Heavy metal müziğin dev ismi Metallica, efsanevi Black Album’ün 30. yıl dönümünü kutluyor
UHA HABER / Tarihler 28 Ekim 1981’i gösterdiğinde sadece birkaç sene içerisinde müzik tarihine adını altın harflerle yazdıracak bir grubun temelleri atılmıştı.
(UHA) Uluslararası Haber Ajansı‘nın ‘EuroNews‘den aktardığı haberine göre, ABD Los Angeles’ta elektro gitar çalan yetenekli bir genç olan James Hetfield, LA Recycler adlı yerel gazeteye müzik grubu kurmak için ilan veren davulcu Lars Ulrich’in çağrısına kulak vermiş ve iki genç buluşmuştu.
İşte Metallica efsanesi böyle doğdu. “Peki Metallica kimdir, nedir? Neyin nesi bu Metallica? diyecek olursanız…
İşte bu soruların cevabını dünyanın ilk heavy metal albümünü yapan Black Sabbath grubunun vokalisti ve lideri; “heavy metal müziği bulan adam olarak” bilinen Ozzy Osborne şöyle vermişti: “Metallica tartışmasız dünyanın en büyük heavy metal grubudur!”
Metallica tam 40 senedir sahnelere çıkıyor. Bugüne kadar albümleri toplamda 125 milyonun üzerinde sattı. 2009 yılında Rock and Roll Hall of Fame tarafından onurlandırılan grup günümüze kadar toplam dokuz stüdyo albümü ve üç konser albümü piyasaya sürdü.
10 Grammy ödülü bulunan Metallica Amerikan müzik tarihinde arka arkaya beş albümü Amerikan Billboard albüm satış listelerinde 1 numara olan ilk grup oldu. Metallica, ayrıca Antartika dahil 7 kıtada konser veren tek grup unvanına sahip.
Şu andaki kadrosu ritm gitar ve vokalde James Hetfield, davulda Lars Ulrich, solo gitarda Kirk Hammett ve bas gitarda Robert Trujillo olan Metallica, bundan tam 30 sene önce “dünyanın en çok satan heavy metal albümü olan” ve büyük kitlelere metal müziği sevdiren efsanevi albüm “Metallica Black Album”ü piyasaya sürdü.
İlginç kapak tasarımıyla da dikkat çeken Black Album, Enter Sandman, Sad But True, Wherever I May Roam, Unforgiven, Nothing Else Matters ve My Friend Of Misery gibi hit parçalarla heavy metal müziği geniş kitlelere sevdirdi. Hatta, Nothing Else Matters bir metal ballad olmasına rağmen Kolombiyalı dünyaca ünlü pop sanatçısı Shakira tarafından bile konserlerinde seslendirilmişti.
Aradan 30 sene geçmesine rağmen bu albümdeki şarkılar hiç eskimedi. Metallica, konserlerinde en çok bu albümden parçalar çaldı.
11 defa platinyum plak ödülü alan ve listelerde 622 hafta kalan albümde yer alan “Nothing Else Matters” parçası geçtiğimiz aylarda Youtube üzerinde 1 milyarın üzerinde tıklanma sayısına ulaşarak bir ilke daha imza attı. Yeni nesiller hala bu albümü dinlemeye ve bir sonraki nesillere aktarmaya devam ediyor.
Metallica üyeleri James, Lars, Kirk ve Robert şu anda oldukça heyecanlı bir bekleyiş içerisinde….
Black Album’den “The Metallica Blacklist”e uzanan yol
Çünkü Metallica Black Album’ün 30’uncu yıl dönümü anısına Miley Cyrus, Elton John, Yo Yo Ma, Chad Smith, Phoebe Bridgers ve Biffy Clyro gibi dünyaca meşhur sanatçıların yorumlarıyla (cover) 52 parçadan oluşan “The Metallica Blacklist” albümü 10 Eylül’de piyasaya çıkacak.
Bu albümde kimler yok ki? Farklı müzik dallarında eserler veren 53 grup ve sanatçı, bu albümde yer alan 12 parçadan en sevdiği şarkıyı kendi tarzında yorumladı.
Ortaya elbette çok ilginç ve orijinal bir toplama albüm çıktı.
Yerel sazlarla metal müzik icra eden Moğol grup The Hu’nun Though The Never yorumu, Miley Cyrus’un scream vokalleriyle süslediği Nothing Else Matters parçası, Jason Isbell’in country tarzında yorumladığı Sad But True, Flatbush Zombies’den hip hop tadında Unforgiven yorumu, The Chats grubunun punk-rock tarzında yorumladığı Holier Than Thou şarkısı, John Parti’den yine country tarzında keman sololarıyla bezenmiş Wherever I May Roam parçası, Kolombiyalı Latin rock-pop sanatçısı Juanes’den akıllarda kalan Enter Sandman şarkısı, White Reaper’ın Red Hot Chilly Peppers’ın soundunu andıran Sad But True yorumu ve daha niceleri…
Metallica, Black Album’u çıkardığında tarzını değiştiririp, bir önceki And Justice For All albümünden çok daha farklı bir sound ile hayranlarının karşısına çıkmıştı. Bu durum bazı hayranlar tarafından eleştirilse de Bon Jovi, Mötley Crüe, Loverboy ve Aerosmith gibi gruplarla çalışmış prodüktör Bob Rock’ın bunda katkısı büyüktü.
Black Album özellikle de ses kalitesiyle ön plana çıkıyordu. Zira, Nothing Else Matters şarkısı en az 70 kere tekrar edilerek kaydedilmişti. Her seferinde grubun bateristi Lars Ulrich, trampet ve diğer davul aksamlarında değişiklik yaparak belki de “heavy metal tarihinin en iyi ses kalitesine” sahip albümünü piyasa sürdü.
Metallica ileriki yıllarda tarzını ve sesini yine değiştirecek ve hayranlarını yine şaşırtacaktı. Özellikle de Load ve Reload albümleriyle…
Hetfield: Hep yeni şeyler aradık ve mükemmeliyetçiyiz
Ancak Metallica ne kadar değişirse değişsin “The Metallica Blacklist” albümündeki sanatçılar ve bir o kadar ilginç yorumlar, emin olun ki bir “Metallica sever” olarak sizi daha da çok şaşırtacak.
Grubun lideri ve vokalisti James Hetfield, yeni albümleriyle ilgili verdiği röportajında biraz kendini beğenmiş bir tavır takınsa da, grubun hayranları onun karakterini bildiği için bu pek de önemli değil:
“Evet, Black Album üzerinden tam 30 sene geçti. Bu çok uzun bir süre. Beklenilenden daha büyük başarılar elde ettik ve mükemmeliyetçi bir yapımız var. Alışılmışın dışında düşünüyoruz ve her şeyde ilk olmaya çalışıyoruz. Bu grubu yönlendiren bir nostaljik bir duruşumuz yok. Eskiden böyle bir şeyin olmasından çok korkardık.”
Metallica, pop müzikle kıyaslandığında çok küçük bir dinyeyici kitlesine hitap eden bir tarz yapsa da popüler kültürde kendine büyük bir yer edindi.
“The Metallica Blacklist” albümünde yer alan Nijeryalı R&B sanatçısı Tomi Owo, Through the Never yorumuyla dikkati çekiyor. Owo’nun Metallica hakkında söylediği şeyse bir o kadar ilginç:
“Daha önceden hiç Metallica dinlememiştim ama hep onları bir yerlerde görüyordum. Lisedeyken, arkadaşlarım yaz tatilinden Metallica tişörtleriyle gelirdi.”
Müzik otoriteleri Kill ‘Em All ve Ride The Lighting albümlerinden sonra Metallica’nın 1986’da piyasaya çıkardığı Master of Puppets albümüyle müzik piyasasında yer altından yer üstüne çıktığını söylemişti. Grup, en sert albümü olan And Justice For All ile müzik piyasasındaki yerini sağlamlaştırmıştı. Black Album ise adeta “pastada çilekti.”
Grubun 1986 ile 2001 yılları arasında bas gitaristi olan Jason Newsted, internetin yaygınlaşmasından önce 12 ile 22 yaş arasında büyük bir hayran kitlesine sahip olmalarının inanılmaz bir başarı olduğunu söylüyor: “50 farklı ülkede konser verdik ve bütün gençler aynı coşkuyla bizi karşılıyordu. Onların dayanışması ve sevgisi bizden çok daha büyüktü.”
Metallica’nın gitaristleri Hetfield ve Kirk Hammett, Black Album’ü yazarken ilk amaçlarının “And Justice For All’daki kesintisiz teknikten olabildiğince uzağa koşmak” olduğunu söylüyor: “Hepimizin üzerinde anlaştığı şeylerden biri, daha basit ve daha uzun riffler çalmaktı.”
Grubun solo gitaristi Kirk Hammett, Black Album’ü kaydederken günde 15 saat çalıştıklarını ve birçok şeye zaman ayıramadıklarını ifade ediyor.
Black Album ile ilgili çok ilginç bir bilgi daha verelim. Helfield hariç grubun tüm üyeleri Black Album çıkmadan önce evlenmişti. Ancak yorucu geçen “And Justice For All’ turnesi sonrası Lars Ulrich, Kirk Hammet ve Jason Newsted eşleriyle sorunlar yaşadı ve boşandı. Bu sebeple bu 3 isim, Black Album için beste yaparken pek de duygusal hisler içerisinde değildi. Ancak Hetfield o dönemde bekardı.
Hetfield, Nothing Else Matters parçasını yazarken neden etkilendi?
Hetfield’a Nothing Else Matters şarkısını yazarken neyden etkilendiği sorulduğunda, “Hep yolda olmak (uzun konser turlarını ima ediyor), evde birini özlemek üzerine… Bu şarkı birçok kişiyi bir araya getiriyor. Sadece 2 kişi arasında değil.” cevabını vermişti.
Hetfield, New York’ta ayrı düşen iki kardeşin kavuşmalarının anlatıldığı bir filmde “Nothing Else Matters” şarkısının çalındığını ve bu durumun kendisini çok etkilediğini söylemişti.
“The Metallica Blacklist” albümünde birçok sanatçı, “Nothing Else Matters” şarkısını yorumlayarak gruba olan saygılarını gereğince gösterdi. “Nothing Else Matters” şarkısı Metallica’nın en çok bilinen şarkıları arasında kuşkusuz zirvede bulunuyor.
Metallica’nın efsanevi Black Album’ünün kayıt aşaması tam 8 ay sürdü. Bu albümde grubun gitaristleri farklı tonlara sahip çok farklı gitarlar kullandı, e-bow gibi yenilikçi aletleri denedi. Grubun diğer üyeleri baterist Lars Ulrich’in her kayıt sonrası davul tonlarınını değiştirmesinin, filmlere konu olabilecek sahnelere sebebiyet verdiğini ancak bu durumun albümün ses kalitesini arşa çıkardığını ifade ediyor.
Black Album ile daha birçok şey yazılıp çizilebilir. Şu anda 60’lı yaşlara merdiven dayayan Metallica’nın kurucusu ve grubun lideri Hetfield “hala keşfetmeye devam ettiklerini belirtiyor ve ekliyor, “The Metallica Blacklist” projesi bunun bir kanıtı. Bir keresinde biri bana şöyle demişti: “Dikiz aynasının ön camdan daha küçük olmasının bir nedeni var.”
“The Metallica Blacklist” albümü yeni bir Apocalyptica etkisi yaratabilir mi?
Finlandiyalı senfonik metal grubu Apocalyptica, 1996 yılında “Metallica’nın Enter Sandman, The Unforgiven, Wherever I May Roam, Master of Puppets, Harvester of Sorrow” gibi parçalarını dört çelloyla yorumladıkları ilk albümleri “Plays Metallica By Four Cellos”u çıkardığında büyük ilgi görmüştü.
“The Metallica Blacklist” farklı sanatçıların katkı sağladığı toplama bir yorum (cover) albümü olarak Apocalyptica’dan farklı olabilir. Ancak son yıllarda metal müzikle ilgili piyasa sürülen belki de en ilginç projelerden biri….
Unutmadan şunu da söyleyelim. “The Metallica Blacklist” albümün tüm gelirleri hayır kurumlarına bağışlanacak.
[UHA Haber Ajansı, 05 Eylül 2021]