ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
12:44 Bazı CHP milletvekillerinin Meclis’te İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı engellemeye yönelik provokasyonuna tepkiler sürüyor
12:15 Bakan Yerlikaya: Yasa dışı bahisle ilgili 9 bin 780 tutuklama yaptık
12:07 Türkiye, yağışlı sistemin etkisine giriyor
11:57 ‘Yenidoğan çetesi’ davasında savunmalar sürüyor
09:57 ABD’ye iş ve yeni hayat hayaliyle gelen Türkler arasında kayıp vakaları dikkat çekiyor
06:48 Erdoğan: “Trump’ın savaşları bitirme söylemine inanmak istiyor, adımlar atmasını bekliyoruz”
06:23 AB’nin 5 büyük üyesinden Ukrayna’ya destek: “ABD yardımı azaltırsa mali ve askeri yardıma hazırız”
00:47 Kongo’nun İstanbul Fahri Konsolosu İlyas Keskin
00:32 Suriye: “İsrail’in Palmira kentine düzenlediği saldırıda 36 kişi öldü”
00:26 Yunanistan’da hayat pahalılığını protesto için işçiler 24 saatlik genel greve gitti, halk sokağa indi
00:15 ABD Temsilcisi Hochstein Hizbullah’la ateşkes sağlamak üzere İsrail’e gidiyor
00:13 ABD Ukrayna’ya 275 milyon dolarlık yeni askeri yardım açıkladı
12:46 Nizip Ticaret Odası, Gaziantep Oda/Borsaları ortak meclis ve istişare toplantısına katıldı
12:02 Nizip TOBB Ortaokulu ile eğitimde yeni bir adım atıyor
11:44 TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’ndan Nizip Ticaret Odası’na ziyaret 
11:25 Sosyal medya platformları karşılıklı küfür ve hakaret arenası olmamalıdır
09:29 Ukrayna ilk kez Rusya topraklarına ABD’nin verdiği uzun menzilli füzeler fırlattı
09:27 Zeynep Sönmez: ‘Kupayı kaldırırken yaptıklarımın mutluluğu kadar vazgeçtiklerimin duygusallığını da yaşıyorum’
08:09 Rusya’daki Kuzey Kore askerleriyle ilgili neler biliniyor?
07:16 Türkiye, AB’nin Ege ve Kıbrıs haritalarına neden tepki gösterdi?
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Türkiye mi AB’ye, AB mi Türkiye’ye muhtaç

Türkiye mi AB’ye, AB mi Türkiye’ye muhtaç
24 Nisan 2024
355
A+
A-

Avrupa Birliği (AB), Yunanların ve Rumların tüm girişim ve baskılarına rağmen Aralık ve Mart zirvelerinde AB-Türkiye ilişkilerini ele almaktan kaçındı ve daha sonraki zirvelere erteledi.  17-18 Nisan’da Brüksel’de gerçekleştirilen AB Devlet ve Hükümet Başkanları Nisan Özel Zirvesi’nde de Yunan ve Rumlardan gelen baskılar nedeni ile konuyu kerhen “stratejik tartışma” kapsamında ele aldı.  

Prof. Dr. Ata ATUN, KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı 

AB Devlet ve hükümet liderleri, Ankara ile ilişkilerin ilerletilmesi için gerekli çalışmaların Perspektif: 2020 KKTC Cumhurbaşkanlığı Seçiminin Ardından | Perspektif | SETAbaşlatılmasını kararlaştırırken bunun kuyruğuna da “50 yıldır dile getirilen Kıbrıs sorununun Birleşmiş Milletler (BM) parametreleri çerçevesinde çözümü için müzakerelerin yeniden başlatılması gerektiği” cümlesini eklediler. Oysa bu cümle Nisan zirvesinin sonuç bildirisinde olsa da, olmasa da değişen bir şey yok, olmayacak… 

Rumların ve Yunanların, Kıbrıs Türklerini yeni kurulacak devlete ortak yapmamak için olabildiğince savsakladıkları ve incir ipi gibi uzattıkları müzakereler kendilerinin maksimalist talepleri nedeni ile çökünce aniden kendilerinin hiç kulak asmadığı bu BM Parametreleri kıymete bindi ve Atlantik ittifakında yer alan her toplantıdan sonra yapılan açıklamaların kuyruğuna bu tavsiyeyi ekletmeye çalışıyorlar, son elli yıldır konuşulmasına ve uygulanamamış olmasına rağmen…  

Türkiye bölgede üzerinde baskı uygulanamayacak konumda

Google and the Recognition of “Türkiye” Over “Turkey” - Aesthetic TravelAB’nin tavsiyelerinin, kararlarının ve sair açıklamalarının geçerliliğinin olup olmadığı tartışma kaldırıyor. Eğer bu BM parametrelerinin geçerliliği olsaydı Yunanlar ve Rumlar tarafından çoktan uygulanır, Kıbrıs konusu çözülürdü.  Kıbrıs adasını Yunan toprağı yapmak ve Kıbrıs Türklerini ikinci sınıf azınlık konumuna düşürmek için elden geleni yaptıktan sonra baktılar gördüler ki Türkiye bölgede üzerinde baskı uygulanamayacak konumda, AB üyelikleri işe yaramayacak, o zaman elli yıldır uygulamaktan kaçındıkları BM parametrelerini öne çıkarmak gerekti. 

Gelelim AB devlet ve hükümet başkanları Nisan zirvesinin sonuç bildirisinde yer alan Türkiye ile ilgili bölüme; Kafa karıştıran ve AB-Türkiye ilişkilerine de değinen ortak bildiri, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell  ile AB Komisyonu tarafından hazırlandı.  

 Ortak Bildirinin içinde yer alan tavsiyelerle ilgili bölümde somut bir karar yok, mali kısıtlama yok, uygulama yok, ambargo yok, ticari kısıtlama yok, ekonomik yaptırım yok. Belli ki AB, Türkiye’ye baskı yapmayı ve karşısına almayı göze alamamış ve Yunan ve Rumların ağzını kapatacak bir şeyler yapalım diyerek, sonuç bildirisinin içine “geçerliliği tartışılır” bir tavsiye eklemişler. 

Rum lider Hristodulidis sonuç bildirinde GKRY lideri Hristodulidis'ten itiraf: Vatandaşlarımızı ve turistleri koruyamıyoruzyer alan AB-Türkiye ilişkileri ile ilgili bu paragrafı, “AB-Türkiye ilişkilerini Kıbrıs konusunda bağladım ve zafer kazandık” gibi kelimeler içeren bir cümle ile kendi halkına yutturmaya çalışsa da işin aslı öyle değil.  

En az on kez arka arkaya okuduğum bildiride, elli yıldır dillendirilen Kıbrıs sorununun BM parametreleri çerçevesinde çözümü tavsiyesine ilaveten açık ve net olarak “Avrupa Birliği’nin, Doğu Akdeniz’de istikrarlı ve güvenli bir ortamda ve Türkiye ile işbirliğine dayalı, karşılıklı yarar sağlayan bir ilişkinin geliştirilmesinde stratejik çıkarı vardır. Türkiye’nin yapıcı katılımı, ortak bildiride belirlenen çeşitli işbirliği alanlarının geliştirilmesine yardımcı olacaktır” denilmekte.  

Belli ki çıkar dengeleri 21. Yüzyılın ikinci çeyreğine girilirken Türkiye lehine değişmiş. “Kıbrıs sorununun çözümünde hangi tarafın isteği daha baskın olacak” sorusunun yanıtı da önümüzdeki yıllarda daha net bir biçimde verilecek gibi… 

 ***

Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN 

KKTC Cumhurbaşkanı Danışma Kurulu Üyesi 

KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekili 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.