SETA I PERSPEKTİF: Antalya Diplomasi Forumu 2024: “Krizler döneminde diplomasiyi öne çıkarmak”
* Antalya Diplomasi Forumu’nun geçmişi nedir?
* Bu yılki forumun ön plana çıkan yönleri nelerdir?
UHA / İnternational News Agency
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğr. üyesi ve Türkiye’nin saygın, güvenilir, bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Araştırmacısı Prof. Dr. Yücel ACER, perspektif açıdan “Antalya Diplomasi Forumu 2024: “Krizler döneminde diplomasiyi öne çıkarmak” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
FORUMUN GEÇMİŞİ
Prof. Dr. ACER, Prof. Dr. Yücel ACER, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde ilkinin 18-20 Haziran 2021 ve ikincisinin 11-13 Mart 2022 arasında gerçekleştirilen Antalya Diplomasi Forumu’nun (ADF) üçüncüsünün de bu yıl 1-3 Mart arasında gerçekleştirildiğini hatırlattı
Antalya Diplomasi Forumu’nun (ADF) Akademisyen ve uzmanların katıldığı paneller, yuvarlak masa söyleşileri, liderler ya da uzmanlar düzeyinde söyleşiler ve ikili görüşmeler türünden bilimsel ve diplomatik temaslar ve değerlendirme forumun standart formatı haline gelmiş gözüktüğünü dile getiren Prof. Dr. ACER, “Forum vasıtasıyla devlet veya hükümet başkanları, bakanlar, diplomatlar, iş insanları, akademisyenler ile düşünce kuruluşları, gençlik ve medya temsilcileri geniş kapsamlı görüş alışverişinde bulunmak üzere bir araya gelmektedir” dedi.
Birincisi 2021’de “Yenilikçi Diplomasi: Yeni Dönem, Yeni Yaklaşımlar” teması ile gerçekleştirilen foruma 11 devlet ve hükümet başkanının yanı sıra 45’i dışişleri bakanı olmak üzere çok sayıda bakan katıldığını söyleyen Araştırmacısı Prof. Dr. Yücel ACER, bu forumda yabancı düşmanlığı ve aşırıcılıkla mücadele, Ortadoğu ve Afrika, Güney Kafkasya, Avrasya bölgesel iş birliği, sığınmacılar, bilgi kirliliği ile mücadele, kadınların barışa katkısı, Doğu Akdeniz, terörizm ve enerji gibi çok sayıda önemli konunun ele alındığını belirtti.
Prof. Dr. ACER, 2022’de ikincisi gerçekleştirilen forumda katılımcıların sayısının, niteliği ve düzeyi bir yana her bir panelde ele alınan konuların uluslararası toplumun canını en fazla yakan ve dolayısıyla en ciddi meseleler olmasının ayrıca dikkat çekici olduğunu aktardı.
ABD’nin çekilmesi ile o yıl daha yeni bir eşikten geçen Afganistan’da nelerin olduğu, neler olacağı ve Afgan yönetiminin dünyadan beklentilerin Afgan dışişleri bakanının da katıldığı oturumda ele alındığını hatırlatan Prof. Dr. Yücel ACER, Enerjiden kamu diplomasisine, deniz sorunlarından Kıbrıs meselesine kadar birçok konunun, meselenin doğrudan içinde olan devlet başkanları, başbakanlar, dışişleri bakanları ya da uzmanların konuşmacı olarak katıldığı oturumlarda değerlendirildiğini ifade etti.
Prof. Dr. ACER, Bosna Hersek’te bir türlü oturmayan yönetime dair sorunların da başkanlık konseyi düzeyindeki katılımcılarla değerlendirildiğini belirterek, şunları söyledi:
“2022’deki forumda Türkiye büyük bir diplomasi başarısı göstererek savaşın başlamasından yaklaşık bir ay sonra Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarını bir araya getirmiştir. Antalya’daki bu buluşma Türkiye’nin hem Rusya-Ukrayna savaşındaki özel konumuna hem de küresel sistemdeki yerine dair güçlü bir gösterge olmuştur. Bununla beraber Türkiye Cumhuriyeti dışişleri bakanı ile Ermenistanlı mevkidaşının uzun yıllar ve ağır sorunlar sonrasında yüz yüze bir görüşme gerçekleştirmesi ve ortak basın açıklaması yapmaları hem küresel hem de bölgesel istikrar ve barış adına bir başka büyük ve önemli adım olmuştur”.
“Antalya Diplomasi Forumu’nun (ADF) basına yansımayan ama en önemli yönlerinden birisi de genç katılımcı sayısı olmuştur” diyen SETA Araştırmacısı Prof. Dr. Yücel ACER, “Türkiye Dışişleri Bakanlığı güçlü bir öngörüyle yaklaşık 500 öğrenciyi foruma dahil ederek gençlerimizin günümüz devlet adamlarını, akademisyenlerini ve uzmanlarını doğrudan görme ve tanışma imkanı elde etmelerini ve dünyanın en önemli konularını birinci elden dinlemelerini temin etmiştir. Üniversitede okuyan bir genç olup da böyle bir imkanı yakalamak ancak ADF düzeyinde bir faaliyet ile mümkün olabilirdi” dedi.
ADF 2024 VE YANSIMALARI
Antalya Diplomasi Forumu’nun (ADF) üçüncüsünün bu yıl 1-3 Mart arasında yine Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde ve Dışişleri Bakanlığının inisiyatifiyle gerçekleştirildiğini ifade eden Prof. Dr. ACER, Forum vesilesiyle yine devlet ve hükümet başkanları, bakanlar, diplomatlar, akademisyenler, iş insanları, düşünce kuruluşları, gençler ve medya temsilcilerinin geniş kapsamlı görüş alışverişinde bulunmak üzere bir araya geldiğini açıkladı.
SETA Araştırmacısı Prof. Dr. Yücel ACER, “yapılabilecek değerlendirmelerin ilki Antalya Diplomasi Forumu’nun (ADF) bu yıl Türkiye’nin diplomaside dünya merkezlerinden birisi haline geldiğini göstermiş olmasıdır. Zira Rusya-Ukrayna savaşının devam ettiği, Ermenistan-Azerbaycan arasındaki bazı hassas konuların halen halledilemediği ve uluslararası sistem adına kara bir leke haline gelmiş İsrail’in Gazze’ye yönelik bir türlü durdurulamayan saldırılarının devam ettiği yani birçok siyasi ilişkinin hassas olduğu bir döneme denk gelmesine rağmen forum çok sayıda lider ve uzmanı bir araya getirebilmiş ve uluslararası toplum açısından çok önemli konuların ele alınmasını sağlayabilmiştir. Balkanlardan Afrika’ya, Latin Amerika’dan Orta Asya ve Uzak Asya’ya kadar dünyanın birçok bölgesinden devlet ve hükümet başkanı, bakan ve uzman katılımcılar arasında yer almıştır” değerlendirmesinde bulundu.
“Bu yıl “Krizler Döneminde Diplomasiyi Öne Çıkarmak” ana temasıyla düzenlenen forumun, içinden geçtiğimiz bu çalkantılı dönemden barışçıl bir çıkış arayışına dair ortak düşünme zemini sunduğu söylenebilir” diyen Prof. Dr. Yücel ACER, “Devam eden silahlı çatışmalar, terörizm, düzensiz göç, yabancı düşmanlığı, İslam karşıtlığı, yapay zekanın getirdiği öngörülemeyen riskler, iklim değişikliği, doğal afetler, pandemiler, genişleyen sosyoekonomik uçurum gibi çok önemli ve acil konular forumun gündemine yerleştirilmiştir” dedi.
“Nihayetinde içinden geçmekte olduğumuz bu çalkantılı dönemden barışçıl bir çıkış arayışı forumun temel amacı olarak ifade edilmiştir” diyen Prof. Dr. ACER, şöyle devam etti:
“Forumda yine bölge odaklı, barış ve istikrar temalı şu önemli ve güncel konular ele alınmıştır: “Suriye’de İstikrara Giden Yol”, “Ortadoğu’da Barış ve Güvenlik için bir Garantörlük Modeli Arayışı”, “Güney Kafkasya’da Barış, Kalkınma ve Bağlantısallık”, “Ortadoğu’da Yeni Bir Zemin Tahayyülü”, “Ortadoğu’da Kalıcı Bir Barışın Yapı Taşları”, “Avrasya’da Yeni İş Birliği Dinamikleri”, “Değişim Sürecinde Latin Amerika ve Karayipler”, “Asya-Pasifik Bölgesel Mimarilerinin İnşası: Uyumsuz Çıkarların Yarattığı Sınamalar”, “Afrika’nın Potansiyelini Ortaya Koymak”, “Balkanlarda Sınamalar ve Fırsatlar”, “Avrupa Güvenlik Mimarisinin Geleceği”.
Öte yandan uluslararası toplumun bir bütün olarak karşı karşıya olduğu “Artan Irkçılık, Yabancı Düşmanlığı ve İslam Karşıtlığı”, “Göç Sınamalarına Karşı Sürdürülebilir Politikalar”, “Uluslararası Ticaret, Bağlantısallık ve Karşılıklı Bağımlılık”, “Gıda Güvenliği: Büyüyen Bir Sınama”, “Enerji Güvenliğinde Değişen Paradigmalar”, “İklim Değişikliği: Gelecek Kuşaklar Bizi Nasıl Hatırlayacak?”, “Yapay Zeka ve Diplomasi: Yeni Sınırların Yönetilmesi” gibi önemli konular da gündemde yer almıştır. Yine bu çerçevede daha somut meselelerden “Diplomaside Kadın”, “Bölgesel İş Birliğinde Kültür ve Eğitimin Rolü”, “Küreselleşmiş Dünyada Bilim ve Teknoloji Diplomasisinin Rolü”, “Değişen Çok Taraflılık Çağında Mali Piyasaların ve Dış Politikanın Rolü”, “Uzay Diplomasisi: Yeni Fırsatlar Keşfetmek”, “Terörle Mücadelede Yeni Sınamalar” gibi başlıklar da değerlendirme konuları olmuştur”.
Bakış açılarının küreselden yerele odaklanması ihtiyacına vurgu yapılmasının da forumun önemli yönlerinden birisi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yücel ACER, “Küresel Meseleler için Yerel Yaklaşımlar”, “AB’nin Küresel Dönüşümleri Şekillendirme Kabiliyeti”, “Bölgesel Mekanizmaların Rolü Ne Olmalı?”, “Barış ve Kalkınmanın Teşvikinde Parlamentoların Rolü” gibi başlıkların yerel dinamiklere yapılan vurguların içerdiğinin altını çizdi. (devam edecek-