Erdoğan’ın ana gündem konuları “yeni anayasa”, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın yükselmesiyken, CHP lideri, ilk görüşmede de gündeme getirdiği ekonomik sorunlar, ücretli kesimlerin enflasyon karşısındaki mağduriyeti, Gezi davası tutukluları, Sinan Ateş ve Tahir Elçi davalarını içeren kapsamlı bir dosya ile görüşmeye ev sahipliği yaptı.

Özel’in 2 Mayıs’ta AKP Genel Merkezi’nde Erdoğan’la görüşmesinden sonra, CHP’de daha iyimser bir hava vardı.

28 Şubat tutuklusu emekli askerlerin tahliyesi, Taksim’de Cumartesi Anneleri’nin bininci hafta anmasına izin verilmesi, Erdoğan’ın, Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’le görüşme kararı CHP’yi umutlandıran adımlar olmuştu.

‘Erdoğan notları okudu, somut söz vermedi’

Ancak ikinci görüşmeden sonra CHP kanadı, “daha temkinli.”

Bunun nedeni ise Erdoğan’ın, Özel’in gündeme getirdiği sorun başlıkları konusunda adım atılacağına dair sinyal vermemesi.

Görüşmenin ayrıntılarına ilişkin BBC Türkçe’ye bilgi veren CHP kurmaylarının anlatımına göre Erdoğan, çok az konuştu.

CHP’lilerin anlatımlarına göre Erdoğan anayasa ve söz aldığı diğer konulardaki görüşlerini yazılı notlarından okumayı tercih etti, son derece dikkatli bir dil kullanmaya özen gösterdi ve sorunlara ilişkin neredeyse hiç yorum yapmadı.

’28 Şubatçıları zaten çıkaracaktık’

Edinilen bilgiye göre Özel, ilk görüşmenin ardından hasta tutuklular ve 28 Şubat tutuklusu askerlerin serbest bırakılmasını olumlu bir adım olarak değerlendirdi ve Erdoğan’a teşekkür etti.

Erdoğan’ın ise bu konuda daha önce çalışma başlattıklarını ve normalleşme süreciyle bağlantılı olmadığını belirterek, “Biz zaten çıkaracaktık” mesajı verdiği belirtildi.

‘Kayyumu savundu, sivil anayasa istedi’

CHP, DEM Partili belediyelere kayyum atanmasına da karşı.

Özel görüşmede Hakkari’ye kayyum atanmasını eleştirdi.

Ancak CHP kaynaklarının anlatımına göre Erdoğan, kayyum atamalarının gerekçelerini anlattı, uygulamayı savundu.

CHP’lilerin izlenimi, 2019 süreci kadar olmasa bile, iktidarın gerekli görmesi halinde kayyum atamalarını sürdüreceği yönünde.

Erdoğan, başta Osman Kavala olmak üzere Gezi tutukluları konusunda da Özel’i dinledi ve değerlendirme yapmadı.

Erdoğan en kapsamlı konuşmayı “yeni anayasa” konusunda yaptı, “artık Türkiye’nin darbe anayasası ile yönetilmemesi” gerektiğini ifade etti.

Özel ise anayasanın büyük bölümünün AKP iktidarı döneminde değiştirildiğini anımsatarak öncelikle mevcut anayasanın hükümlerine uyulması talebini yineledi.

Ayrıca, ekonomiden atanamayan öğretmenlere, siyasi davalara kadar çok sayıda yakıcı sorun bulunduğunu, yeni anayasanın yurttaşların öncelikli gündem maddesi olmadığını ifade etti.

‘Etki ajanlığı yargı paketinden çıkarılacak’

Görüşmenin ardından AKP’den dün ilginç bir hamle geldi.

CHP’nin de sert eleştirilerine neden olan 9. Yargı Paketi’ne konulması planlanan “etki ajanlığı” düzenlemesinden AKP’nin vazgeçtiği öğrenildi. CHP kurmayları, AKP yöneticilerinin etki ajanlığı düzenlemesinin pakette yer almayacağı konusunda kendilerini bilgilendirdiğini ifade etti.

Doğrudan normalleşme sürecine bağlanmasa da bu gelişme CHP tarafında olumlu karşılandı.

Perşembe günü Meclis’te gazetecilerle bir araya gelen CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, etki ajanlığı düzenlemesinin 9. Yargı Paketi’nden çıkarılacağını açıkladı.

AKP grubu ile yapılan görüşmelerde bu konuda kendilerine söz verildiğini aktaran Emir, 6284 sayılı yasanın en önemli kolonlarından biri olan zorlama hapsinin kaldırılmasına ilişkin düzenlemenin de pakette yer almayacağını ifade etti

CHP, Genel Kurul’da dün görüşmeleri tamamlanan Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Yasası değişikliğine engelleme yapmayınca, yasa hızlıca Meclis’ten geçti.

CHP’ye göre görüşmelerin devamı, iktidarın atacağı adımlara bağlı

CHP kurmayları, Erdoğan’ın diyaloğu sürdürmekten yana olduğunu, ancak normalleşme sürecinin devamı için Özel’in ilettiği sorun başlıkları konusunda adım atılması gerektiğini savunuyor.

İlk görüşme sonrasında 28 Şubat tutuklusu askerlerin tahliyesi, Cumartesi Anneleri’ne Taksim’de anma izni verilmesi olumlu bulunmakla birlikte daha büyük sorunlar konusunda adım atılması gerektiği belirtiliyor.

Erdoğan’ın sorunlar konusunda hiçbir somut söz vermediğine dikkat çeken bazı CHP kurmayları, “Bazı kozmetik adımların atılması yeterli değil. Halkın belirtilen sorunlar ile ilgili beklentileri var. Bu konularda adım atılmazsa, sadece iktidara zaman kazandırma görüşmelerine dönüşürse, bu diyalog sürecinin devamının gelmesi zor” görüşünü dile getiriyor.

Ülkedeki kutuplaşmanın, siyaset dilinin sertleşmesinin sorumlusunun AKP olduğuna dikkat çekilerek, “AKP, Erdoğan, somut adımlar atmalı ki, normalleşme, yumuşama olsun. İktidar kanadı görüşmelerin devamı konusunda istekli ama partimiz bu konuda atılacak adımlara göre bir karar alacaktır” yorumu yapılıyor.

Toplumda normalleşme görüşmelerine yüzde 70’e yakın destek olduğuna işaret eden CHP kaynakları, ancak iktidardan somut bir adım görülmemesi halinde bu desteğin hızla eriyeceği ve hatta CHP aleyhine dönebileceğine dikkat çekiyor.