Alman İtfaiye Birliği: “Yurt dışındaki görevlendirmelere alışmak zorundayız”

UHA HABER / Orman yangınları, sel felaketleri, pandemiler… Dünyada itfaiye ekiplerinin görev ve yükleri artıyor. Alman İtfaiye Birliği Başkanı Karl-Heinz Banse, görev alanlarının sadece yurt içiyle sınırlı olmadığını vurguluyor.
Deutsche Welle (DW): Yunanistan, İtalya ve Türkiye’deki son orman yangınlarından hareketle Avrupa’daki itfaiye ekiplerinin daha yakın işbirliği yapması gerekiyor mu?
Karl-Heinz Banse: Senaryolar bu şekilde gelişirse, Alman acil kurtarma teşkilatlarının yurtdışında daha sık konuşlandırılmasına alışmak zorundayız. Avusturya ve Güney Tirol ile birlikte Almanya, Avrupa’da itfaiyeci sayısının en yüksek olduğu bölgelerden biri. Aslında Avrupa Birliği (AB), yurtdışı operasyonları için düzenlemeleri çoktan yürürlüğe koydu, ancak bunun içinin de doldurulması gerekiyor. Sadece İngilizce öğrenmekle kalmayıp, aynı zamanda diğer ülkelerdeki itfaiye ekiplerinin nasıl yönetileceğine dair bilgi sahibi olan, eğitimli lider kadrolara ihtiyacımız var. Örneğin, yurtdışında itfaiye ekipleri genellikle orduyla yakın işbirliği yapıyor. Bu nedenle de operasyon yönetimi oldukça farklıdır.
Orman yangınlarıyla mücadele eden Türkiye veya Yunanistan’da şu anda Almanya’dan da itfaiyeci var mı?*
Hayır, şu anda yok. Ancak bunun en önemli nedeni, Almanya’daki son fırtına ve seller nedeniyle, itfaiyenin yurt içindeki görev yoğunluğunun bariz şekilde artması. Böyle bir durumda dışarıya yardıma gidemeyiz. Ancak normal şartlarda, ihtiyacı olan her ülkeye yardıma hazırız. Örneğin Teknik Yardım Kurumu (THW) şu anda İtalya’da görev yapıyor ve burada lojistik hizmetler veriyor. AB Durum Analiz Merkezi (INTCEN), nerede bir acil durum olduğunu ve takviye kuvvet ihtiyacı bulunduğunu tespit ederek, durumun nispeten daha sakin olduğu diğer üye ülkelerin acil müdahale teşkilatlarından yardım ister.
Pandemiler, sıcak hava dalgaları, seller… Bu tür olağanüstü olaylar, Almanya’daki itfaiye ekiplerinin çalışma koşullarını nasıl değiştiriyor?
Aşırı şekilde. Özellikle sel felaketi bizim için çok zorlu bir sınavdı. Afet bölgelerinde yaklaşık 30 bin itfaiyeci görevlendirildi. Bu büyük bir yük getirdi. Aynı şekilde pandemi de bizi çok zorladı. Aşı ve test merkezlerinin kurulmasına yardımcı olduk.
Son yıllardaki aşırı hava koşulları nedeniyle iş yükünüzün arttığını söyleyebilir miyiz?
Evet, söyleyebiliriz. Üstelik bu yük sürekli şekilde artıyor. Ek bir yükten bahsedebiliriz, ancak bunu sadece olumsuz olarak görmüyorum. İtfaiye ekipleri bu tür aşırı durumlara büyük ölçüde hazırlıklıdır. Bu yükün altına girmekten kesinlikle çekinmiyoruz.
Acil durumlara müdahale operasyonlarında gönüllü ve profesyonel itfaiyeciler arasında fark oluyor mu?
Pek olmuyor. Özellikle Rheinland-Pfalz eyaletindeki Ahr Vadisi bölgesinde profesyonel bir itfaiye ekibi yok. Burada gönüllüler ve fabrikaların itfaiye ekipleri birlikte çalıştı. Acil bir müdahale gerektiğinde gönüllü ya da profesyonel diye bir ayrım yoktur. Herkes üzerine düşeni yapar.
Yani afet ve acil durum yönetimi, gönüllülerin daha çok görev almasını mı sağlıyor?
Evet, nihayetinde sadece şan ve şeref söz konusu. Gönüllüler bunun için para almıyor.
Son büyük afetlerden sonra gönüllü itfaiyeci olmak isteyenlerin sayısında bir artış oldu mu?
Bunu henüz kesin olarak söyleyemem, ama genel olarak daha fazla insan toplumsal görevler üstlenmek istiyor gibi görünüyor. Sel bölgelerinde de birçok gönüllünün olması takdire şayan. Ama bu kişilerin itfaiyeye, THW’ye ya da cankurtaran hizmetlerine başvurmalarının daha iyi olacağını düşünüyorum. Buralarda daha etkili bir şekilde yardımcı olabilirler.
İtfaiye afetlere ne ölçüde hazırlanabilir?
Henüz her duruma hazırlıklı değiliz. Örneğin, korona salgınına hazırlıklı değildik. Aslında tüm Almanya buna hazırlıklı değildi, kimsenin radarında yoktu. Tabii ki sel veya fırtına gibi olaylara nispeten daha hazırlıklıyız, çünkü daha önce benzer durumlarla karşılaştık. Elbette bu afetler, Erftstadt veya Ahr Vadisi’ndeki gibi dramatik değildi. Ama elemanlarımızın neler yapabileceğini biliyoruz ve onlara güvenebiliriz.
Alman İtfaiye Birliği olarak son sel felaketlerinden ve orman yangınlarından hangi dersleri çıkardınız?
Operasyonlarla ilgili ölçme ve değerlendirme çalışmalarımız devam ediyor. Teknik ekipmanımızı yeni durumlara uyarlamamız gerekebilir. Bunu son yıllarda Brandenburg ve Mecklenburg-Vorpommern eyaletlerindeki orman yangınlarında zaten gördük. 18 tonluk ağır vasıtalarımız çok şey yapabilme kapasitesine sahip. Ancak kumlu zeminde ilerleyemiyor ve takılıp kalıyor. Daha hafif olan arazi aracı filomuzu büyütmemiz gerekiyor.
Karl-Heinz Banse, Şubat 2021’den bu yana Almanya’daki 1,3 milyon itfaiyeciden sorumlu olan Alman İtfaiye Birliği Başkanlığı görevini üstleniyor.
*Bu söyleşinin yapılmasının ardından Almanya İçişleri Bakanlığı, Yunanistan’daki yangınlara müdahaleye destek için Almanya’dan itfaiye ve yardım ekibi gönderileceğini açıkladı.
Söyleşi: Jennifer Wegner
[UHA Haber Ajansı, 09 Ağustos 2021]