ABD’ye sığınma başvurusu yapan Afganlar sürecin uzaması nedeniyle zorda
* Binlerce Afgan aile, ABD’ye mülteci olarak gitmek için yaptıkları başvurularda ilerleme kaydedilmesini bekliyor.
* Pakistan’ın başkenti İslamabad yakınlarında kiraladıkları küçük bir odaya doluşan 12 kişilik bu Afgan aile gibi.
UHA / Europe İnternational News Agency
UHA Haberin Reuters’e dayandırdığı haberine göre, Zaman geçtikçe paraları tükeniyor ve endişeleri artıyor.
18 yaşındaki Merve’nin babası eskiden ABD’nin bir yardım kuruluşunda bekçi olarak çalışıyormuş.
Aile, P2 olarak bilinen ve ABD kuruluşları için çalışan Afganlar’a yönelik özel bir program kapsamında ABD’ye yerleşmek için başvuruda bulunmuş.
Küçücük mutfakta sebze doğrarken konuşan Merve, “Günde iki kez yemek pişirip yiyoruz, bazı günler para biriktirmek için daha da az yiyoruz” diyor.
Afganlar’ın çoğunun çalışmasına izin verilmiyor; kamu eğitimi ve sağlık hizmetlerinden de yararlanamıyorlar.
Oysa birçoğu, ABD ve müttefiklerinin 2001’deki müdahalesinden sonraki yirmi yıl içinde Afganistan’da orta sınıf hayatlar kurmuştu.
Pakistan hükümeti, Batılı devletlerin talebi üzerine kabul edilen Afganlar’ın sayısından giderek daha fazla endişe duyuyor. Pakistanlı yetkililer, ekonomik krizle boğuşan ülkede bu Afganlar’ın çoğunun yoksullukla karşı karşıya olduklarını söylüyor.
Başvurularını bekleyen Afganlar’ın bazıları Pakistanlı yetkililer tarafından gözaltına alınmaktan korktuklarını, bu nedenle mümkün olduğunca dışarıya çıkmadıklarını anlatıyorlar.
Ailenin çocukları bir yıldan uzun süredir okula gidemiyor. 14 yaşındaki Azra, 2021’de iktidara gelen Taleban’ın kız liselerini kapatması nedeniyle Afganistan’da eğitimden uzaklaştırılmış.
Azra şimdi küçük kardeşlerine alfabeyi öğretse de okula gidemedikleri endişeli ve “Her gün evde mahkum gibiyim” diyor.
Pakistan’da yaşıtı kızların okula gittiğini gördüğünde çektiği üzüntüyü paylaşan Azra, “Ailemle birlikte Amerika’ya gitmek ve eğitimime devam etmek istiyorum, yargıç olmak istiyorum” sözleriyle anlatıyor hayallerini.
Taleban güçlerinin 2021’de Kabil’i ele geçirmesiyle ABD öncülüğündeki yabancı birliklerin çekilmesi büyük kaosa yol açtı. O sırada ABD ve İngiltere gibi Batılı ülkeler, özellikle kendileri için ya da destekledikleri projelerde çalışmış olan Afganlar’a yardım sözü verdi. Ancak pek çoğu hayal kırıklığına uğradı.
Başkan Joe Biden “Afgan müttefiklere” yardım sözü verdi ve Taleban’ın yönetimi ele geçirmesinden hemen önce, ABD kuruluşları ve medyası için çalışmak dahil belirli kriterleri karşılayan Afganlar’ın mülteci olarak kabul edilmesi için P2 programını duyurdu.
Taleban eski düşmanları için af ilan etmiş olsa da pek çok Afgan misillemelerden, özgürlüklerinin kısıtlanmasından, kadınların eğitimine ve çalışmasına getirilen yasaklardan ve ekonomik sıkıntılardan korkuyor.
İnsan hakları örgütleri ise Batılı hükümetlerin, Afganlar’ın işlemlerini ağırdan almasını eleştiriyor.
ABD hükümetine bağlı “Afganistan Yeniden Yapılanma Özel Başmüfettişliği” Nisan ayında yaptığı açıklamada P2 işlemlerindeki sorunların tespit edildiğini ve ABD Kongresi üyelerinin işlem süreleri ve personel eksiklikleri hakkında raporlar talep ettiğini kaydetti.
Kurum, “Ancak bu raporlar kamuya açık değil ve sorunlar devam ediyor” ifadelerini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı ise “Pakistan’daki işlem kapasitemiz hala sınırlı; ancak genişletmek için aktif olarak çalışıyoruz” açıklaması yaptı.
Afganlar’ın yeni hayatlarına başlamasına yardımcı olan Amerikalı gönüllü grupların koalisyonu #AfghanEvac ise son zamanlarda P2 işlemlerinde ilerleme kaydedildiğini söyledi.
#AfghanEvac’in kurucusu Shawn VanDiver, “Bir ay önce bulunduğumuz noktadan ışık yılı ilerideyiz” dedi.
VanDiver yine de işlemlerin “kapsam olarak sınırlı” olduğu ve “hızlı olmayacağı” konusunda uyardı. Pakistan’da başvuru umutlarını arttırmamak adına da daha fazla ayrıntı vermedi.
Başvuru sahiplerinin bilgilendirilmemesinin önemli bir sorun olduğunu kabul eden VanDiver, “İletişim tam bir felaket oldu. Kaos, kafa karışıklığı ve umutsuzluğa neden oldular. Afganlar öylece oturup bekliyorlar” diye konuştu.
ABD ile son resmi temaslarının Mayıs ayında gönderilen üstünkörü bir e-posta olduğunu söyleyen Halilzad ise, “Kalan paramız bir ya da iki ay daha yetecek, eğer bu da biterse ne yapacağız.? İnsanlar depresyona girdi. Kaderimizin çizilmediği bir belirsizlik içindeyiz” diyor.
Yorumlar