneten iktidarlar için de hep önemini korumuştur. Hatay’a atanacak valinin kim olacağı Millî Güvenlik Kurulu’nda görüşülür öyle karar verilirdi. Bu uygulama, ne yazık ki mevcut iktidar tarafından kaldırıldı.(6) Çünkü, hem demografik yapısı hem de değişik kültür ve inançları bir zenginlik olarak barındırması, Hatay’ı hep önemli bir il konumuna getirmiştir. Oysa, Hatay Türkiye’nin güvenliği için stratejik önemde bir coğrafyadır.

Suriye haritalarında Hatay, Suriye topraklarında yer alır. Kritik önemde olması nedeniyle, Hatay’da yabancılara toprak satışı 1980’de yasaklandı. O zaman göçmen de yoktu. Şimdi, Suriyeli sığınmacıların bazılarına Türk vatandaşlığı verildi. Bunlar istedikleri şekilde mülk alımı yapıyorlar. Ayrıca, Suriyeliler mülk alımını Türk vatandaşları üzerinden yapıyor. Ayrıca, şirket kurup arazi satın alıyorlar.(7)

Devletin gecikmeden, sınır kentlerinde Türk vatandaşı veya şirket sahibi olsa bile, yabancılara toprak satışını durdurması Türkiye’nin geleceği için yaşamsal önemdedir. Başta Hatay olmak üzere, yıkıma uğrayan kentlerdeki göçmenlerin ya ülkelerine ya da Avrupa’ya gitmelerinin önünün açılması, hem ulusal güvenlik açısından stratejik önemdedir hem de gelecek kuşaklara olan kutsal borcumuzdur. Ayrıca, sınır kentlerine tek bir göçmenin bile girişine izin verilmemesi, şehitlerimizin emaneti bu kutsal vatana olan borcumuz gereğidir. Bunun için, öncelikle ve gecikmeden AB ile imzalanan ve Türkiye’yi göçmen deposu haline getiren, 2013 tarihli “Geri Kabul Anlaşması”nın iptal edilmesi gerekir.

Tarih ulusların tarlasıdır. Bir ulus ne ekerse onu biçer. Rüzgâr ekerse, fırtına; fırtına ekerse deprem biçer…

—————

(1) https://www.sozcu.com.tr/2016/dunya/multeci-sorunu-turkiyeyi-de-pakistanlastirabilir-1040754/amp/ (Erişim, 17 Nisan 2022, 1740).

(2) https://multeciler.org.tr/turkiyedeki-suriyeli-sayisi/ (Erişim, 17 Şubat 2023, 13.30).

(3) https://www.indyturk.com/node/514821/haber/yetkililer-yan%C4%B1tlad%C4%B1-kilisteki-suriyeli-n%C3%BCfus-t%C3%BCrk-n%C3%BCfusunu-ge%C3%A7ti-mi-asayi%C5%9F-sorunu (Erişim, 17 Şubat 2023, 14.00).

(4) https://multeciler.org.tr/turkiyedeki-suriyeli-sayisi/ (Erişim, 17 Şubat 2023, 13.30).

(5) https://tele1.com.tr/hatayda-suriyeli-sayisi-turk-nufusunu-gecti-606445/ (Erişim, 17 Şubat 2023, 15.37).

(6-7) https://www.sozcu.com.tr/2023/yazarlar/saygi-ozturk/seyirci-kalirsaniz-hatay-elimizden-cikar-7596185/ (Erişim, 21 Şubat 2023, 12.05)

***

Atatürk'ün emaneti Hatay'ı bekleyen tehlike - Naim Babüroğlu

Naim Babüroğlu, Milli Güvenlik ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi Bilimsel Danışmanıdır. Naim Babüroğlu, 1960 yılında Hatay’da doğmuştur. 1977 yılında Kuleli Askeri Lisesi’nden, 1981 yılında Kara Harp Okulu’ndan mezun oldu. 1992 yılında Kara Harp Akademisi’ni, 1995 yılında Silahlı Kuvvetler Akademisi’ni bitirdi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.