Türk-Japon Diplomatik İlişkilerinin Yüz Yılı Sergisi: Ayyıldız ve Güneş
“Ayyıldız ve Güneş Sergisi” Japonya ve Türkiye arasında yüzyıllık bir dosluğun hafızasını tazeliyor. Bu dostluğun temel taşlarından birisi olarak sergide Heimei-Maru olayı ve belgeselimiz Vatana Giderken Heimei-Maru yer alıyor. Küratörlüğünü Erdal Küçükyalçın’ın üstlendiği ve Heimei-Maru belgeselimizin danışmanı Prof. Ali Merthan Dündar hocamızın bilim kurulunda yer aldığı sergi Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Fuaye alanında 11.00 – 19.00 saatleri arasında ziyaretçilerini bekliyor. -Hayriye SAVAŞÇIOĞLU-
Serginin küratörlüğünü üstlenen Japon Sanat Merkezi kurucusu, Japon Araştırmaları Derneği ve Asya Çalışmaları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Küçükyalçın’ın sergiyle ilgili sunuş konuşması:
Türk-Japon ilişkilerinin geliştirilmesinde öncü isimlerden biri olan merhum Başbakan Şinzo Abe (1954-2022), tarihinde, Türkiye’ye yaptığı ziyaretlerden birinde, iki ülke arasındaki dostluğa romantik bir bakış açısıyla bakarak şu veciz sözleri söylemiştir:
“İki ülkenin bayraklarına bakın. Japonya için güneşi, Türkiye için ayı ve yıldızı göreceksiniz. Ve bir günü düşünün, Ay – Yıldız ve Güneşi… Gün, onlarsız tamamlanabilir mi? İşte bu nedenle, iki ülkenin birbirine ihtiyacı vardır ve bu birlikten büyük sonuçlar mutlaka doğacaktır…” Şinzo Abe (3 Mayıs 2013, Ankara)
Bu sergi projesine onun bu unutulmaz sözleri ilham kaynağı oldu.
İkili ilişkilerin tarihi; geç Osmanlı, erken Meiji dönemlerine kadar uzanır. Ertuğrul Fırkateyni’nin Japonya’ya, Kongō ve Hiei’nin ise Türkiye’ye yolculuğunun hikayeleri ya da Yamada Tarajirō, Abdürreşid İbrahim gibi şahsiyetlerin faaliyetleri iyi bilinmektedir. Bu sergi ise bu arka plan üzerine inşa edilerek, 1923’te Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla başlayan yüzyıllık döneme odaklanıyor.
Heimei Maru Vakası’nda Türk askerlerinin vatanlarına getirilmesi, genç Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılan ilk Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı (FDI) olan ve Atatürk ile Ōtani Kōzui’yi buluşturan Ankara Gazi Çiftliği yatırımı, İran-Irak savaşı sırasında Japon vatandaşlarının Tahran’dan tahliye edilmesi, Kaman-Kalehöyük’te Anadolu arkeolojisine yapılan katkılar, Kashiwazaki’de bir Türk Kültür Köyü kurulması, Kushimoto’da Ertuğrul batığına yönelik yapılan sualtı arkeolojik araştırmaları, Tokyo Camii’nin yenilenmesi ve bunun gibi birçok faaliyet iki toplumu birbirine yaklaştırmış, vefâ ve yardımlaşma temelinde güçlü bağlar geliştirmesine vesile olmuştur.
Sergi, ikili ilişkilerde meydana gelen önemli olayları, katkıda bulunmuş kişileri ve kilometre taşlarını “Ayyıldız ve Güneş” adında tek bir gün yayınlanan hayali bir gazetenin haberleri olarak özetliyor.
100 yıllık bir dostluğun hafızasını geleceğin tarihçilerinin dikkatine sunuyoruz…
SERGİ KONSEPTİ
TARİHİ AÇIDAN
Türk-Japon ilişkilerinin geliştirilmesinde öncü isimlerden biri olan merhum Başbakan Şinzo Abe, 3 Mayıs 2013 tarihinde, Türkiye’ye yaptığı ziyaretlerden birinde, iki ülke arasındaki dostluğa romantik bir bakış açısıyla bakmış: “İki ülkenin bayraklarına bakıyorum. Japonya için güneşi, Türkiye için ayı ve yıldızı görüyorum. Bir günü düşündüğümde ise; Ay-yıldız ve güneş… Onlarsız bir gün tamamlanamaz. Bu yüzden diyorum ki, iki ülkenin karşılıklı olarak birbirine ihtiyacı var ve bu işbirliğinden büyük sonuçlar doğacaktır.” Türk-Japon Diplomatik İlişkilerinin yüzüncü yılı vesilesiyle 2024 yılında düzenlenen “Ay-Yıldız ve Güneş – Yüz Yıllık Dostluğun Hatırası” sergi projesine onun bu sözleriyle ilham kaynağı oldu.
Sergi, ikili ilişkilerde meydana gelen önemli olayları, kilometre taşlarını “Ayyıldız ve Güneş” adında hayali bir gazetenin haberleri olarak özetliyor.
Saygıdeğer Abe’nin vizyoner beyanı doğrultusunda; bu sergi, iki ulusun küresel bağlamda her şeye rağmen birbirine nasıl ihtiyaç duyduğunu ve birbirini nasıl tamamladığını göstermektedir.
YARATICI AÇIDAN
İnsanın bilgi birikimi için temel bilgi kaynağı haberlerdir. Medya ve haberin yayılma hızı, iletişim teknolojilerindeki gelişmelere bağlı olarak tarih boyunca farklılık gösterse de, ana süreç değişmeden kalmıştır: Meydana gelen olaylarla ilgili bilgiler görgü tanıkları tarafından paylaşılır ve ulaşabilecekleri diğer kişilere aktarılır. Bu bilgi akışı, ağızdan ağıza, mektup, gazete, dergi, basılı kitap gibi yazılı medya yoluyla yapılır; TV ve radyo yayınları veya 20. yüzyılın sonlarında ve 21. yüzyılın başlarında internet ve dijital medyanın hızlı gelişimi ile; E-postalar, sosyal medya platformları ve hatta cep telefonlarıyla çekilen kişisel videolar… Her şey insanın hikaye anlatma ihtiyacı ile ilgilidir.
Ayyıldız ve Güneş Sergisi, yukarıda bahsedilen tüm olası medya biçimlerinden faydalanarak unutulmaya yüz tutmuş olay ve insanları bir araya getirmeyi, hikayelerini hatırlatmayı ve onları unutuluştan korumayı amaçlıyor…
Serginin simgesi olan sakura ağacı ise zamanın akışını ve geçiciliği temsil ediyor…
Sergi, 24 Kasım’a kadar ziyaret edilebilecek.