Devlet Bahçeli, Türk Gençliğine Seslendi
ANKARA – UHA HABER / Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Onlar bizim her şeyimizdir ne oy kaygısına ne siyasi tartışmalara ne de basit çıkar hesaplarına hapsedilemeyecek mümtaz değerlerimizdir.” dedi.
“Hiç ayırt etmeksizin, hiçbir fark gözetmeksizin, her genç kardeşime elimi uzatıyor, alayını birden hasretle kucaklıyorum. Onlar bizim her şeyimizdir ne oy kaygısına ne siyasi tartışmalara ne de basit çıkar hesaplarına hapsedilemeyecek mümtaz değerlerimizdir.” ifadelerini kullandı.
Bahçeli’nin konuşmasından bazı bölümler şöyle:
“Biz kuşakları X, Y, Z kategorisiyle ele almıyor, bu şekilde analiz etmiyoruz.” diyen Bahçeli, “Çünkü bu ayrımın alfabenin diğer harflerine kadar ulaşacağını, buradan da bir sonuç çıkmayacağını düşünüyoruz. Milleti bir görüyor, adına Türk milleti diyoruz.”
“Hiç ayırt etmeksizin, hiçbir fark gözetmeksizin, her genç kardeşime elimi uzatıyor, alayını birden hasretle kucaklıyorum. Onlar bizim her şeyimizdir ne oy kaygısına ne siyasi tartışmalara ne de basit çıkar hesaplarına hapsedilemeyecek mümtaz değerlerimizdir.”
“Merhum Necip Fazıl’ın dediği gibi; Zaman bendedir ve mekan bana emanettir şuurunda bir gençliktir Türk Gençliği… Kim var diye sorulduğunda sağına soluna bakmadan fert fert ben varım diyebilen haykırışın ta kendisidir Türk Gençliği!”
“Yıkım gündelikçileri, mukallit aydınlar, kimliksiz siyasetçiler, terör örgütlerine taşeronluk yapan köksüzler, aslanı kediye boğdurmak için el ovuşturan vatansızlar, gençliğe musallat olan cinayet ve suç şebekeleri şunu iyi bilsinler ki, bizim ne dağa gönderecek ne hücre evine yollayacak ne üniversite kapılarındaki eylemlerde kaybedecek ne de sokak aralarında molotof fırlatacak tek bir gencimiz, tek bir evladımız, tek bir fidanımız dahi yoktur.”
Gelecek demek var olmak, hayata tutunma iddiası demektir
Bütün vatandaşlarımıza, gönül ve kültür coğrafyalarımızda yaşayan bütün kardeşlerimize en içten duygularımla birlikte sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. Son 1,5 aydır yaşanan gerilim dolu hadiseleri baz alarak, bugün sizlerle ve aziz milletimizle sadece Türk gençliği üzerine konuşmak, dertleşmek ve görüşlerimi açıklamak arzusundayım. Hararet düzeyi yüksek siyasi gündem konuları içinde olması gerektiği kadar temas edilmeyen mühim meselelerimiz ve toplum kesimlerimiz olduğu sarih bir gerçektir. Bu kapsamda siyaset kurumunun teferruatlı bir özeleştiri yapması kanaatimce ahlaki sorumluluğudur. Geleceği planlamayı ihmal edenler, başkalarının planlarında yalnızca bir nesne, yalnızca etkisiz bir eleman olurlar. Dünün mahsulü nasıl bugünse, geleceğin de cümle kapısı şuurla temellenmiş bugün telakkisidir. Gelecek demek var olmak, hayata tutunma iddiası demektir.
Gençlik; gelecek ümidi, gelecek iradesi, geleceğin gerçeğidir.
Geleneği ile geleceği arasında bağ kuramayan toplumların hazin ve hüsran dolu sonlarına tarih ibretle şahitlik etmektedir. Elbette ne geçmişimizi unutma lüksümüz, ne de geleceğimizi ihmal etme hakkımız vardır. Özellikle 4 Ocak 2021 tarihinden itibaren Boğaziçi Üniversitesi’nde yeşeren muzır olaylar Türk gençliği üzerinde oynanan oyunları, geniş çaplı istismar kampanyalarını yeniden ve tüm çıplaklığıyla deşifre etmiştir. Gençlik; gelecek ümidi, gelecek iradesi, geleceğin gerçeğidir. Nitekim Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Genç fikirler demek, gerçek fikirler demektir”, sözüyle bu görüşümüzü doğrulamaktadır. Biz kuşakları X, Y, Z kategorisiyle ele almıyor, bu şekilde analiz etmiyoruz.
Türk gençliği bizim has bahçemiz
Çünkü bu ayrımın alfabenin diğer harflerine kadar ulaşacağını, buradan da bir sonuç çıkmayacağını düşünüyoruz. Milleti bir görüyor, adına Türk milleti diyoruz. Gençliği bir değerlendiriyor, müstesna unvanına Türk gençliği diyoruz. Yaratılan her insan bizim için hürmete layıktır. Ve hepsi Cenab-ı Allah’ın eşsiz bir emanetidir. Geleceğimizden tasarruf yapamayacağımıza göre, gençlikten taviz vermemiz, onlara kulak tıkamamız, onları hayatın kaotik şartlarında sahipsiz bırakmamız kuşku yok ki söz konusu olamayacaktır. Düşüncesi, siyasi ve ideolojik aidiyeti ne olursa olsun, evvel emirde söylemek isterim ki, Türk gençliği bizim has bahçemiz, parlak yüzümüz, muazzam hazinemizdir. Büyük düşünürümüz Farabi, bilmenin, bir usta edasıyla hayata şekil vermek olduğuna vurgu yapmıştı. Merhum Nurettin Topçu “Var Olmak” isimli eserinde de, “Bilen kendi varlığından yukarılara tırmanan insandır” demişti.
Bizim ne kadar tırmanacağımız başka bir tartışma konusuysa da, biz Türk gençliğinin ruh kökünü, asaletle yoğurulan hamurunu, yüreğinde kopan fırtınalı sahilleri kendimizi bildiğimiz kadar iyi biliyor ve içselleştiriyoruz. Hiç ayırt etmeksizin, hiçbir fark gözetmeksizin, her genç kardeşime elimi uzatıyor, alayını birden hasretle kucaklıyorum. Onlar bizim her şeyimizdir, ne oy kaygısına, ne siyasi tartışmalara, ne de basit çıkar hesaplarına hapsedilemeyecek mümtaz değerlerimizdir. Gençlik hür istikbalimizin mimarı, mihmandarı, mirasçısı, mihrabıdır. Merhum Necip Fazıl’ın dediği gibi, “Zaman bendedir ve mekân bana emanettir” şuurunda bir gençliktir Türk gençliği. ‘Kim var’ diye sorulduğunda, sağına/soluna bakmadan, fert fert ‘Ben varım!’ diyebilen haykırışın ta kendisidir Türk gençliği. Gözümüze nasıl bakıyorsak onlara da öyle bakmalıyız. Sağlam bir kafaya, imanlı bir kalbe, çalışan ve çalışkan bir kola sahip bir gençliğin üstesinden gelemeyeceği hiçbir zorluğun olmadığı, olmayacağı inancındayız.
Türkiye’nin genç nüfus oranı
Diri umutlarımızı Türk gençliğiyle örtüştürdük. Onlar sayesinde, milli hedeflerimizin daha yükseklere çıkarılması ve hatta ulaşılması için bu zaman diliminde, cari imkanlarımız nispetinde üzerimize düşen görevleri yerine getirmenin heyecanıyla dolduk. Genç kardeşlerimin üzerinde hesap yapan çakal suretlerini görüyor, emellerini yakından tanıyor ve takip ediyoruz. Dikkatlerinizi çekmek isterim ki, 15-24 yaş grubunda yaklaşık 13 milyon kardeşimiz bulunmaktadır. Nüfusun yüzde 15,6’sı gençlerden müteşekkildir. Türkiye’nin genç nüfus oranı, AB ülkelerinin genç nüfus oranlarından çok daha fazladır. Bu tablo esasen potansiyel, mukayeseli ve stratejik gücümüzün apaçık delilidir. (Devam edecek)
[UHA Haber Ajansı, 08 Mart 2022]