Bir muhabir ve fotoğrafçının gözünden Tokyo Olimpiyatları
JAPONYA-UHA HABER / My Tokyo’nun bu yeni bölümünde ABD merkezli bir fotoğrafçı ve bir Fransız radyo muhabirinden Yaz Olimpiyat Oyunları’nı izleme ve şehri keşfetme konusundaki deneyimlerini ve anılarını dinliyoruz.
‘Daha büyük bir olay yok’
Getty Images’da çalışan fotoğrafçı Patrick Smith, bu yıl Tokyo’ya görev için gitmek “heyecanlıydı.” Daha önce Japonya’yı ziyaret etmiş ve ülkeye aşık olmuştu.
Tokyo’daki Japonya Ulusal Stadyumu’nda sporcuların ikonik görüntülerini yakaladığını anlatıyor: “Profesyonel bir spor fotoğrafçısı olarak Olimpiyatlardan daha büyük bir etkinlik olamaz”
Tokyo olimpiyatları için ulusal stadyumda olmanın kendisini çok heyecanlandırdığını söyleyen Patrick, “Bir sporcunun havada süzüldüğü, stadyumun ikonik manzaraları, sırıkla atlama gibi olayları çekmek gerçekten tarihi ve bunu asla unutamayacağım” diyor.
‘Gerçek hayatın eğlence parkı’
Patrick için Tokyo, büyüleyici bir şehir: “Her gece stadyumdan dönerken pencereden dışarı bakıyorsunuz. Tokyo Kulesi Eyfel Kulesi’ne benziyor. New York’taki Özgürlük Heykeli gibi. Tokyo’yu eğlence parkına benzeten Patrick, “Gitmeniz gereken tapınaklar. Bir dakika trenden inip bir tapınağa gidebilir ve 10 adım sonra şehrin farklı bir yerinde olabilirsiniz.” şeklinde konuşuyor.
Kalbim ‘mutlu bir şekilde’ atıyor
Patrick, Amerika’ya döndüğünde iki küçük çocuğuyla Tokyo’daki fotoğraf anılarını paylaşıyor: “Çocuklarıma Tokyo hakkında konuştuğumda, onlara ne kadar güvenli olduğunu söylüyorum. Ne olursa olsun, çok güzel karşılanacaklar. Onlara yemeklerin harika olduğunu söylüyorum.”
Patrick, zevk aldığı her şeyi deneyimlemek için ailesini Tokyo’ya götürmeyi umuyor.
Tokyo’ya yakın gelecekte tekrar dönmeyi uman Patrick, “Burası kalbimin mutlu atmasını sağlayan bir yer” diyor.
‘Sizi gördüğüme sevindim’
Paris merkezli Radio France Internationale’de (RFI) kıdemli bir spor muhabiri olan Olivier Pron, daha önce hiç Tokyo’ya gitmemişti. Olimpiyatlara yabancı değil, daha önce iki kez kakip etmiş.
Olivier, My Tokyo’ya spor salonlarında yaşadıklarını anlatırken, “Japonlar bizi gördüklerine çok net bir şekilde mutlu oldular” diyor.
Spor tapınakları
Dikkatini çeken iki özel mekanın olduğunu belirten Olivier, “İki tapınak (spor için), hatırlıyorum. Budokan çünkü Japonya’ya geldiğinizde judoya ilgi duymalısınız. Kral spordur. Belirli bir mimariye sahip, insanları gerçekten etkileyen bir yer. Kokugikan denilen sumo tapınağı. Boks müsabakaları burada yapılırdı. Burada sumo dövüşlerinin nasıl olacağını hayal ediyordum.” diye anlatıyor.
Tokyo’nun ‘ikonik mahallesi’
Olivier zamanının çoğunu Tokyo’da Olimpiyatlardaki tüm olayları haberleştirerek geçirdi.
O, bu canlı şehrin bir kısmını keşfetmeyi başardı: “Açıkçası, son gün Shibuya’yı ziyaret ettik çünkü Tokyo’nun ikonik mahallesi. Tüm dünyada bilinen çoklu yaya geçitlerini görmek için oradaydık. Shibuya Scramble Meydanı’nda, Sky gözlem güvertesinin olduğu yere gittik. Size Tokyo’nun 360 derecelik bir manzarasını sunuyor.”
Tokyo’nun mirası
Peki Tokyo 2020 Olimpiyatlarının mirası ne? Olivier şöyle açıklıyor: “Her şey mükemmel organize edilmişti. Tokyo Oyunlarının mirası budur. Pandemi zamanlarında Olimpiyat Oyunları’nın organize edebilebileceğini gösterdiler. Belki başka ülkeler yapmazdı ama Tokyo yaptı.”
[UHA Haber Ajansı, 16 Aralık 2021]