ABD Küresel Enerji Denklemini ve Doğu Akdeniz’in Gaz Politiğini Değiştirdi
* ABD’nin Küresel Enerji Denklemi Uygulamada,
*Rusya Savaşta,
*ABD LNG Gemileri Yolda,
*Doğu Akdeniz Gazı Beklemede!
ANKARA – UHA HABER / Su Politikaları Derneği Kurucu Üyesi ve Başkanı, Su Politikaları Uzmanı, Akademisyen, İnşaat Mühendisi ve yazar Dursun Yıldız, ABD’nin Küresel Enerji Denklemini ve Doğu Akdeniz’in Gaz Politiğini Değiştirdiği konuşunda önemli açıklamalarda bulundu.
Su Politikaları Uzmanı ve yazar Dursun Yıldız, bugüne kadar yazdığı üç kitabında da Doğu Akdeniz ile ilgili olarak yapılan çalışmaların öncelikle dikkate alması gereken en önemli hususun bu bölgede herşeyin çok hızlı bir şekilde değiştiğine dikkat çekmeye çalıştı.
Dursun Yıldız, söz konusu bu değişimin Akdeniz’in temel karakteristiği olduğunu ve dünyanın diğer bölgelerindeki gelişmeleri yakından etkilediğini gibi oralardaki hareketlilikten de anında nasibini aldığını söyledi.
Bugün Doğu Akdeniz’deki fotoğrafa çok dikkatli bakıldığında enerji jeopolitiğinin ve bölgedeki enerji oyuncularının geçen seneden bile çok farklı olduğunu ortaya çıkardığına dikkat çeken Yıldız, bir sene önce AB’nin East -Med Boru hattının fizibilite çalışmaları için ayırdığı paranın ve bu konuda Mısır, Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs arasında yapılan doğalgaz forum toplantılarının da gündemin ilk sıralarında olduğunun altını çizdi.
Toplam 10 milyar Euro’ya mal olması beklenen hat için 2 Ocak 2020 tarihinde Atina’da İsrail, Yunanistan ve GKRY’nin katılımı ile sözleşme imzalandığını söyleyen Su Politikaları Uzmanı Dursun Yıldız, şunları söyledi:
“19 Temmuz 2020 tarihinde İsrail hükümeti projeyi onayladı. Türkiye’yi dışlayan proje adeta uygulamaya hazır hale gelmişti. Bu yılın başında ABD’nin bu boru hattının ekonomik olmadığını açıklaması ve desteğini çekmesi ile uzun yıllardır üzerine plan yapılan bu proje adeta çöktü. Aslında ABD’nin 2023’te petrol ve doğalgazda net ihracatçı olma hesaplarını bilenler için bu gelişme sürpriz değildi.
ABD Kongresi AB’nin Rusya Gazında bağımlılığını azaltmak için ilk raporunu bundan yaklaşık 7 yıl önce hazırlatmıştı. Bu planlar hazırlanmış ve koşulların olgunlaşması bekleniyordu”.
Yıldız, Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşın enerji fiyatlarının da dünya çapında rekor düzeylere fırlamasında rol oynadığına dikkat çekerek, bu durumun net ihracatçı olmak isteyen ABD’nin planlarına çok uygun düştüğünü, ayrıca AB’nin Rusya’ya olan bağımlılığının azaltılması için en uygun ortamı sağladığını açıkladı.
Ukrayna’nın işgalinin AB’yi Rusya doğal gazını bu yılın sonuna kadar üçte iki oranında kesme kararına zorladığını ifade eden Dursun Yıldız, bunda en etkili rolü ise bu konuya uzun yıllardır hazırlık yapan Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) oynadığını belirtti.
Doğu Akdeniz Doğal Gaz Rezervi ve AB’nin Yeni Enerji Temini Politikası
Önce yapılan çalışmalarla sürekli farklılaşan Doğu Akdeniz’in ekonomik doğal gaz rezervlerine değinen Yıldız, bu konuda dünyada en saygın kuruluş olan USGS’nin 2020 yılında yayınladığı raporda halen keşfedilmeyen doğal gaz miktarınının 286 trilyon feet 3 olarak açıkladığını belirterek, bunun da yaklaşık 8,5 trilyon m3 doğal gaz olduğunu, ancak bazı kaynaklarda bu miktarın ise 3,5 trilyon m3 olduğunun da iddia edildiğinin altını çizdi.
Dursun Yıldız, İletim hattı ekonomisi ve hat güvenliği açısından bakıldığında Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının ana müşteri potansiyelinin buraya kıyısı olan ülkelerin yer aldığını, bunu doğal olarak AB ülkelerinin izlediğini ve East-Med Boru hattıyla AB’ye iletilecek projenin kapasitesinin ise yılda 15 milyar m3 olduğuna dikkat çekti.
“Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği (AB)’nin Rus gazına olan bağımlılığını sadece bir yılda üçte iki oranında azaltmak için tasarlanmış yeni bir enerji yol haritası belirledi” hatırlatmasında bulunan Su Politikaları Uzmanı ve yazar Dursun Yıldız, “Plan, tüm Rus fosil yakıtlarına olan bağımlılığın 2030’dan “çok önce” sona erdirilmesini öngörüyor. AB ayrıca yenilenebilir enerji kaynakları, biyogaz ve hidrojen kullanımında büyük bir artış öneriyor” dedi.
[Avrupa Komisyonu Başkanı von der Leyen (solda) ve ABD Başkanı Joe Biden]
Bu arada Avrupa Birliği’nin (AB), ABD ile yeni bir LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz) anlaşması imzaladığını açıklayan Yıldız, “-163 derecede yüksek basınçla sıkıştırılıp 600 kez hacmi küçültülerek sıvılaştırılan doğal gaz gemilerle taşınıp limanlardaki tekrar gazlaştırma tesislerinde doğal gaza çevriliyor ve şebekeye basılıyor. Anlaşmaya göre ABD, bu yılın sonuna kadar AB’ye, daha önce yapılmış anlaşmalara ilaveten en az 15 milyar metreküp sıvılaştırılmış doğal gaz daha satacak. Böylece AB’ye kendi LNG ihracatını arttırırken bu işi aynı zamanda Rusya’nın AB’nin LNG pazarındaki payını da sıfırlamış olarak gerçekleştirecek. Bu durumda ABD her durumda kazançlı olacak” şeklinde konuştu.
Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD), AB ‘nin LNG pazarına 2017 yılında girdiğini ve 2019’dan itibaren pazardaki payını hızla arttırdığına vurgu yapan Dursun Yıldız, şunları aktardı:
“İngiltere dahil halen AB’de toplam 23 adet büyük LNG terminali mevcut. Ancak birçok AB ülkesi 2012-2020 arasında LNG terminallerindeki kapasitenin sadece üçte birini kullanmış . Bunun anlamı bu ülkeler LNG ithalatını arttırmaya hazır durumda. Bunun yanısıra AB’nin LNG terminali sayısı ABD’nin desteği ile hızla arttırılabilir. 2020 yılında AB ülkelerinin yıllık toplam doğal gaz ihtiyacının yüzde 40’ı olan 216 milyar metreküp doğal gaz Rusya’dan sağlandı Gazın yüzde 22’si Norveç’ten yüzde 18’i de Cezayir ve Libya’dan ithal edildi. Toplam gazın yüzde 22’si LNG olarak geldi” dedi.
Gelişmelerin Rusya-Ukrayna savaşının uzatılacağını gösterdiğini söyleyen Yıldız, “Bu durumda AB’nin Rusya’ya Enerji Bağımlılığının azaltılması kararı kesin olarak uygulanacak. AB Komisyonunun çözümü içinde ABD’den LNG temininin artması, Norveç’in üretimi arttırması, Cezayir ve Libya’dan ithalatın arttırılması, Yenilenebilir kaynakların geliştirilmesi ve enerji verimliliği gibi çok yönlü bir plan var. Burada yine ABD devrede. Beyaz Saray akıllı termostatlar (ısıtma sistemleri) ve ısı pompaları teknolojisi ile daha fazla enerji tasarrufu sağlanabileceğini söylüyor. AB ise konutlarda enerji tasarrufu yöntemlerinin geliştirilmesiyle bu yıl 15,5 milyar metreküp enerji tasarrufu sağlanabileceğini, ayrıca rüzgar ve güneş enerjisi kullanımının artmasıyla 20 milyar metreküp doğal gazın yerine yenilenebilir enerjinin konabileceğini de düşünüyor” şeklinde dile getirdi.
AB’nin Zor Hedefi ve LNG ‘ye Yöneliş
Su Politikaları Uzmanı Dursun Yıldız, Avrupa Birliği’nin (AB) hedefinin 2030 itibariyle enerji tasarrufu ve yenilenebilir enerji kullanımı yoluyla, bugüne göre 170 milyar metreküp daha az doğal gaz kullanmak zorunda olduğunu, bu 170 milyar metreküpün, ABD’den alınacak 50 milyar metreküp doğal gazla birleşince, Rusya’ya enerji bağımlılığının 2030’a kadar tamamen son bulmasının beklendiğini hatırlattı.
Doğu Akdeniz doğalgazının AB’ye iletim hattının hazır olsa idi buradan temin edilecek gazın tam zamanında ve belki de kapasite arttırılarak işe yarayacağını belirten Yıldız, “Şimdi acil çözüm için Mısır’daki tesisten LNG gemileri ile takviye gaz temin edilebilir. Bu projede İsrail de olduğu için İsrail Gazı bir şekilde AB’ye ulaşmış olur .LNG Gemileri ile AB’ye gaz temini sistemi kurulursa bu sistem hızla geliştirilebilir” dedi.
Ayrıca FSRU olarak bilinen gemilerin (Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Ünitesi) de bu sistemin gelişmesine büyük imkan sağladığını ifade eden Dursun Yıldız, bu gemilerin bünyesinde yer alan depolar ile LNG depolanmasını, depolanan LNG’nin gazlaştırılmasını yüksek basınçla ana iletim hattına iletilmesini sağladığını ve Türkiye’de de üç adet mevcut olduğunu belirtti.
26 Nisan 2022 tarihli Die Welt gazetesinin haberine göre, Almanya’nın’da LNG için harekete geçtiğini dile getiren Yıldız, “Almanya’da 2023 yılının başında yıllık 5 milyar m3 kapasiteli yüzer bir LNG terminali devreye girecek. Bugünlerde basına yansıyan bir başka haber de Almanya’nın, LNG ithalatını artırabilmek için 3 yüzer LNG terminali kiraladığı ve dördüncü yüzer LNG terminalini kiralamayı da değerlendirdiği yer aldı. Almanya Maliye Bakanlığının, gelecek 10 yılda 4 LNG terminali için 3 milyar euro harcayacağından ve bu terminallerin 2022-2023 kışında faaliyete geçebileceklerinden söz ediliyor” dedi.
Dursun Yıldız, AB’de LNG alanındaki bu gelişmelerin gözden düşen East-Med boru hattının AB için alternatif olma ağırlığını azaltmakta ve Doğu Akdeniz’in gazının yakın gelecekte AB’ye büyük oranda LNG olarak ulaşması ihtimalini de arttırdığını ifade etti.
Orta-Doğu Akdeniz’de Yeni Gaz Politik
Su Politikaları Uzmanı ve yazar Dursun Yıldız, Akdeniz’in sürekli hareket halindeki tarihinin bugün de aynı hareketlilikle sürdüğüne dikkat çekerek, bunun en önemli nedeninin de Akdeniz’in tarih boyunca sürekli artan jeopolitik önemi olduğunu, Doğu Akdeniz’deki doğalgaz ve petrol kaynaklarının bu jeopolitik öneme enerji politiğinin de eklendiğini dile getirdi.
Son dönemde bu alanda da hızlı değişimlerin gerçekleştiğine vurgu yapan Dursun Yıldız, Doğu Akdeniz’in gaz politiğinin ekseni olacak olan East-Med. boru hattı yerine yeni alternatiflerin de üretildiğini söyledi.
Yıldız, yeni hattın Türkiye üzerinden geçmesinin en ekonomik çözüm iken bu alternatifin bugüne kadar bölgedeki uluslararası ilişkilerinin politik eşiklerini aşamadığını belirtti.
“Bu eşikler bugün de tam olarak ortadan kalkmış değildir” diyen Dursun Yıldız, “Doğu Akdeniz’de radikal karakterli ve çok değişken uluslararası ilişkiler ile çok kritik bir güvenlik dengesi mevcuttur. Boru hattı yapılacaksa yine Türkiye’den geçecektir ancak bu çözümün Türkiye’ye marjinal faydaları geçmişe nazaran azalmakta” olduğunu açıkladı.
Su Politikaları Uzmanı ve yazar Dursun Yıldız, Doğu Akdeniz’in Gaz politiğinin, ABD’nin on yıllar önce yaptığı Kaya Gazı ve LNG ihracatı ile AB’yi Rusya’nın egemenliğinden kurtarma planı ve enerji politiğine takıldığı belirterek, Doğu Akdeniz’in aynı zamanda Orta Doğunun Arabistan yarımadasının sahili olduğunun altını çizdi.
“Bu nedenle Doğu Akdeniz’in kaderi, son dönemde Irak ve Suriye’deki gelişmeler sonucu Orta Doğu ile birleşmiştir” diye konuşan Yıldız, “Bu da Doğu Akdeniz’deki hareketliliği ve belirsizlikleri arttırmıştır. Doğu Akdeniz dün olduğu gibi bugün de üzerine sürekli yeni hesaplar yapılan bir coğrafyadır. Bu nedenle bu bölgeye yönelik stratejik öngörülerin lokal ,bölgesel ve küresel ölçekteki gelişmeleri ve birçok bölgesel değişkeni ve bunların hızla değişme ihtimalini dikkate alması gerekir” dedi.
Doğu Akdeniz’de zamanın ruhunun çok etkili bir faktör olduğunu hatırlatan Dursun Yıldız, bu bölgede zamanında harekete geçme konusunda geç kalanın daima haksız çıkabileceğini, ancak erken davranan ülkelerin de sürekli kazandığını söylemenin ise güç olduğuna dikkat çekti.
Su Politikaları Uzmanı ve yazar Dursun Yıldız, konuşmasını, “Doğu Akdeniz’de diplomasisinin kendine özgü altın kuralları vardır. Doğu Akdeniz’de kazanmak önce kazanılmış haklarınızı korumaktan başlar” şeklinde noktaladı.
HABER : Ataner YÜCE
[UHA Haber Ajansı, 30 Nisan 2022]