Askeri güvenlik NATO’da, biyogüvenlik Rusya’da

UHA HABER / AKŞAM Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve köşe yazarı Mustafa Kartoğlu, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Rus Sputnik-V aşısının AB’de tescil edilmesi, satın alınması ve ortak üretimini görüşmesinin son derece anlamlı olduğunu açıkladı.
Yazar Mustafa Kartoğlu, ‘Askeri güvenlik NATO’da’ başlıklı köşe yazısında, Görüşmeye ilişkin açıklamada, Merkel ve Macron‘un Ukrayna’daki Rus ilhaki, Suriye, Libya, Belarus, İran hatta Rus muhalif lider Navalny‘nin durumu gibi konuların da ele aldıkları belirtilse de, bunların ‘söylemezsek olmaz’ kabilinden konuşulduğunun tahmin etmenin zor olmadığını akdardı.
Kremlin’in açıklamasındaki “görüşmelerin samimi bir atmosferde gerçekleştiği, gündemdeki konularla ilgili ortak çalışmalara devam edilmesinin kararlaştırıldığı” ve Putin‘in “Rusya-AB ilişkilerinin ‘normal ve siyasal niteliğini yitirmiş’ ilişkileri yeniden tesis etmeye hazır olduğunu” söylediğine dair ifadelerin de bunun teyidi olduğunu ifade eden Mustafa Kartoğlu, “Bugün AKŞAM’ın manşetinde ayrıntılarına yer verdiğimiz gibi, AB ile İngiltere arasında çıkan ve ‘aşı milliyetçiliği’ diye nitelenen kriz; İngiliz AstraZeneca aşısının yan etkileri nedeniyle Avrupa’da da durdurulması, Belçika’da üretilen Pfizer BioNTech aşısının yeterli temin edilememesi, AB üyesi birçok ülkeyi zaten Rus ve Çin aşılarına yöneltmişti” dedi.
Mustafa Kartoğlu, şimdi AB’nin iki kurucu lideri Almanya ve Fransa’nın, inisiyatif alarak Rusya ile resmi görüşmeleri başlatmış olduğunu hatırlattı ve Avrupa İlaç Dairesi’nin ise daha önce Rus aşısını onay amaçlı test etmeye başladığını belirtti.
AB liderlerinin ‘iki sorunlu ülke’den en yakın olanının ‘şimdilik’ tercih ettiği düşünülebileceğine dikkat çeken Mustafa Kartoğlu, ancak yakında Çin ile de aşı görüşmelerine başlanmasının şaşırtıcı olmayacağının altını çizdi.
“Peki bu ne anlama geliyor?” diyen Mustafa Kartoğlu, “Önce tabloyu görelim” diyor:
“Başta İngiltere, ardından da AB, Rusya’ya “Avrupa topraklarında Rus muhaliflere yönelik siyasi suikastler, seçimlere müdahale, yalan haber manipülasyonları, Belarus’ta seçimlere müdahale, Ukrayna’da Kırım’dan sonra Donbas bölgesinin ilhakine yönelik girişimleri” gibi gerekçelerle hedef aldı; siyasi ve ekonomik yaptırımlar uyguladı.
Aynı gerekçelerle ABD de Rusya’ya yönelik yaptırım kararları aldı. Hem önceki başkan Donald Trump hem de yeni başkan Joe Biden, Almanya ve Türkiye’yi “Rusya’dan doğalgaz alarak Putin’e para kazandırmakla” suçladı. Almanya’nın Rusya ile yaptığı Kuzey Akım-2 boru hattına yönelik yaptırım uyguladı”.
Yazar Mustafa Kartoğlu, NATO’nun, özellikle ABD’nin girişimleriyle reform programı başlattığını; halen devam eden hazırlık çalışmalarında Rusya’nın ‘birinci tehdit’ olarak nitelendiğini dile getirerek, ABD Başkanı Biden’ın, “Rusya’nın etki alanını genişletmesine karşı Avrupa’da daha fazla olacaklarını” açıkladığını ifade etti.
“Hem NATO stratejisinde hem de ABD politikalarında, “Çin’in artan finansal, teknolojik ve istihbari gücü ile etki alanını genişletmesi” tehdit olarak nitelendi” açıklamasında bulunan Mustafa Kartoğlu, Ancak gelinen noktada AB’nin, askeri ve siber güvenlik anlamında ABD ve NATO stratejileri ile biyogüvenlik anlamında Rusya ve Çin’in öne çıkan yetenekleri arasında kaldığının altını çizdi.
AKŞAM Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve köşe yazarı Mustafa Kartoğlu, şunları aktardı:
“Bir başka ifadeyle, koronavirüs sürecinde aşı geliştirme, üretim ve paylaşımda kendi içinde krize giren ‘Batı Cephesi’nin bu zaafından, geleneksel yeteneklerini iyi kullanan Rusya ve Çin yararlandı. Tıpkı Suriye’de Türkiye ile birlikte ortak politika geliştiremedikleri için boşluktan Rusya’nın yararlandığı gibi…Hatırlayacaksınız, ABD ve Avrupa’da bu yönde eleştiri ve pişmanlıkları ele alan güçlü isimlerin makalelerine bu sütunlarda yer vermiştim”.
Mustafa Kartoğlu, Netice; Askeri güvenliğini Rusya’ya karşı NATO ve ABD’ye bağlayan AB’nin, biyogüvenliğini ise Rusya ve Çin’e emanet ettiğini belirterek, önümüzdeki günlerde ABD’nin de “Rusya’yı sınırlama” harekatının aşı ile delinmesini tartışacağını dile getirdi.
“Yıllardır vurguluyorum” diyen Mustafa Kartoğlu; “Blokların, hatta ülkelerin birbirleriyle ‘zorunlu’ ilişkileri vardır ve bu özel ilişkileri dikkate almadan ‘blok politikaları’ belirlemek sürdürülemez. Türkiye-AB, Türkiye-ABD ve her üçünün Rusya ve Çin’le ilişkilerinde de ‘yeni ilişki biçimleri’ düşünülmelidir” şeklinde kaydetti.
HABER : Ataner YÜCE & Emekli TRT Muhabiri
[UHA Haber Ajansı, 02 Nisan 2021]