Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, “Girişimlerimizi, tecrübelerimizi Türk Dünyası’na aktarmaya hazırız”
Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, “Girişimlerimizi, tecrübelerimizi Türk Dünyası’na aktarmaya hazırız” dedi.
Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, Türkiye’nin saygın, bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kurulu olan SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran’ın ‘Kriter Dergisi’ndeki sorularını cevaplamaya devam ediyor.
Prof. Dr. Burhanettin Duran: Türkiye’nin bölgedeki etkisini ve önemini görüyoruz; peki Türk Devletleri Teşkilatı için Türkiye’nin önemi nedir? Gittiğiniz yerlerde, yaptığınız farklı görüşmelerde Teşkilatla ilgili nasıl dönüşler alıyorsunuz? Aksakallar Konseyi’nden beklentiler nelerdir?
Binali Yıldırım: Dediğiniz gibi Türkiye Cumhuriyeti olağanüstü tarihi birikime sahip ve coğrafi olarak oldukça önemli bir yerde konumlanmış, bölgesinde lider, dünyada söz sahibi bir devlettir. Tarihinden aldığı güçle, bir asra yakın cumhuriyetin yetiştirdiği değerler üzerinden yoluna emin adımlarla devam etmektedir. Nitekim 2023 senesi Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını kutladığımız sene olarak tarihe geçecektir.
Türkiye’nin sahip olduğu zenginliklerin temelinde güçlü ekonomik girişimler ve gelişime açık pazarları yatmaktadır. Özgürlükçü bir ekonomik anlayışın gelişmesini müteakip bu gelişime ve dönüşüme ayak uyduran Türkiye, özellikle son 20 senede bankacılık ve finans alanında büyük gelişimler göstermiştir. Ekonomik dönüşümleri takip eden, para piyasalarının dengesini sağlamayı başaran ve dünyayla rekabet edecek ithalata ve ihracata sahip bir Türkiye’nin inşası için gece gündüz çalışmaktayız. Bunun meyvelerini de yakın zamanda toplayacağımıza inancım tamdır. Ekonomi alanındaki girişimlerimizi tüm Türk Dünyası ile paylaşmaya ve bu konudaki engin tecrübemizi aktarmaya daim hazırız.
[Binali Yıldırım “Ümit ediyorum ki Aksakallar Heyeti yeni yapısıyla önümüzdeki süreçte daha aktif ve yol gösterici bir rol oynayacak. Türk Devletleri Teşkilatı’nın büyümesi mesuliyetimizi de arttırıyor. Bu Aksakallar Konseyinin de sorumluluğunu artıran bir gelişme. Aksakallar olarak alacağımız kararlarla, vereceğimiz tavsiyelerle, yapacağımız çalışmalarla Teşkilatın yükselişine destek olmamız gerekiyor.”]
Bunun dışında bildiğiniz gibi ekonomik altyapımızı destekleyen bir diğer faktör de ulaştırma alanında yaptığımız yatırımlarımızdır. Yine özellikle son 20 yılda gerek kara yolları gerekse de demir yollarında yaptığımız atılımlar oldukça güçlü geri dönüşler sağladı. Türkiye’nin dört bir yanında kara yollarının yüksek kalitede inşası, hızlı tren projeleri, tüneller ve metro ağları bunlara örnek olabilir. Keza Yavuz Sultan Selim, Osmangazi ve 15 Mart Çanakkale Köprüsü gibi mega projeler hem Türkiye’yi hem de Avrupa’yı Asya’ya bir kez daha bağlamıştır. Alanında lider olan ve Türkiye’nin gücünü simgeleyen muhteşem bir eser olan yeni İstanbul Havalimanı da bu atılımlarımızın en büyükleri arasına girmektedir. Nitekim altyapı alanındaki tecrübelerimizi yıllardır kardeşlerimizle paylaşmakta ve kardeş ülkelerimizde de büyük projelerin yapımını Türk şirketlerimiz aracılığıyla üstlenmekteyiz.
TÜRK DÜNYASINA YEŞİL ÇABALAMIZLA DA ÖRNEK OLACAĞIMIZA EMİNİM
Geçen zirvemizin teması olan yeşil teknolojiler ve dijital çağda akıllı şehirler, çevre kirliliği ve iklim değişikliğiyle mücadele konularında Türkiye olarak daima hassasiyet gösterdik. Paris İklim Anlaşması’nı onaylayıp, yürürlüğe koyarak iklim değişikliğiyle mücadele ve uyum noktasında yeni bir dönemin kapılarını açtık. Dönem başkanlığımız süresince bu küresel meselede çok taraflı iş birliğinin geliştirilmesi için yoğun çaba harcadık. Bu adımlarımızı bölgemizin dijital çağda çevreye en duyarlı şekilde inkişafı için uzun soluklu bir çabanın ilk adımı olarak nitelendiriyoruz. Türk dünyasında da bu çabalarımızla örnek olacağımıza eminim.
Siyasi olarak bugün Türkiye’nin kat ettiği yol da önemli. Yüzyıllık Cumhuriyet tecrübemize karşılık kardeş ülkelerimizin genç demokrasilerini desteklememiz gerektiğinin farkındayız. Artık Cumhurbaşkanlığı sistemi ile beraber Türkiye’nin çok partili döneme geçmesinden bu yana en stabil ve güvenilir idari rejimi oturttuğunu söyleyebilirim. Hem içeride hem dışarıda birçok zorluk ve düşmanla karşı karşıya gelen Türkiye, demokrasisini korumak için de özellikle son senelerde hem halkı hem hükümetiyle büyük çaba sarf etmiştir. Milletimizin teveccühü ve gayretiyle emin adımlarla yürüdüğümüz bu yolda demokrasimizin kazanımlarını ve güçlü Türkiye’nin tecrübelerini paylaşmaya daim hazırız.
Hem Türk Devletleri Teşkilatımızın hem de Teşkilat bünyesinde faaliyet gösteren Aksakallar Konseyinin halklarımız tarafından benimsendiğini her fırsatta memnuniyetle müşahede ediyoruz. Gerek resmi toplantılarımız gerekse de Aksakallar Konseyi Başkanı olarak belli görüşmeleri gerçekleştirmek amacıyla Türk Devletlerine yaptığımız ziyaretlerde resmi muhataplarımızın yanı sıra halktan kardeşlerimizin de bizlere göstermiş oldukları ilgi ve samimiyet, bizleri oldukça gururlandırmakta ve Türk dünyası adına büyük sorumluluklarımız olduğunu her seferinde bizlere hatırlatmaktadır. Bu manada Teşkilatımız ve Konseyimiz lehine oldukça müspet geri dönüşler aldığımızı ifade edebilirim. (devam edecek)
[UHA Haber Ajansı, 01 Aralık 2022]