Türkiye’ye deprem yardımlarının en iyi ve kontrollu yapıldığı ülke: Hollanda
* Türkevi Araştırmalar Merkezi, yardım raporunu kitap olarak yayınladı.
* Hollanda yardım kuruluşları, yapılan harcamaları rapor halinde sundu.
* Hollanda’daki Türk kuruluşlarının yardımları da yerini buluyor…
* Hollanda’da toplanan 128 milyon euronun 40 milyonu harcandı.
* Yardım kuruluşları şubat 2025’e kadar proje kabul edecek.
UHA /Europe İnternational News Agency
Haberin Hollandacası ve daha önce yayınlamış olduğum Türkiye-Hollanda arasındaki felaket yardımlarına ait haberler en altta.
İlhan KARAÇAY araştırdı:
Acıların konu edildiği olayları yazarken, duygu sömürüsü yapmak, yazarlığın en çirkin tarafı olmalıdır. Hele hele, aynı olayı maddi ve siyasi çıkar için kullanmak, lanet edilecek bir tutumdur.
Bir yıl önce 6 Şubat sabahı, tesadüfen uyanık olduğum ve TV izlediğim bir sırada meydana gelen Kahramanmaraş merkezli ve 11 ili kapsayan deprem haberlerini gözyaşları ile izlemiştim.
Daha sonra Hollanda’da yaşanan yardım kampanyalarını titizlikle takip etmiş ve gelişmeleri detaylı olarak yayınlamıştım.
Geçtiğimiz aralık ayında da, Hollanda Türk İşadamları Derneği HOTİAD’ın bağışladığı 102 adet konteyner konutun teslimat törenine katılmak için Hatay’a da gitmiştim.
Hollanda’dan verdiğim yardım haberleri genellikle olumlu haberlerdi.
Hollanda’da yetişen müzisyen kızımız Karsu’nun ve Hollanda Kurtarma Timi USAR ile Hava Ambülans Hizmeti MEDEVAC’ın çalışmaları, haberlerimin ana kaynağı oluyordu.
USAR’ın Başkanı Job Kramer MEDEVAC’IN Başkanı Moris Schonk ile…
Karsu’nun fedakârca çalışmaları ve yarattığı olumlu atmosfer tüm çevrelerin takdiri ile ödüllendirilmiş sayılır. USAR ve MEDEVAC’ın fedakârca çalışmalarını da, tüm ekiptekilere bir öğle yemeği, madalya ve teşekkürler ile ödüllendirmeye çalışmıştık.
Yukarıda da zikrettiğim gibi, deprem yardımları konusunda en iyi ve en kontrollu ülke, Hollanda oluyordu.
İşte bu Hollanda’da var olan çeşitli Türk Sivil Toplum Kuruluşu ile resmi teşekküllerimizi de tebrik etmek ve ödüllendirmek şart olmuştur.
Türkevi Araştırmalar Merkezi, yukarıda sözü edilen kuruluşlardan biridir.
Türkiye’deki depremzedeler için yapılan yardım faaliyetlerini araştırma kararı alan Türkevi, akademisyenlerden oluşan bir ekibi devreye sokmuştur.
Araştırmada, Hollanda’da faaliyet gösteren Türk sivil toplum kuruluşlarının Türkiye’ye yönelik yardımları başta olmak üzere, Hollanda yardım kuruluşlarının, belediyelerinin ve arama kurtarma ekiplerinin faaliyetlerinin incelediği araştırmada, yardım faaliyetlerinde yer alan, Hollanda Diyanet Vakfı (HDV), Hollanda İnsani Yardım Vakfı (İHH), Türk Girişimciler Derneği (Tover), Hollanda İşadamları Derneği (HOTİAD), Kümbet Vakfı, Hollanda Uluslararası Demokratlar Birliği (UID), BM Live Vakfı ve Azerbaycan Türk Kültür Derneği gibi bazı sivil toplum kuruluşları ile mülakatlar yapıldı ve elde edilen veriler, tematik yaklaşım metodu ile analiz edildi.
Haftalarca süren bu araştırmanın sonunda tamamlanan rapor, “6 Şubat 2023 Depremi Sürecinde Hollanda-Türkiye Dayanışması” başlığı ile kitap olarak yayınlandı.
Türkevi Araştırmalar Merkezi’nin Başkanı Veyis Güngör, önceki gün bu kitabın tanıtımını, araştırmaya katılan kuruluşların temsilcileri önünde yaptı.
Gazeteci olarak naçizane şahsım ve Anadolu Ajansı muhabiri Selman Aksünger’in yanında, Hollanda Sivaslılar Platformu Başkanı İbrahim Çitil, Hollanda Türk İslam Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı Ömer Erdem, İHHNL Başkanı Ayhan Arslantaş, Türkevi’nden Mustafa Zeki Ören, Hollanda Samsunlular Derneği Başkan Yardımcısı İsmail Asma, HOLSAMDER Başkanı Mümin Özsoy, Nogay Vakfı Başkanı Orhan Demirci, toplantıya ev sahipliği yapan İHH Koordinatörü Hüseyin Gündüz, Hollanda Türk Turizmciler Seyahay Acenteleri Derneği Başkanı Kamil Saygı, TİCF Başkanı Ömer Altay, Hollanda Gelişim Vakfı Başkanı Selahattin Köse, Kümbet Vakfı Başkanı Bekir Baş ve gözlemciler Selim Şimşek ile Recep Can’ın katıldığı kitap tanıtım toplantısında, Veyis Güngör’ün yaptığı açıklamalar ilgiyle dinlendi.
Veyis Güngör şunları söyledi:
“Çalışmada, özellikle Hollanda Türkiye ikili ilişkilerinin önemine dikkat çekilerek, kendileriyle mülakat yapılan STK temsilcilileri, deprem sürecinde Hollanda’nın oldukça sıcak ve samimi davranış sergilediğini belirtmişlerdir.
Buradan hareketle, mevcut ilişkilerin öneminin korunması, gelecekteki ikili işbirliği fırsatlarının değerlendirilmesi ve bu iş birliğinin Hollanda ve Türkiye arasında pek çok alanda olumlu etkiler yaratabileceği potansiyelinin göz önünde bulundurulması, gelecek kuşakların yeni ilişkiler kurması açısından önem arz ettiğine dikkat çekilmiştir.”
Veyis Güngör, Hollanda’da deprem sürecinde ortaya çıkan yardım ve eylem çeşitliliğinin, kitapta yer alışını şöyle anlattı:
“Arama, kurtarma ekipleri ve eğitimli köpekleri enkaz çalışmaları için Türkiye’ye gönderildi,
Bazı kiliselerde çanlarla İstiklal Marşı çalındı,
Bayraklar yarıya indirildi,
Köprüler, binalar kırmızı renkle ışıklandırıldı,
Temsilciler Meclisi’nde saygı duruşunda bulunuldu,
Hollanda Kralı, Başbakanı ve Maliye Bakanı yardım toplama merkezlerini ziyaret ettiler,
Belediyeler kişi başı 1 Euro bağışladılar,
15 Şubat akşamı Ulusal Yardım kampanyası başlatıldı,
Dostluk adına futbol maçı yapıp geliri Türkiye’ye gönderildi,
Hollandalılar hem maddi olarak hem de ihtiyaç malzemeleri getirerek yardım ettiler.”
Kitapta yer alanların, mümkün mertebe okutulması gerektiğini arzulayan Veyis Güngör şöyle devam etti:
“Deprem sürecinde, organize edilen başta Ulusal Yardım Kampanyası olmak üzere, diğer kampanyaların başarılı olmasında, Hollanda medyasının rolü öne çıkmıştır. Depremi birinci haber olarak vermeleri, günlerce gündemde tutmaları, toplanan yardım miktarının artmasını sağlamıştır.
Türkiye’de meydana gelen şiddetli deprem, Hollanda’da yaşayan Türklerin bir bütün olarak hareket etme çabası içerisinde olduklarını göstermiştir. Depremde yaşanan acı ve trajedinin yanı sıra, dayanışma, birlik ve insani duygularının perçinlendiği bu vesile ile ortaya çıkmıştır. Bu acı gelişme sonrasında bir kez daha görülmüştür ki, Türkiye, Türkiye’den büyüktür.”
Veyis Güngör, depremzedeler için Hollanda cephesinde neler yapıldığını da şöyle anlattı:
“Deprem ve devamındaki artçılar sonrası, Birlikte Çalışan Hollanda Yardım Kuruluşları, -Giro 555 üye kuruluşları-, 15 Şubat 2023 günü Ulusal Yardım Kampanyası düzenlemiştir. Kuruluşlar bölgeye acil yardım malzemeleri göndermiştir. İlk gönderilen yardımlar arasında geçici barınaklar, su ve sanitasyon, tıbbi bakım, yiyecek ve içeceklerden oluşan malzemeler bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, hijyen kitleri, kışlık kıyafet ve battaniye gibi yardım malzemeleri de dağıtılmıştır. Hayatta kalanlara, ihtiyaçlarını gidermek için nakit para ve kuponlar verilmekle birlikte, psiko sosyal yardım ve travma rehberliği sağlandı ve çocukların rahat edebilecekleri güvenli alanlar oluşturuldu.
Hollanda Kurtarma Timi USAR, 65 kişilik ekip ve 8 arama köpeği ile 25 Şubat tarihine kadar deprem bölgesinde çalışmalar yapmıştır. Enkaz altından yüzlerce yaralıyı çeşitli şehirlerdeki hastanelere taşımıştır. Uluslararası “Hava Ambulans Hizmeti”(MEDEVAC) kuruluşu, depremin ilk günü havacılardan oluşan 45 kişilik bir sağlık grubuyla deprem bölgesine ulaşmıştır. Ekibi bölgeye ulaştıran C-130 Hercules uçağı, 25 şubat gününe kadar orada kalıp, yüzlerce yaralıyı çeşitli şehirlerdeki hastanelere taşımıştır. Kurumsal yardım kampanyaları yanı sıra, Hollanda’nın hemen hemen her köşesinde bireysel yardım kampanyalarının yapıldığı da gözlemlenmiştir.”
Araştırmayı yapan akademisyenlerin, Sivil Toplum Kuruluşları ile yaptıkları mülakatlar sonrasında şu konu başlıkları ön plana çıkmıştır.
“Yardımların toplanması ve Türkiye’ye sevki noktasında, Sivil Toplum Kuruluşları arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi gerekmektedir.
Giro 555’in, toplanan yardım paralarının yerine doğru bir şekilde ulaşıp ulaşmadığı hususunda mülakat yapılanlar arasında ciddi tereddütler bulunmaktadır.
Deprem yardım çalışmalarında her STK’nın harekete geçtiğine dikkat çekilirken, profesyonel bir koordinasyonun olmamasından şikayet edilirken, daha planlı ve koordineli bir yardım kampanyasının yapılabileceği, çeşitli STK temsilcileri tarafından dile getirilmiştir.
Araştırmaya katılanlar, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapmayı düşündüklerini belirtirken, Hollanda’daki STK’larla koordineli bir şekilde bir afet yardım organizasyonunun hayata geçirilmesini önemsemektedirler. Bazı katılımcılar, organizasyonun Büyükelçilik öncülüğünde yapılmasını salık vermekteler.”
Veyis Güngör, konuşmasını teşekkür cümleleri ile şöyle sonlandırdı:
“Deprem yardımları sürecinde vuku bulan hadiselerin yönetimi ve koordinasyonu noktasında, başta T.C. Lahey Büyükelçiliği olmak üzere, T.C. Amsterdam, Deventer ve Rotterdam Başkonsolosluklarının, hem sahada hem de diplomatik alanda etkin rol oynadığı görülmüştür. Bu kapsamda hem Dışişleri Bakanlığımızı misyonlarına, hem de görüşme gerçekleştirilen Sivil Toplum Kuruluşlarımıza, Türkevi Araştırmalar Merkezi olarak şükranlarımızı iletiyoruz.”
Veyis Güngör’ün konuşmasından sonra, söz alan katılımcılar, kendi görüşlerini anlattıktan sonra, anlaşılmayan konular hakkında bilgi istediler.
Konuşmaların odak noktası ise, Giro 555’te bulunan 80 milyon euro kadar paranın iyi değerlendirilmesi için proje üretimi yapılmasının teşvik edilmesi oldu. (devam edecek-HOLLANDA CEPHESİNDEN DE AÇIKLAMA VAR)
Yorumlar