Cumhurbaşkanı Erdoğan: ürkiye’de hiç kimse hukukun kapsama alanı dışında değildir

* Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye’de hiç kimse hukukun kapsama alanı dışında değildir. Türkiye’de suç işleme özgürlüğü olan imtiyazlı bir azınlık yoktur, olmayacaktır” dedi.
*Detayı haberimizde!…
UHA / İnternational News Agency
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul Teşkilatı iftar programına katıldı.
Buradaki konuşmasında Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığına, Başkan ve ekibine kendilerini bu mübarek Ramazan akşamında bir araya getirdikleri, hasret gidermelerine, hasbihal etmelerine imkan sağladıkları için şükranlarını sundu.
“Muhabbetten Muhammed oldu hasıl, muhabbetsiz muhabbetten ne hasıl?” İfadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bize bu akşam bunu yaşattınız. Bir kez daha İstanbul İl Teşkilatında birlikte yol yürüdüğümüz ama artık aramızda bulunmayan, ebediyete irtihal etmiş kardeşlerimizi rahmetle yad ediyorum. Başta Kadir Topbaş abimiz olmak üzere hepsini hayırla yad ediyoruz. Rabbim hepsinin ruhunu şad, mekânlarını cennet eylesin diyorum.” diye konuştu.
11 ayın sultanı olan Ramazan-ı Şerif’i yavaş yavaş uğurlamaya hazırlandıklarını belirten Erdoğan, “Kardeşlik, dostluk, bereket ve bağışlanma ayı olan Ramazan’ı hep birlikte en iyi şekilde idrak etmeye çalışıyoruz. Ramazan’ın feyzinden, bereketinden bizleri her bakımdan tekemmül ettiren manevi havasından istifade etmenin gayretindeyiz. Yüce Allah, tuttuğumuz oruçları, kıldığımız namazları, ettiğimiz duaları, yaptığımız hayır ve hasenatı katında kabul buyursun diyorum.” diye konuştu.
Dört gün sonra idrak edilecek Kadir Gecesi’ni ve Ramazan Bayramı’nı şimdiden tebrik ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti;
Bu mukaddes günlerin, Gazze ve Filistin başta olmak üzere gönül coğrafyamızın çeşitli yerlerinde, hayat ve haysiyet mücadelesi veren tüm kardeşlerimizin kurtuluşuna vesile olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum.
“Siyonist rejim masumları katlederek Gazze’de oluk oluk kan döküyor”
Kan ve gözyaşından beslenen siyonist Netanyahu yönetimi geçtiğimiz hafta ateşkesi bozarak Gazze’deki soykırımlarına tekrar başladı. Siyonist rejim özellikle çocukları hedef alarak, özellikle kadınları katlederek Gazze’de oluk oluk masum kanı döküyor. Hiçbir kutsal tanımayan İsrail hükümetinin, Ramazan ayında sahur vaktinde düzenlediği saldırılarda 700’ün üzerinde kardeşimiz şehit oldu. Rabbim’den hepsine rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum.
Vahşetin daha hazin tarafı şudur: batılı yönetimler başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesi Gazze’deki barbarlık karşısında büyük bir umursamazlık içindedir. Hak ve hukuktan bahsedenlerin, insanları derisinin rengine, inancına göre nasıl ayırdığının en acı şahidi Gazze ve Filistin’dir.
Dikkat ediniz, mazlum Filistinli, zalim de İsrailli olunca kullanılan dil de birden değişmiştir. Öldürülen gazeteciler Gazzeli olunca uluslararası basın ve bu noktada basın kuruluşlarının tavrı anında değişmiştir. İnsan hakları ve özgürlükler konusunda dünyaya ders verenlerin hiçbiri henüz kundaktaki yavruların alçakça öldürülmesine tepki göstermiyor. Soğuk betonlara sıra sıra dizilen beyaz kefenli çocuk cenazeleri bile kilit vurulmuş vicdanların açılmasına yeterli gelmiyor.
Zalime kimliğine göre davrananlar gibi olmadıklarını ve asla olmayacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Canı yanan, zulüm gören, kendi topraklarında katliama uğrayan her bir mazlumun acısını yüreğimizde hissediyoruz. Türkiye olarak ateşkesin yeniden tesisi ve katliamların son bulması için çok yönlü bir diplomasi trafiği yürütüyoruz. Ramazan Bayramı öncesinde bu çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz. Bundan tam 1400 yıl önce Uhud Savaşı’nda nöbet yerlerini terk etmeyen okçular gibi biz de Filistin davasına son nefesimize kadar samimiyetle sahip çıkacağız.” ifadelerini kullandı.
Hiçbir zulmün payidar olmadığını kaydeden Erdoğan, “Gazze’deki kardeşlerimize yönelik zulüm de inşallah payidar olmayacak, en kısa zamanda sona erecektir. Suriye’de olduğu gibi, Allah’ın izniyle, Gazze’de de bu zulüm dolu karanlık günler atlatılacak inşallah. Geriye sadece dayanışma kalacak, cesaret kalacak. Kardeşlik görevimizi yapmanın izzeti, şerefi, vakarı kalacaktır.” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
Aziz kardeşlerim, kıymetli yol ve dava arkadaşlarım, Ramazan ayı, oruç ibadetiyle birlikte bizim için milletimizle kucaklaşma, vatandaşımızla hemhal olma, yeni gönüller kazanma vesilesidir. Ramazan ayı boyunca biriktirdiğimiz muhabbet, yılın geri kalanında millete hizmet aşkımızı sürekli dinç ve taze tutmaktadır. AK Parti olarak her zaman Ramazan ayını layıkıyla veçhiyle geçirmeye gayret ettik. Genel Merkeziyle, kadın ve gençlik kollarıyla, il, ilçe, belde teşkilatlarıyla ve elbette belediyeleriyle Türkiye genelinde hepimiz sahadayız.
İstanbul İl Teşkilatımız da Ramazan boyunca, 39 ilçenin dört bir yanında yaptığı çalışmalarla İstanbullu hemşehrilerimizin yanında oldu. Sahur ve iftar programları, hane ziyaretleri ve daha pek çok etkinlikle İstanbullu vatandaşlarımızla bir araya geldi. İhtiyaç sahiplerinin imdadına koştu. Ramazan’ın dayanışma iklimini yeşertti. Bu vesileyle ilçe teşkilatlarımızdan, kadın ve gençlik kollarımızdan, İstanbul’da partimiz, şehrimiz ve milletimiz için gecesini gündüzüne katıp canla başla çalışan tüm yol arkadaşlarıma teşekkürlerimi iletiyorum.
Mevla gayretlerinizi zayi etmesin. Her birinize çalışmalarınızda güç kuvvet versin. Kalan günleri de en verimli şekilde değerlendirerek inşallah bu Ramazan’ı hakkını vermiş olarak tamamlayacağız. Bayramda da yine milletimizle beraber olacak, gönüllere dokunacağız. Şunu lütfen bir an olsun unutmayınız: bizler, hepimiz, millete sevdalanmış bir kadroyuz. Her birimiz aziz milletimizin hizmetkarıyız. Allah ömür ve imkan verdikçe hepimiz bu görevimizi en iyi şekilde yerine getirmenin çabasında olacağız.
Kırarak, dökerek, dışlayarak değil, gönüller kazanarak ilerleyeceğiz. Kucaklaşmayı, muhabbeti, konuşmayı ve kardeşliği yücelten tarafta yer alacağız. Muhalefet ne yaparsa yapsın, biz sağduyu, sabrı ve sükuneti hiçbir zaman terk etmeyeceğiz. Bizim belediyelerimiz haksızlıktan yana olmayacak. Bizim belediyelerimiz hak, hakikat, helal, haram nedir? Bunu bilerek halka hizmet edecek”.