SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. DURAN, “İmamoğlu-Özel ikilisinin CHP’sinin, Kılıçdaroğlu’nun CHP’sinden ne farkı olacak?”
Türkiye’nin saygın, güvenilir, SETA bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu olan Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, CHP Genel Başkanı Özel’in “değişim” iddiasının içini doldurmaya çalıştığını açıkladı.
UHA / İnternational News Agency
Prof. Dr. Burhanettin DURAN, Mayıs 2023 seçimlerinin mağlubu Kılıçdaroğlu’ndan genel başkanlığı aldıysa da Özgür Özel’in, parti içi iktidar ilişkilerini yönetmek zorunda kaldığını dile getirdi.
Prof. Dr. DURAN, CHP’ye yakın yorumcuların bir kısmının bile Özel’i genel başkan, İBB Başkanı İmamoğlu’nu lider olarak tanımladığına göre, CHP için bu ikili yapının yeni bir olgu olarak ortada olduğunun altını çizdi.
“İster emanetçi ister eşbaşkan formunda olsun bu yeni durum CHP için yıpratıcı olacak” diyen SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, “Siyaseti bırakmayan Kılıçdaroğlu’nu da yanında tutmaya çalışan Özel’in gerçekten genel başkan olup olmayacağı İmamoğlu’nun yerel seçim performansına bağlı. İmamoğlu-Özel ilişkisinin kardeş ilişkisi mi vesayet-danışma ilişkisi mi olduğu asıl o dönemde belli olur” dedi.
“Değişimcilerin yerel seçime giderken parti içi mücadeleye değil belediyelerin kazanılmasına odaklanması beklenir” şeklinde dile getiren Prof. Dr. DURAN, “Belediye başkanı adaylarının nasıl belirlendiği, Kılıçdaroğlu’na yakın isimlerin aday yapılıp yapılmayacağı ve seçim sonuçları, parti içi siyaset açısından diğer kritik bir konu” olduğuna dikkat çekti.
“Kılıçdaroğlu’na destek verenlerin “hançer” söylemini diri tutup tutmayacağını göreceğiz. Yine de genel başkan değişiminin CHP içinde tartışmayı yerel seçimlere kadar baskılaması kuvvetle muhtemel” olduğuna vurgu yapan SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, ancak Özgür Özel’in diğer muhalefet partileriyle (İyi Parti ve HEDEP) yürüteceği “işbirliği çalışmaları” ve partisine biçtiği “sol” ideolojik yönün CHP’nin tartışılacağı konular olacağının altını çizdi.
Prof. Dr. Burhanettin DURAN, İttifak kelimesinin perişan edildiğini vurgulayan Özel’in partisinin adaylarına destek için diğer partilerle yapabileceği “işbirliği” biçiminin yerel seçimleri genel seçim havasına sokma ihtimalinin bulunduğunu belirterek, öncelikle Özel’in İyi Parti’yi tek başına seçimlere girme fikrinden vazgeçirmek yerine sadece İstanbul ve Ankara’da işbirliği yapma noktasına çekmeye çalışmasının beklenebileceğini ifade etti.
İstifalarla ve iç kavgalarla uğraşan İyi Parti’nin İmamoğlu ve Yavaş’a destek verme konusunda bir kamuoyu baskısı altında olduğunun görüldüğün altını çizden Prof. Dr. DURAN, bunun Akşener’i bunaltması ve rest çekmeye götürmesi ihtimalinin iyice güçlendiğini açıkladı.
“İmamoğlu-Özel ikilisinin CHP’sinin, Kılıçdaroğlu’nun CHP’sinden ne farkı olacak?” sorusu İyi Parti tabanı açısından çok önemli olduğunu dile getiren SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, “Malum, HEDEP ile şeffaf işbirliği yapma fikrini kabul eden Özel, aynı zamanda sol siyaset rüzgârı estirmeyi hedefliyor” dedi.
CHP’nin ideolojik olarak da HEDEP’e yaklaşmasının İyi Parti tabanının hoşuna gitmeyeceğinin de açık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Burhanettin DURAN, şunları akjtardı:
“Bu sebeple HEDEP ile işbirliği modeli CHP’nin en çok eleştirileceği konu olmaya aday. Ancak Özel’in bunu önemsediğini düşünmüyorum. CHP şu an HEDEP ile “ikili işbirliğini” İyi Parti’yi de dâhil ederek üçlü işbirliğinden daha çok önemsiyor. Evet, İyi Parti’ye işbirliği önerilecek ama Akşener’in reddetmesi durumunda seçmeninin yine de İmamoğlu ve Yavaş’a oy vereceği hesap ediliyor”.
“Asıl meselesi olan siyasetsizliğe gelince, CHP dış politikada en etkisiz parti durumunda” olduğunu hatırlatan Prof. Dr. DURAN, Özel’in Hamas’ı terör örgütü olarak görmesinin ise tepki alan bir örnek olarak verilebileceğini belirtti.
Prof. Dr. Burhanettin DURAN, CHP’nin bu yerel seçimlerde de dış politika- güvenlik konularında etkili olamayacağı bir profil sergilediğine dikkat çekerek, ancak iç siyaset-ekonomi konularında Özel’in, siyaset yapma iddiasında bulunduğunu kaydetti.
Özgür Özel’in, Kılıçdaroğlu’nun aksine CHP’yi sola çekeceğini hatırlatan Prof. Dr. DURAN, “Bunu da sağ siyasetçileri partiye katmak yerine “sol politikalarla sağa açılarak” yapacakmış. Yani “yoksulluk, işsizlik ve vergi adaleti” gibi konulara girecekmiş” dedi.
“İmamoğlu’nun renksiz/küreselci eğilimi bir kenarda tutulsa bile Özel’in CHP’de estireceği sol ideolojik rüzgârın yerel seçimlere kadar seçmene ulaşabilen bir dile ve kampanyaya dönmesi çok zor” olduğunu belirten SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin DURAN, şöyle devam etti:
“Özel, sosyal demokratlığın içini doldurmaya çalışırken CHP’nin geri çağrılan Atatürkçülüğü ve HEDEP ile şeffaf işbirliği yapma tercihi arasında zorlanacak. Zor sorular bekliyor Özel-İmamoğu yönetimindeki CHP’yi… CHP sahiden sol siyaset yapmaya hazır mı? Solcu söylem ve politikalar partiyi ve seçmeni aynı anda mobilize eder mi? Kılıçdaroğlu yönetiminde HDP ile yakınlaşan CHP’nin şimdi HEDEP ile daha net, açık şekilde işbirliği yapması ve hatta ideolojik yakınlaşması ülkede sol rüzgâr estirir mi? Bu tercih ne getirir ne götürür? CHP’nin sağını solunu ayarlamak Özel’in aşamayacağı ideolojik krize ve derin kimlik sorunlarına işaret ediyor”.
Gazeteci* Ataner YÜCE