Gürcistan’da Dinmeyen Tansiyon
Gürcistan’da 26 Ekim’de yapılan parlamento seçimlerini iktidardaki Gürcü Rüyası partisi kazandı. Gürcistan’a yapılan Parlamento seçimleri Avrasya stratejisi açısında çok önemli bir gelişmedir.
Mehmet Gökhan Özçubukçu, Uluslararası İlişkiler Uzmanı
Şunu da baştan belirtmek gerekir ki seçim sonuçları Batı blogu tarafında büyük bir hüsran yaratmıştır. Batı özellikle 2008’de o dönem Rusya ile savaşmış olan ve ağır kayıplar veren Gürcistan’ı kendine yakın görüyordu. Güney Osetya’nın Gürcistan’dan kopuşu meselesi ile o dönem konuşulan ‘‘Gürcistan hiçbir zaman Rusya ile bir araya gelemez’’ ifadeleri ardından NATO’nun ortaklık programı ve AB’ye vizesiz dolaşım, AB’ye tam üyelik statüsü gibi söylemler ile ilişkilerini götürmeye çalışıyorlardı. Gürcistan ile AB yakınlaşması 2012’de Rusya’ya yakın iş adamı olan Bidzina Ivanişvili’nin Gürcü Rüyası partisi ile iktidara gelmesi ile son buldu. Bugüne kadar da Gürcü Rüyası partisi iktidardan ayrılmadı.
Son üç yılda özellikle Ukrayna savaşının başlamasından bu yana Gürcü Rüyası artan bir şekilde Kremlin yanlısı politikalara yöneldi. Tabi bu Batı açısından kabul edilemez bir yaklaşımdı. Gürcü halkının 4 milyon seçmeni var. Bu seçmenin yüzde 80’i AB ile tam bağlantı istiyor. Ama aynı yüzde 80 Rusya ile de kavga etmek istemiyor. Bu da seçmen açısında ikilem bir tablo çıkarıyor. Ülke öyle bir türbülansa girdi ki muhalefet partileri ve Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili Avrupa’yı işaret ediyor ve hükümeti Rus yanlısı olmak ile suçluyorlar. Gürcü Rüyası ise buna karşı siz Batı emperyalizmi savunuyorsunuz ve ajansınız diyor.
Ülkede bir taraftan Gürcü Rüyası diğer taratan çok parçalı 4 tane muhalefet partisi var. Gürcistan’da mevcut bu açıdan aşırı bir kutuplaşma durumu var. Seçim önce yapılan tüm kamuoyu yoklamalarında esasen muhalefet bir tık önde görünüyordu. Oylar sayılınca Gürcü Rüyası partisi yüzde 54 oy alarak varlığını sürdürmeye devam ediyor. Muhalefetin ‘‘değişim için koalisyon, Gürcistan’ı kurtarmak için birlik, Güçlü Gürcistan ve Gürcistan’’ diye adlandırılan 4 parçalı koalisyonu yüzde 38 almıştır. Sandık çıkışı kamuoyu yoklamalarına bakıldığı zaman ise Gürcü Rüyası partisinin yüzde 56 aldığını görmekteyiz. Muhalefet ise Gürcü Rüyasının en fazla %42 alabileceğini söylüyorlar.
Seçim sonrası muhalefet hile olduğunu söyleyerek Gürcü halkının kandırıldığını ifade ediyor protestolarını sürdürüyor. Esasen seçimler demokrasilerde kilitlenmiş olan tartışmaları çözmek için yapılır. Ortaya çıkan tablo çerçevesinde bir sonraki seçimlere kadar konu çözüme kavuşmuş olur. Gürcistan’a baktığımızda tablo öyle gözükmüyor. Gürcü Rüyasına partisi politikasını ve sloganını ‘’bağımsız ve bağlantısız bir başbakan mı?’’ yani milli bir çıkış ‘‘yoksa batılı emperyalistlerin oyuncağı olmuş, onlar ne derse yapıp ülkeyi Ukrayna gibi asla kazanamayacağı bir savaşa ortak edip ajan mı seçeceksiniz?’’ sorusu üzerine kurmuştu. Seçim sonuçları da bu Gürcü Rüyası’nın politikalarının başarılı olduğunu gösteriyor. Ülke geneline baktığımızda Gürcüler savaş istemiyor. Hem 2008 olayları hem de yanı başlarında 2 yıldır devam eden bir Ukrayna savaşı çıkmazı durumu mevcut. Seçim sonuçları, Güney Kafkasya’nın yeni bir mücadele alanı haline geldiğini ve bölgenin giderek kutuplaştığını gösteriyor. Gürcistan’da ‘‘Batı ve Rusya’’ arasında bir tercih aşaması olarak yorumlanan seçimler, muhalefet tarafından AB ile bütünleşme ve NATO üyeliği sürecinde önemli bir adım olarak da görülüyor. Dolayısıyla, seçimlerde Rusya yanlısı olmakla suçlanan bir partinin zaferi, muhalefet tarafından Gürcistan’ın Batı’dan uzaklaşması olarak yorumlanıyor.
Abhazya’da Artan Gerginliğin Arka Planı
Abhazya’nın büyük bir kısmı 1993’te sona eren çatışmayla Gürcistan’dan ayrıldı ve Gürcistan, 2008’de Rusya ile yaşadığı kısa bir savaşta bölgenin geri kalanının kontrolünü kaybetti. Rusya, Abhazya’yı bağımsız bir ülke olarak tanıyor; ancak birçok Abhaz, yaklaşık 245.000 nüfusa sahip bölgenin Moskova’nın uydu devleti olacağından korkuyor.
Rusların mülk edinmesine izin veren bir yasa nedeniyle Gürcistan’ın ayrılıkçı özerk bölgesi Abhazya’daki bir grup protestocu parlamento binasını işgal etti. Abhazya Özerk Cumhuriyeti Başkanı Aslan Bjania, göstericilerin parlamento binasını boşaltması halinde istifa edip erken seçim çağrısı yapacağını duyurdu. Ancak başkent Sohum’da toplanan kalabalık anlaşmayı reddederken, muhalefet liderleri yalnızca Bjania’nın koşulsuz istifasını kabul edeceklerini söyledi. Abhazya eski Başkanı Valery Bganba, sosyal medyada canlı yayınlanan bir videoda kalabalığa, ‘‘Hiçbirimiz buraya (parlamento) koltukları için gelmedik. ‘‘Buraya halkımızı, ülkemizi kurtarmak için geldik’’ ifadelerini kullandı.
Milletvekilleri, Rus vatandaşlarının bölgeden mülk satın almalarına izin veren düzenlemelerin onaylanması için parlamento binasında toplandılar. Ancak protestocular binanın girişini bir kamyonla kırdıktan sonra oturum ertelendi. Bazıları polise taş attı, polis de göz yaşartıcı gazla karşılık verdi. Yasaya karşı çıkan muhalifler, bu uygulamanın daire fiyatlarını artıracağını ve Moskova’nın bölgedeki hakimiyetini güçlendireceğini söylüyor. Abhazya’nın dağları ve Karadeniz sahilleri, burayı Rus turistler için popüler bir yer haline getiriyor, bu nedenle tatil evlerine önemli bir talep olabilir. Abhazya Devlet Başkanı Aslan Bjania, ‘‘bölgedeki durumu istikrara kavuşturmak’’ için yasa tasarısını parlamentodan geri çekmeye karar verdiği ve istifa ettiği duyurdu. Bjania’nın istifasının ardından protestocular parlamento binasından çekildi.
Uzun yıllardır Rusya ve Batı arasında mücadele sahasına dönen Güney Kafkasya’da Karabağ Zaferi ardından Azerbaycan ve Ermenistan arasında yapılacak nihai bir barış anlaşması ile istikrar ve refahın gelmesi öngörülüyordu. Özellikle 3+3 Güney Kafkasya Bölgesel İş Birliği Platformu bu çerçevede kurulmuştu. Büyük güçlerin mücadele sahası olan Güney Kafkasya’da istikrarsızlık bu kez Gürcistan’da 26 Ekim tarihinde yapılan parlamento seçimleri sonucu ve Abhazya’daki yasa tasarı ile ortaya çıkmıştır. Rusya ile Batı arasında sıkışan Gürcistan’da son dönemde artan yoğun kutuplaşma yalnızca ülke genelinde değil bölge açısından olumsuz sonuçlar doğurmaktadır.