Almatı Yönetim Üniversitesi’den Prof. Dr. Alberto Frigerio: “Kazakistan’ın işbirliğine dayalı ilişkilerin yeniden tesis edilmesi gerekiyor.”
*Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım-Cömert Tokayev, Astana Uluslararası Forumu’nda ülkesinin uluslararası politikadaki rolünü vurgulayan bir konuşma yaptı.
*Kazak lider Kasım-Cömert Tokayev, amacının Kazakistan’ın bağımsızlığını ve egemenliğini güçlendirmek olduğunu belirterek, güvenlikten sürdürülebilir kalkınmaya kadar birçok konuda mesaj verdi.
UHA / Europe İnternational News Agency, KAZAKİSTAN
Söz konusu mesajların en dikkat çekici olanlarından biri de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) yapısında reforma ihtiyaç olduğunu dile getirmesi oldu.
Bu kapsamda Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi’nden (ANKASAM), Uluslararası Dış Politika Uzmanı Dilara Cansın KEÇİALAN, Tokayev’in Uluslararası Astana Forumu’nda verdiği mesajları değerlendirmek üzere Almatı Yönetim Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alberto Frigero’dan aldığı görüşleri dikkatinize sunuyor.
Dilara Cansın KEÇİALAN: Tokayev’in Astana Uluslararası Astana Forumu’nda yaptığı konuşmanın ana odak noktaları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Prof. Dr. Alberto Frigero: Sayın Tokayev, konuşmasında çeşitli noktalara değinmiştir. Ancak en önemli nokta, jeopolitik çalkantıların yaşandığı bir dönemde işbirliğine dayalı ilişkilerin yeniden tesis edilmesi gerektiği ihtiyacına dikkat çekmesidir. Zira küresel düzeyde yapıcı çok taraflılık, karşılıklı kalkınmanın yegâne koşuludur.
Dilara Cansın KEÇİALAN: Sizce, Sayın Tokayev’e göre Birleşmiş Milletler’in (BM) tek evrensel küresel örgüt olarak önemi nedir? BMGK’da kapsamlı bir reforma duyulan ihtiyacı nasıl vurguluyor?
Prof. Dr. Alberto Frigero: Sayın Tokayev, İkinci Dünya Savaşı sonrasında barış ve güvenliği teşvik etmek amacıyla ortak bir kurumsal (yasal) çerçeve oluşturularak Birleşmiş Milletler’in (BM) kurulmasına duyduğu saygıyı dile getirmiştir. Bununla birlikte BMGK’nın yapısı ve oylama sistemi, uluslararası sistemin geçirdiği evrim ve orta güçlere daha fazla söz hakkı verilmesi ihtiyacı göz ardı edilmemlidir. Sayın Tokayev de buna dikkat çekmiştir. Aslında BMGK’da özellikle de daimi üyelerin veto yetkisiyle ilgili konularda reform yapılması 20 yılı aşkın bir süredir talep edilmektedir. Geçmişte bu konuda pek çok fikir ortaya atılmış olmasına rağmen güçlü ülkelerin statükoyu korumanın avantajlarından vazgeçmek istememesi sebebiyle reform meselesi tartışmalı bir konu olmaya devam etmektedir.
Dilara Cansın KEÇİALAN: Sayın Tokayev, BMGK’da orta büyüklükteki güçlerin seslerinin duyulması ihtiyacından bahsetmiştir. Siz, Sayın Tokayev’in küresel zorlukların ele alınmasında orta güçlerin rolüne ilişkin yaklaşımını detaylandırabilir misiniz?
Prof. Dr. Alberto Frigero: Bazı durumlarda orta büyüklükteki güçlerin tüm uluslararası toplumun yararına olacak uzlaşmacı çözümleri müzakere etme konusunda ön plana çıktıkları görülmektedir. Bilindiği üzere Kazakistan, nükleer silahların yayılmasını önleme mekanizmalarının desteklenmesinde lider aktörlerden biri olmuştur. Bu anlamda Sayın Tokayev’in konuşması, 1955 yılındaki Bandung Konferansı sırasında yeni kurulan devletlerin uluslararası satranç tahtasındaki önemlerini vurguladıkları ve sömürgeciliğin her türlüsünü kınadıkları duruşu hatırlatmaktadır.
Dilara Cansın KEÇİALAN: Öte yandan Kazak lider, ülkesindeki reform çabalarına da dikkat çekmiştir. Bu bağlamda reformların içerdiği adalet, hukukun üstünlüğü, eşitlik ve hakkaniyet ilkelerini detaylandırabilir misiniz? Zira Sayın Tokayev, inancının “kanun ve düzen” olduğunu belirtmektedir. Bunun da “Adil ve Hakkaniyetli Bir Kazakistan” inşa etmek için sağlam bir temel oluşturduğunu vurgulamaktadır. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?
Prof. Dr. Alberto Frigero: Güvenlik ve hukuk devletinin hayata geçirilmesi, bağımsız Kazakistan için olmazsa olmazdır. Bunlar, bir ülkenin hayatta kalması ve büyümesi için temel değerlerdir. Gerek Trajik Ocak Olayları gerekse de Rusya-Ukrayna Savaşı, bunların hafife alınamayacağını göstermiştir. Nitekim bu konular halen Kazakistan’ın kalkınma stratejisinin temel hedeflerini oluşturmaktadır. Ancak artık Kazakistan için ileriye doğru bir adım daha atma zamanıdır. Burada da adil ve eşit bir toplum söylemi devreye girmektedir. Dolayısıyla Astana yönetimi için en önemli öncelikler; ülkedeki sosyo-ekonomik uçurumun azaltılması, toplumsal eşitliğin teşvik edilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasıdır. Sayın Tokayev’e göre istikrarın sağlanması ve güvenilir hukuk kurallarının tesis edilmesiyle bu ileri adımların atılması da kolaylaşacaktır.
Alberto Frigerio
Dr. Frigerio, Almatı Yönetim Üniversitesi’nde (AlmaU, Kazakistan) uluslararası ilişkiler profesörü olarak görev yapmaktadır “Distopik Dünya” kitabının yanı sıra kültürel mirasın uluslararası korunması, çağdaş küresel zorlukların eleştirel analizi ve sürdürülebilirlik ilkelerinin çeşitli alanlarda uygulanması üzerine çeşitli makalelerin yazarıdır. Araştırma ve öğretim deneyimine ek olarak 202 senesinden 2022 yılına kadar AlmaU’da Siyaset ve Hukuk Fakültesi Dekanlığı da dahil olmak üzere yönetici pozisyonlarında bulunmuştur. Meslek hayatı boyunca Hırvatistan, Ekvador, Fransa, Hindistan, Endonezya, İtalya, Kazakistan, Meksika, Finlandiya, Fransa, Polonya, Slovenya ve İsveç dahil olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde seminerler vermiştir. Ayrıca bilimsel araştırma, jeopolitik analiz, kültürel mirasın yönetimi ve kişisel gelişim alanlarında eğitim faaliyetleri yürütmüştür.