SETA’nın geleneksel hale gelen SETA Yıllığı: 2024’te Türkiye
SETA’nın geleneksel hale gelen SETA Yıllığı bu sene de Türkiye’yi ilgilendiren bütün meseleleri geniş bir perspektifle ele alarak yaşanan gelişmeleri siyaset, dış politika, güvenlik, toplum, ekonomi, enerji ve hukuk alanlarında gündem olan kritik konuları bir araya getirerek analiz ediyor.
UHA / İnternational News Agency
SETA Genel Koordinatörü Doç. Dr. Nebi Miş, SETA’nın geleneksel hale 2024’te Türkiye başlıklı SETA yıllığının bu sene de Türkiye’yi yakından ilgilendiren bütün meseleleri geniş bir perspektifte ele alarak yaşanan gelişmeleri siyaset, dış politika, güvenlik, toplum, ekonomi, enerji ve hukuk alanlarında gündem olan kritik konuları bir araya getirerek analiz etiğini dile getirdi.
Doç. Dr. Nebi Miş, ‘2024’te Türkiye’ başlıklı yıllığın takdimi bölümünde şunları aktarıyor:
Küresel ve bölgesel gelişmelerin yanında iç siyasetin de yoğun ve dinamik olduğu bir yıl olan 2024’ü değerlendirmenin birçok zorluğu var. Ancak tüm zorluklarına rağmen akademik bir titizlikle ve analitik bir bakış açısıyla 2024’te siyaset, hukuk, dış politika, güvenlik, toplum, ekonomi ve enerji alanlarında yaşanan gelişmeleri ele almak mümkün.
SETA’nın 2010’dan beri hazırladığı, okuyucuların ve araştırmacıların başvuru kaynağı haline gelen yıllığı, bu yönde bir çabanın ürünü olarak karşınızda.
SETA yıllığı yıl içerisinde gerçekleşen olayları sadece kronolojik olarak sıralayan çalışmalardan ayrılmakta, farklı alanları analiz yoğunluklu bir şekilde ele almaktadır.
2024’te Türkiye’nin iç siyasetinde 2024 seçimleri, ittifaklar ve parti içi gelişmelerin yanı sıra ekonomi, güvenlik ve dış politikada yaşanan gelişmeler belirleyici oldu. Şüphesiz bu yılın iç politikadaki en önemli gelişmesi 31 Mart’ta yapılan 2024 mahalli idareler seçimleriydi.
Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aday tanıtım toplantıları, il ziyaretleri ve mitingler başta olmak üzere birçok etkinliğe
katıldı, bir kısmı seçim dönemindeki mitingler vesilesiyle olmak üzere 65 il ziyareti gerçekleştirdi. Seçimlerin akabinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan yurt dışı ziyaretlerine ağırlık verdi ve Aralık itibarıyla 18 yurt dışı ziyareti gerçekleştirdi.
AK Parti 2023 seçimlerinin hemen ardından başladığı yerel seçim çalışmalarına 2024’ün ilk aylarında hız kazandırdı. Belediye başkan adayları tanıtım toplantılarının ardından 30 Ocak’ta “Türkiye Yüzyılı Şehirleri için Gerçek Belediyecilik” başlığıyla seçim beyannamesi açıklandı ve sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımlarıyla il mitingleri gerçekleştirildi. 31 Mart’ta gerçekleşen seçimlerin nihayetinde ise AK Parti yüzde 35,5 oranında oy aldı.
Yılın ikinci yarısında başlayan ilçe kongrelerini il kongreleri takip etti. AK Parti gibi CHP, MHP, İYİ Parti ve DEM Parti de seneye seçim gündemiyle başladı.
Cumhur İttifakı çatısı altında girdiği 31 Mart seçimlerinde MHP yüzde 5 oranında oy aldı. Bu oy oranıyla 8 il ve 122 ilçe belediyesi kazandı. 31 Mart yerel seçimleri yeni yönetim için ilk sınama olması itibarıyla CHP için ayrı bir önem ihtiva ediyordu.
Seçimlerin nihayetinde CHP, Türkiye genelinde yüzde 37,8 oranında oyla 14 büyükşehir, 21 il ve 337 ilçe belediyesi kazandı. Seçimlerden sonra ise CHP’nin gündemindeki yumuşama/normalleşme süreci parti içindeki tartışmaları ve ayrılıkları artırdı.
2024, İYİ Parti için birçok değişikliği beraberinde getirse de yerel seçimlerdeki başarısızlık sebebiyle parti içi tartışmalar ve istifalar değişmeyen husus oldu.
Senenin ilk aylarında DEM Parti’nin ana gündemini de 31 Mart yerel seçimleri ve seçim stratejileri kapsamında “kent uzlaşısı” kavramı oluşturdu. Yerel seçimlerde DEM Parti Türkiye genelinde yüzde 5,7 oranında oy alırken 3 büyükşehir, 7 il ve 65 ilçe belediyesi kazandı.
Önceki yıllarda olduğu gibi 2024’te de Türkiye’nin hukuk, yargı, yasama ve insan hakları gündemleri yoğun geçmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi bir taraftan kamuoyunun gündeminde yer alan hususlarda çeşitli düzenlemeler yaparken bir taraftan da uzun süredir devam eden yargı reformu çalışmalarına yasal düzenleme boyutunda iki ayrı yargı paketiyle destek vermiş, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarına uyum doğrultusunda hukuki boşluk doğmasını engelleyecek kanunlar kabul etmiştir. Ayrıca yargı reformu faaliyetlerine 2024’te de devam edilmiş, Yargı Reformu Stratejisi Uygulama Raporu’na göre 2019’da uygulamaya geçen 3. Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde yer alan 256 faaliyetin 182’si hayata geçirilmiştir. Belgenin uygulanma oranı Mart itibarıyla yüzde 71 olarak gerçekleşmiştir.
2024, Türkiye’nin dış politikasında çok boyutlu, dinamik ve yoğun bir ajandayla öne çıkan bir yıl olmuştur. Türkiye genişleyen ve çeşitlenen dış politika hedefleri doğrultusunda farklı bölgelerdeki gelişmelere aktif şekilde müdahil olmuş ve stratejik iş birliklerini derinleştirmiştir. Özellikle Avrupa, Ortadoğu, Kafkasya, Afrika ve Asya gibi bölgelerde dengeli ve pragmatik bir yaklaşım benimseyerek ekonomik, siyasi ve
güvenlik alanlarında çok yönlü iş birlikleri geliştirmiştir. Hem kriz bölgelerindeki yapıcı rolü hem de uzun vadeli ekonomik projeleri Türkiye’nin uluslararası alandaki etkisini artırarak 2025’e güçlü bir şekilde hazırlanmasına zemin hazırlamıştır.
Şüphesiz dış politikada en çok konuşulan konu yıl sonunda Suriye’de muhaliflerin başlattığı bir operasyonla Esed rejimini devirmesiydi. 8 Aralık’ta muhaliflerin Esed rejimini yıkarak Şam’ı ele geçirmesi sonucu Türkiye, Suriye’nin yeniden inşası ve diplomatik angajmanlarında belirleyici bir aktör haline gelmiştir.
Avrupa ile ilişkilerde ise Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecinde kayda değer bir ilerleme sağlanmamıştır. Türkiye, Balkanlarda barış, refah ve toplumsal entegrasyonu artırmaya yönelik politikalar izleyerek bölge ülkeleriyle siyasi, ekonomik, askeri ve kültürel ilişkilerini derinleştirmiştir.
Rusya ile ilişkilerde 2024 stratejik bir denge politikası içerisinde enerji, ticaret, turizm ve güvenlik iş birliklerinin öne çıktığı dinamik bir dönem olmuştur.
Türkiye’nin Güney Kafkasya politikası Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan ile ilişkilerinde yeni açılımlar sağlamıştır. Azerbaycan ile savunma ve ticaret alanlarında güçlü iş birlikleri devam ederken Karabağ’daki yeniden inşa sürecine destek verilmiştir.
Irak ile ilişkiler 2024’te güvenlik ve terörle mücadele odaklı iş birliklerinden çıkarak daha kapsamlı bir yapıya evrilmiştir. Libya’da ise Türkiye 2024’te stratejik bir rol üstlenerek askeri, ekonomik ve siyasi alanlarda iş birliklerini güçlendirmiştir.
Benzer şekilde Mısır ile ilişkilerde ortak çıkarlar ve meydan okumalar temelinde ilerleme kaydedilirken ekonomik bağlar güçlendirilmiş ve karşılıklı lider ziyaretleri gerçekleştirilmiştir. Körfez ülkeleriyle ise 2024 normalleşme süreci tamamlanarak stratejik
ortaklıkların tesis edildiği bir dönem olmuştur.
2024, Türkiye’nin terörle mücadele stratejilerini test eden, siyasi ve askeri yaklaşımlarını şekillendiren karmaşık bir dizi güvenlik sorunuyla geçti. Bir dizi terör saldırısı, Irak ve Suriye’de değişen jeopolitik gerçekler ve önemli diplomatik girişimler Ankara’yı ulusal ve bölgesel istikrarı sağlamak için politikalarını bölgesel gelişmelerin nezdinde uyarlamaya zorladı.
Türk savunma sanayiinde 2024’te birçok yeni ve çeşitli platform ilgili kuvvetler tarafından hizmete alınmaya devam ederken Türkiye’nin savunma ihracatı da her yıl güçlenen ivmesini sürdürdü.
Ekonomi başlığında Türkiye’de makroekonomik göstergelerde 2024 boyunca yaşanan gelişmeler önceki senelerdeki göstergelerle de karşılaştırılarak detaylı bir şekilde incelenmiştir.
Bu inceleme 2023 genel seçimleri sonrası Mehmet Şimşek’in hazine ve maliye bakanı olarak atanmasıyla benimsenen ve enflasyonla mücadeleyle fiyat istikrarının sağlanmasını önceleyen ekonomi politikalarının öncül sonuçlarını görme fırsatı vermektedir.
Türkiye için 2024 makroekonomik göstergelerde özellikle de büyüme, enflasyon, cari denge ve kurda dengelenmenin yaşandığı bir
yıl olarak görülmelidir.
Bu dengelenme döneminde fiyat istikrarının sağlanmasındaki önemli unsurlarından biri olan enflasyon beklentisi yönetiminin ekonomi kurmaylarınca öncelendiği görülmektedir.
Enflasyon hedeflerinde yıl sonuna (31.12.2024) yaklaşırken yukarı yönlü revizyonlar yapılsa da dengelenme sürecinde bu tür revizelerin olması olağandır.
Sıkı para politikası ve mali disiplin uygulamaları sebebiyle 2024 başından bu yana büyüme trendinde düşüş olmasına rağmen Türkiye için öngörülen büyüme beklentisi gelişmiş ülkelerdekilerden yüksektir. Sıkı para politikası ve mali disiplinin kur, enflasyon ve cari açık üzerinde olumlu etkileri görülmeye başlanmıştır.
2024, Türkiye’de enerji alanında çok sayıda önemli gelişmeye sahne olmuştur. Petrol ve doğal gaz üretimlerindeki çalışmaların aralıksız devam ettirilmesiyle her iki kaynağın üretiminde sürekli rekor tazelenmiştir.
Dış politikada enerji başlığı yıl boyunca kendisine geniş bir yer bulurken çok sayıda diplomatik temasta enerji konusundaki iş birlikleri masaya yatırılmıştır.
2024’te toplumun ve siyasetin önemli gündem maddelerinden biri de demografi ve azalan nüfus artış hızı olmuştur. Son yıllarda doğurganlıktaki düşüş, yaşlı nüfus oranının toplam nüfusa kıyasla artması, göçmenlerle ilgili devam eden gündem ve benzeri unsurlarla birlikte Türkiye’de demografi çok daha dikkat çeken bir konu haline gelmiştir. Ayrıca toplum başlığı altında Türkiye’de kamusal anlamda dezavantajlı kesimlerin sorunlarını giderme amacıyla mevzuat, kurumsal yapılanmalar, politikalar ve uygulamalar alanında 2024’teki faaliyetler de ana hatlarıyla ortaya koyulmuştur.
2024, Türkiye’nin eğitim alanında nicelik ve nitelik açılarından önemli gelişmelerin kaydedildiği bir yıl olmuştur. Ülkemizde 26 milyon çocuk ve gencin eğitim hizmetinden faydalanması sebebiyle doğan yoğun talep eğitim sisteminin erişilebilirliğini artırmak, altyapısını güçlendirmek ve niteliksel dönüşümü desteklemek adına yapılan reformlarla karşılanmaya çalışılmıştır.
Müfredat reformları ve 2024’te yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu gibi yapısal düzenlemeler eğitimde kaliteyi artırmayı hedefleyen en önemli adımlar arasında yer almıştır.
SETA’nın geleneksel hale gelen SETA Yıllığı bu sene de Türkiye’yi ilgilendiren bütün meseleleri geniş bir perspektifle ele alarak yaşanan gelişmeleri siyaset, dış politika, güvenlik, toplum, ekonomi, enerji ve hukuk alanlarında gündem olan kritik konuları bir araya getirerek analiz ediyor.
Yıllığın kaleme alınmasında katkı sağlayan bütün yazarlara ayrı ayrı teşekkür eder, 2025’in Türkiye için hayırlı olmasını temenni ederim.