UHA HABER / Trakya Platformu, FSRU Doğalgaz Limanı inşaatı ile Saros Körfezi’nin ekolojik açıdan çok kritik bir sürece itileceğini duyurdu.
(UHA) Uluslararası Haber Ajansı Keşan Temsilcisi Necdet UYBAŞ’ın haberine göre, Trakya Platformu tarafından yapılan açıklamada, 2020 Eylül’de Birleşmiş Milletler’in (BM), insanlığın ciddi bir yol ayrımında bulunduğu ve doğayı kurtarmak için acil harekete geçilmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunduğunu aktarıldı.
Açıklamada, Doğa umursanmadan, sadece çıkarlar düşünülerek gerçekleştirilen bu zihniyetin en tipik örneğinin, Saros FSRU projesinde ve iç bir deniz olan Marmara Denizi’nde gözlemlendiği ifade edildi.
1971 tarihli İstanbul Kanalizasyon Projesi’nde (DAMOC 1971) atıkların arıtılması öngörülürken, İstanbul Kanalizasyon Projesi Revizyonu’nda (CAMP-TEK-SER 1975) arıtma yerine, Akdeniz’den gelip Karadeniz’e ulaşan, tuzlu ve dolayısı ile yoğun alt akıntının bir “taşıyıcı bant” (konveyör) olarak kullanılıp, arıtılmamış atıkların bu yolla Karadeniz’e postalanması yoluna gidildiği belirtilen açıklamada, şunlara yer verildi:
“Zamanında bilim insanlarının ve kurumların karşı çıktığı bu proje her şeye rağmen “bu kadar büyük bir proje gerçekleştirilirken, mikroskobik planktonların ne önemi olabilir ki?” söylemi ile bir anlamda bilim ile inatlaşarak, 1989 senesi başında, atıkların arıtılmaksızın “Derin Deniz Deşarjı” adı altında Marmara Denizi’ne basılması hayata geçirilmiştir”.
1989 Temmuz ayında Marmara Denizi tarihinde ilk defa kırmızı-su (red-tide) olgusuna rastlandığı hatırlatılan açıklamada, 1989 Ekim’de Marmara Denizi tarihinde ilk defa, Sarayburnu – Tuzla –Adalar üçgeninde kitlesel balık ölümlerine rastlandığı, durumun yarattığı şaşkınlık dolayısı ile İstanbul, Ankara ve bazı Karadeniz’e kıyısı olan kentlerde Valiliklerce balık satış ve tüketiminin yasaklandığı kaydedildi.
Trakya Platformu açıklamasında ayrıca, 1992 Temmuz ayında Marmara Denizi tarihinde ilk defa yeşile bulanmış (green-tide), yemyeşil bir görünüm kazandığına vurgu yapılarak, 1995 Eylül ayında ise Marmara Denizi tarihinde ilk defa taraklı medüzlerin (balıkçı deyimi ile kay-kay) istilasına uğramış, Marmara Denizi genelinde denizanası adaları oluşmuş, balıkçılığın uzun bir süre sekteye uğradığını belirtildi.
2000 senesine gelindiğinde Marmara Denizi tarihinde ilk defa balık istihsalinin dramatik şekilde düştüğü, genel istihsalin ise sadece 1-2 tür balık taşır hale geldiği dile getirilen açıklamada, yine 2000 senesinden sonra arıtılmaksızın yapılan deşarjların sonucunda oluşan bulanıklık dolayısı ile yüzey suyu sıcaklıklarında anormal artışların gözlendiği ve Marmara Denizi tarihinde ilk defa 2.5°C ortalama sıcaklık artışlarının görüldüğüne dikkat çekildi.
2007 Eylül ayında Marmara Denizi tarihinde ilk defa “deniz salyası” veya balıkçıların deyimi ile “lez”musilajagregat oluşumu Marmara Denizi genelinde görüldüğü ve geriye kalan canlı hayata, geriye dönülmez zararlar verdiği ifade edilen Trakya Platformu açıklamasında, bu gün itibarı ile de söz konusu musilajagregat oluşumu Marmara Denizi genelinde kâbus gibi hüküm sürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, “Günümüzde benzer yaklaşımların İkizdere’de, Ergene’de, Istrancalarda, Saros Körfezinde, Tekirdağ’da, Kaz Dağları’nda, Kuzey Ormanları’nda, Karadeniz’e akan derelerde, cennet göllerimizde, meralarımızda, Akkuyu’da, kısaca denizlerimiz, koylarımız da dâhil tüm yurt genelinde uygulanmaya çalışılmaktadır” denildi.
Derin deniz deşarjı denen yöntemin bir katliama yol açtığının ortaya çıktığı vurgulan açıklamada, Akıntıların konveyör olarak kullanılabileceği konusunun tam bir palavra olduğunun kanıtlandığı, bu gün yaşanan doğa olaylarının çözümünün, olumsuzluklara yol açan nedenlerin ortadan kaldırılmasının ve geçmişte bu olumsuzluklara yol açanların cezalandırılması gerektiği dile getirildi.
Açıklamada, Marmara Denizinin başına gelen devasa kirletme faaliyetinde ısrar gibi Saros FSRU Liman inşaatı ve işletmesinde ısrar ve halkla inatlaşma devam ederse Saros Körfezi’nin geri dönülmez kaybının gerçekleşeceği ve FSRU Doğalgaz Limanı inşaatı ile Saros Körfezi ekolojik açıdan çok kritik bir sürece itilmek istendiği ifade edildi.
Marmara Denizinin atıklarla oksijensiz bırakılarak kirliliğin salyalaşması örneğinden çevreyi korumakla görevli Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ders alması gerektiği belirtilen Trakya Platformu açıklamasında, “Einstein’a atfedilen tabir ile “aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek aptallıktır” denildi.
Marmara Denizi’nin merkezi iktidar ve yerel iktidar yetkililerinin gözleri önünde yok edildiğine vurgu yapılan açıklamada, Marmara Denizi’ni kirleten vicdansızlığın ve göz yuman umursamazlığın Trakya’daki yıkım projelerine karşı halkın özgücüne dayanmak dışında bir çare olmadığını gösterdiğinin altı çizildi.
Trakya Platformu’nun açıklamasında ayrıca şunlara yer verildi:
“T.C.Çevre ve Şehircilik Bakanlığı açısından Saros Körfezi’ni kirletip yok edecek Saros FSRU Doğalgaz Liman ve Kara Boru Hattı çalışmalarını durdurmak kamu yararı için zorunluluktur. Daha fazla orman, kıyı, tarım ve deniz tahribatı yapılmadan Saros Körfezi’ndeki FSRU liman çalışmalarını durdurmak bilim ve hukukunda gereğidir.
Saros Körfezinin doğal varlıklarıyla birlikte korunması için Saros FSRU inşaatının acilen durdurulması gerekmektedir. Trakya’da, Saros’da yaşayan insanların oylarıyla seçilmiş olan Trakya Belediyeler Birliğini ve Marmara Belediyeler Birliğini sessizliğini bozmaya, doğal varlıklarımıza, denizlerimize aktif şekilde sahip çıkmaya ve bu yıkım faaliyetlerine karşı halk ile birlikte hareket etmeye çağırıyoruz.
Saros Körfezi’nde bu zulmü bizlere yaşatanları da bu vandalizme sesini çıkarmayanları da tarih bir gün mutlaka yargılayacaktır.”
HABER : Necdet UYBAŞ & Edirne, Keşan
***
Neden https://www.uhahaberajansi.com/?
Bağımsız bir haber ajansı olarak amacımız, insanlara hakikati ulaştırarak ülkede gerçek bir demokrasi ve özgürlük ortamının yeşermesine katkı sunmak. Bu nedenle abonelikten elde ettiğimiz geliri, daha iyi bir ajans gazeteciliğini hayata geçirmek, okurlarımızın daha nitelikli ve güvenilir bir zemin üzerinden bilgiyle buluşmasını sağlamak için kullanıyoruz. Çünkü banka hesabını şişirmek zorunda olduğumuz bir patronumuz yok; iyi ki de yok.
Bundan sonra da yolumuza aynı sorumluluk bilinciyle devam edeceğiz.
Bu yolculukta bize katılmak ve bir gün habersiz kalmamak için
Bugün https://www.uhahaberajansi.com/’a Abone Ol.
https://www.uhahaberajansi.com/; seninle güçlü, seninle özgür!
[UHA Haber Ajansı, 12 Mayıs 2021]