Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Her tuzağı bozduk, her engeli aştık ve bugünlere geldik”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye’nin tüm kültür ve sanat hazinesini en üst düzeyde, en verimli şekilde değerlendirmenin çabası içindeyiz” dedi.
UHA / İstanbul İnternational News Agency
“Her tuzağı bozduk, her engeli aştık ve bugünlere geldik”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Modern’i ziyaretinde konuştu.
“Biz bu sıkıntıların hepsini de göğüsledik, her tuzağı bozduk, her engeli aştık ve bugünlere geldik. Türkiye’nin tüm kültür ve sanat hazinesini en üst düzeyde, en verimli şekilde değerlendirmenin çabası içindeyiz. Kültür ve sanat hayatımıza zenginlik katacak, bu alanda çeşitliliği artıracak her türlü eseri, her türlü projeyi teşvik ediyoruz. Sanatımıza katkı veren herkese, tüm sanatçılarımıza destek olmayı görev telakki ediyoruz. Sanatçıları ve sanat dalları arasında ayrım yapan değil, tüm değerlerini bağrına basan kuşatıcı bir yaklaşımla hareket ediyoruz.
“Yerelden evrensele uzanan yeni bir anlayışı hakim kıldık”
Eskiden resmi ideoloji tarafından cezalandırılmış, yasaklanmış ötelenmiş kim varsa, hangi fikir ve sanat imkanımız varsa hepsine kucak açtık. Türk şiirinin duayen ismi Nazım Hikmet’e, vatandaşlıktan çıkarıldıktan 58 yıl sonra yeniden Türk vatandaşlığı veren biz olduk. Bir yandan yılların ihmallerini giderip yanlışlarını düzeltirken, diğer yandan da yerelden evrensele uzanan yeni bir anlayışı hakim kıldık. Hiçbir komplekse kapılmadan insanlığın ortak birikiminden azami derecede istifadenin gayretindeyiz.
Her yıl tevdi ettiğimiz Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’mizle kültür sanat insanlarımıza sahip çıkıyoruz. Ülkemize, sanatçılarımıza ve sanatseverlere hizmet edecek abide eserlerle kültür sanat dünyamızın fiziki altyapısını güçlendiriyoruz. İstanbul’a Atatürk Kültür Merkezi’ni, Ankara’ya Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Binası’nı kazandırarak önemli bir eksiği giderdik. Bir bütün olarak Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve bilhassa da Kongre ve Kültür Merkezi Sergi Salonu ve Millet Kütüphanesi gibi özgün mimari ürünü yapılarımızla tarihe imza attık. Her ne kadar birileri ısrarla bu eserleri karalamak için yalan ve iftira kampanyaları yürütse de milletimiz kendisine kazandırdığımız bu değeri görüyor, takdir ediyor.
“Kültür merkezlerimizin sayısını 42’den 122’ye çıkardık”
Diğer yandan ülkemizin dört bir yanında faaliyet gösteren kültür merkezlerimizin sayısını 42’den 122’ye çıkardık. Son yıllarda belediyelerimiz de kendi şehirlerine gerçekten estetik ürünü ve gayet işlevsel kültür merkezleri kazandırdılar. İstanbul’dan Gaziantep’e ülkemizin her yerinde bu örnekleri bizzat gördük. Örneğin ben yine huzurlarınızda sayın Şahenk’e de teşekkür ediyorum. Göbeklitepe bunlardan bir tanesi. Yurt içinde 5 bin 800 vakıf kültür varlığının restorasyon veya onarımını gerçekleştirdik. Ülke genelinde 165 müzeyi mevcut yerlerinde onarım, restorasyon ve teşhir tanzim düzenlemeleriyle tamamen yeniledik. Ayrıca 59 yeni müzeyi ilk kez ziyarete açarken, 23 müzemizin de binasını yeniden yaptık.
“Yaklaşık 12 bin eseri yeniden ait olduğu topraklara kavuşturduk”
Koleksiyonuyla dünyanın sayılı örnekleri arasında yer alan Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni restore ettik. İslam Medeniyetleri Müzesi’nden İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’ne, İzmir Kültür Sanat Fabrikamızdan Adana Milli Mensucat Müzemize kadar nice eseri ülkemize kazandırdık. Ayrıca Türkiye’den yurt dışına kaçırılan eserlerin tekrar vatanına dönmesi için yoğun çaba sarf ettik. Bir bölümünü naklettik, hala çalışmaları devam eden birçok objeler var. Yaptığımız hukuki ve diplomatik çalışmalar neticesinde şimdiye kadar yaklaşık 12 bin eseri yeniden ait olduğu topraklara kavuşturduk.
Tiyatrodan operaya, sinemadan edebiyata, tezhipten minyatüre kadar her alanda sanatın ve sanatçılarımızın yanında olmayı görev addediyoruz. Levent’te Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa en önemli tezhip sanatının, hat sanatının işlendiği bir camimiz olmuştur. Gerçekten bu eserle de ayrıca övünüyoruz. Çünkü bölgede tezhip nokrasında bu kadar ağırlıklı bir eseri İstanbul’umuza kazandırmak bizlere ayrı bir iftihar vesilesi oldu. Amacımız Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutlayacağımız 2023’e daha güçlü, daha üretken, daha zengin ve daha özgür bir iklimde girmektir. Bu yolda Türkiye’nin değerlerini ülkemizin bu alandaki zengin birikimini tüm renkleriyle kucaklamaya devam edeceğiz. Bugün işte bu çok yönlü gayretlerimizin, ortak çabalarımızın yeni bir sevincini daha paylaşmak üzere bir aradayız.
“İstanbul Modern’in önemli bir boşluğu doldurduğunu da görüyoruz”
Türkiye’nin ilk modern ve çağdaş sanat müzesi İstanbul Modern’in yeni binasını gerçekten sanat camiamıza kazandırmaktan dolayı Eczacıbaşı ailesine çok çok teşekkür ediyorum. Bu projenin ilk adımları merhum Nejat Eczacıbaşı ve Sayın Oya Eczacıbaşı’nın İstanbul’a modern bir sanat merkezi kazandırmak için harekete geçmeleriyle atıldı. Nejat Bey’in ailesinin bu hayale sahip çıkmasıyla işte bugünlere gelindi. İstanbul Modern’in ilk binasını ise 2004 yılında yine bizzat katıldığımız bir programla açmıştık. Bu vesileyle adeta bir modern sanat şölenine de şahitlik etmiştik. O günden bu yana İstanbul Modern, ülkemizin birikiminin küresel ölçekte paylaşılmasına ve geleceğe aktarılmasına vesile oldu. Dünyanın dört bir yanından eserler, sanat ürünleri, İstanbulluların, gençlerimizin ve milletimizin beğenisine burada sunuldu. Şimdiye kadar 8,5 milyon ziyaretçiyi ağırlayan İstanbul Modern’in eğitim programlarıyla 850 bin çocuk ve gencimize ulaşmasını da ben çok çok kıymetli buluyorum, önemsiyorum. Her yaş ve kesimden insanımızı sanatla tanıştıran, sevdiren, İstanbul Modern’in önemli bir boşluğu doldurduğunu da görüyoruz.
Cumhuriyet’imizin 100’üncü yılına bir armağan olarak değerlendirdiğim İstanbul Modern’in yeni binasının şehrimize çok ama çok büyük değer katacağına inanıyorum. İstanbul Modern, yeni binasıyla önümüzdeki dönemde de Türkiye’nin en prestijli çağdaş sanat merkezlerinden biri olmayı sürdürecektir. Bu güzel eserimizin şehrimize, kültür ve sanat camiamıza kazandırılmasına vesile olan Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, Eczacıbaşı topluluğuna, Doğuş Grubu’na ve Bilgili Holding’e teşekkür ediyorum.”