İslamabad’ın Denge Arayışları: ABD-Rusya Rekabetinde Pakistan
Son dönemlerde Pakistan’ın Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri’yle (ABD) olan diyaloğu dikkat çekici bir hal almıştır. Bir yandan Washington’la ilişkilerini derinleştirme eğiliminde olan İslamabad; diğer taraftan da Rusya’nın özellikle de Afganistan konusundaki girişimlerine kayıtsız kalmaktadır. Bu durum, Pakistan-ABD hattındaki gelişmelerin İslamabad-Moskova münasebetlerine olan yansımasını da ortaya koyar niteliktedir.
ABD merkezli gelişmeler değerlendirildiğinde, iki ülke arasındaki Savunma Diyaloğu Toplantısı ön plana çıkmaktadır. Bu kapsamda 14-18 Şubat 2023 tarihlerinde ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Derek Chollet liderliğindeki bir heyet, Pakistan’a ziyarette bulunmuştur. Ziyaretin üst düzey hükümet yetkilileri, sivil toplum üyeleri ve iş dünyası temsilcileriyle görüşmeler yapılması amacıyla düzenlendiği belirtilmiştir.[1] Pakistan Dışişleri Bakanı Bilavel Butto Zerdari’yle görüşen Chollet, ziyaret sırasında ABD-Pakistan ilişkilerine yönelik şu ifadeleri kullanmıştır:[2]
“ABD ve Pakistan, onlarca yıllık ikili işbirliği ve desteğe dayalı sağlam bir ortaklığa sahiptir. Ticaret, yatırım, iklim, temiz enerji, sağlık, güvenlik, eğitim ve diğer ortak önceliklerdeki ilişkilerimizi güçlendirmeyi dört gözle bekliyoruz.”
Ziyaretin hemen öncesinde ise ABD ve Pakistan Orta Düzey Savunma Diyaloğu’nun ikinci tur toplantısı yapılmıştır. Yaşadığı ekonomi ve güvenlik temelli krizlerin bir yansıması olarak Pakistan Hükümeti’nin Batı’yla olan münasebetlerini önceleyen bir politika tercih ettiği görülmektedir. İslamabad’ın terör örgütü Tehrik-i Taliban Pakistan’la (TTP) olan mücadelesinde Washington, söylem düzeyinde ciddi destek sağlamaktadır. Pakistan’da gündeme gelen olası operasyon konusunda İslamabad’ın kendisini savunma hakkına sahip olduğuna ve destekleneceğine dair beyanlarda bulunmuştur. Pakistan, Taliban’ın terör örgütü TTP üzerinde baskı kurmasını ve etkisini azaltmasını beklemektedir.
Güvenlik ve istikrar konusunda ABD, Pakistan’ın hissettiği tehditleri dikkate almaktadır. Çünkü terör örgütü Devlet’ül Irak ve Şam’la (DEAŞ) mücadelede ve hava saldırılarında Pakistan önemli rol oynamaktadır. Örgütün faaliyetlerine dikkat çekerek Afganistan politikasını şekillendiren Washington için Pakistan’ın güvenlik konusundaki söylemleri ve tehdidin sınır ötesinden geldiğine ilişkin vurguları büyük önem taşımaktadır. Zira bu iddialar, Taliban’ın Doha Antlaşması’nı ihlal ettiği anlamına da gelmektedir. Ayrıca Washington, 16 Şubat 2023 tarihinde Pakistan’a yönelik tehdidin kendisine yönelik bir tehdit anlamına geldiğini ifade ederek[3] bölgedeki kontrolünün devam edeceği mesajını da vermiştir.
ABD’yle ilişkilerde artan ivmenin Pakistan açısından taşıdığı önem, Uluslararası Para Fonu’yla (IMF) yürütülen müzakerelerle de ilişkilendirilebilir. Ekonomik kriz içerisindeki ülke, fon desteği arayışındadır. Ancak görüşmelerden henüz bir sonuç elde edilmiş değildir. Bu durumun İslamabad’ın dış politik adımlarında belirleyici rol oynadığı söylenebilir.
Rusya kanadında ise Pakistan ve Hindistan’ın bir arada hareket etmesini sağlamaya yönelik adımlar atılmaktadır. Moskova’nın 12 Şubat 2023 tarihinde Afgan Sorunu’na yönelik yaptığı “Beşli Format” önerisinde, iki ülkenin ortak tutum sergilemesi beklenmektedir. Fakat Pakistan, bu yönde adım atacak gibi görünmemektedir.
Diğer taraftan Zerdari, 17-19 Şubat 2023 tarihlerinde Berlin’de gerçekleştirilen Münih Güvenlik Konferansı’nda Rus mevkidaşı Dmitri Kuleba’yla bir araya gelmiştir. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın diyalog ve diplomasi yoluyla çözülmesi gerektiğini vurgulayan Pakistan kanadından savaşta tarafsız kalınacağı yönünde bir açıklama gelmiştir.[4]
İslamabad’ın tarafsızlık vurgusu, son zamanlarda basında yer alan Ukrayna’ya askeri yardım gönderilmesi haberlerine istinaden yapılmış olabilir. Ayrıca Rusya’yla geliştirilen enerji ilişkilerinin de savaşla ilgisinin bulunmadığını göstermek amacıyla dile getirilmiş olabilir. Zira enerji işbirliği noktasında Moskova-İslamabad bağları önemli ölçüde gelişmiştir.
Bu noktada Pakistan’ın enerji konusunda Rusya, güvenlik bağlamında ise ABD’ye yöneldiği anlaşılmaktadır. Ancak Pakistan’ın Çin’le olan münasebetlerini de hatırlamakta fayda vardır. Öte yandan ekonomik kriz düşünüldüğünde, Pakistan’ın yönelimlerinde belirleyici unsurun ekonomi olma ihtimali de değerlendirmeye değerdir.
Rusya-Pakistan denklemindeki bir gelişme de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 21 Şubat 2023 tarihinde yaptığı açıklamadır. Putin, Hindistan ve Pakistan’ın, Rusya’nın saygın ortakları olduğunu dile getirmiştir.[5] Bu ifade, Moskova’nın Güney Asya’daki konumunu korumak istediğini göstermektedir. Aynı zamanda Putin, Kuzey-Güney Koridoru’na daha fazla odaklanacağını da vurgulamıştır. Dolayısıyla bölgeye yönelik girişimlerinin artması beklenebilir.
Bahse konu ülkelerin, ABD’nin yakın ilişkilere sahip olduğu iki önemli aktör olması da bu açıklamayı önemli hale getirmektedir. Yeni Delhi ve İslamabad’la ilişkilerin geliştirileceğini ve ekonomik ortaklıkların güçlendirileceğini dile getiren Putin’in ekonomi kartını Afganistan politikası kapsamında kullanacağı söylenebilir. Nitekim söz konusu açıklamasında Putin, Güneydoğu Asya pazarına olan ilgisini arttıracağını da dile getirmiştir. Dolayısıyla Hindistan ve Pakistan’la olan bağlarını geliştirmek için “Beşli Format” örneğinde olduğu gibi yeni mekanizmalara yönelmesi ihtimal dahilindedir.
Pakistan’ın bu yeni mekanizmalar ve işbirliği dinamikleri içerisinde yer alma konusundaki tutumunun ne olacağının ise net olmadığı söylenebilir. ABD’yle olan yakınlığı ve son zamanlardaki tutumları ele alındığında; bu tür platformlarda yer almayı tercih etmeyeceği düşünülebilir. Moskova’daki Ulusal Güvenlik Danışmanları Toplantısı’na katılmaması ve Afganistan konusunda daha etkin oluşumlarda yer alınacağı yönünde açıklama yapılması, buna örnek gösterilebilir. Bununla birlikte Pakistan’ın Hindistan’la aynı masada yer almak istemediği de anlaşılmaktadır. Dolayısıyla Moskova’nın Yeni Delhi ile İslamabad’ı bir araya getirme eğiliminin ne derece başarılı olacağı henüz net değildir.
Diğer taraftan enerji ve ekonomi hususları da mühimdir. Pakistan, Rusya’yla arasındaki enerji işbirliğinin zarara uğramasını istemeyecektir. Bölgesel girişimlerde yer almayı tercih etmese de Moskova’yla ikili münasebetlerini geliştirme eğilimindedir. Dolayısıyla Rusya’nın bunu kullanma ihtimalinden bahsedilebilir.
Sonuç olarak, İslamabad’ın hem ABD hem de Rusya’nın bulunduğu bir terazide denge sağlamaya çalıştığı söylenebilir. Bu yüzden de Pakistan’daki Çin etkisini azaltmayı hedefleyen ABD yönetiminin Rusya’nın Güneydoğu Asya’da etkinliğini arttırmaya yönelik politikası karşısında Hindistan ve Pakistan açısından daha tatmin edici adımlar atması şaşırtıcı olmayacaktır.
[1] “U.S. Delegation to Visit Pakistan as Two Sides Seek to Repair Ties”, Reuters, https://www.reuters.com/world/asia-pacific/us-delegation-visit-pakistan-two-sides-seek-repair-ties-2023-02-13/, (Erişim Tarihi: 21.02.2023).
[2] “Counselor Derek Chollet and Delegation Visit Pakistan in Support of U.S.-Pakistan Partnership”, US Embassy, https://pk.usembassy.gov/u-s-state-department-counselor-derek-chollet-and-interagency-delegation-visit-pakistan-to-demonstrate-continued-support-for-u-s-pakistan-partnership-2/, (Erişim Tarihi: 21.02.2023).
[3] “Threats to Pakistan Could Well be Threats to US, Says Washington”, Tribune, https://tribune.com.pk/story/2401504/threats-to-pakistan-could-well-be-threats-to-us-says-washington, (Erişim Tarihi: 21.02.2023).
[4] “Pakistan to Stay Neutral on Russia-Ukraine Conflict”, Nation, https://www.nation.com.pk/21-Feb-2023/pakistan-to-stay-neutral-on-russia-ukraine-conflict, (Erişim Tarihi: 21.02.2023.
[5] “Russia to Expand Promising International Economic Ties, Says Putin”, TASS, https://tass.com/politics/1579563, (Erişim Tarihi: 21.02.2023).