Yapay zeka BMGK’da: İşbirliği ve güvenlik masada olacak
* Yapay zekanın hızla ilerlemesiyle ortaya çıkan olası risklerin yönetimi ve güvenlik standartlarının oluşturulması, uluslararası toplumun öncelikli gündem maddeleri arasında.
* BMGK’nın yapay zeka konulu ilk toplantısında da masada, yapay zeka teknolojisinin faydalarını maksimize etmek ve olası riskleri en aza indirmek için çeşitli önlemler olacak.
Gelişen teknoloji ile birlikte siber güvenlik ve yapay zeka konuları dünya genelinde önemli bir gündem haline geldi. Küresel liderler ise uluslararası işbirliğini artırarak güvenli bir dijital gelecek oluşturma hedefinde.
Öyle ki, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, yapay zekanın uluslararası barış ve güvenliğe yönelik potansiyel tehditleri hakkında ilk kez bir oturum düzenlemeye hazırlanıyor. Bugün gerçekleşecek toplantı İngiltere tarafından organize ediliyor.
“Çok uluslu” yaklaşım vurgusu
BM İngiltere Daimi Temsilcisi Barbara Woodward, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, İngiltere’nin yapay zekanın getirdiği fırsatlar ve risklerin yönetimi konusunda “çok uluslu” bir yaklaşım sergilenmesini desteklediğini vurguladı.
Woodward, yapay zekanın gelişmekte olan ülkelerle gelişmiş ülkeler arasındaki uçurumu kapatmada yardımcı olabileceğini ifade ederek, bunun potansiyel faydalarına da dikkat çekti. Ancak aynı zamanda güvenlik risklerinin de ele alınması gerektiğini savundu.
ChatGPT hızla gündeme girmişti
Geçen yılın sonunda sohbet robotu ChatGPT’nin gündeme beklenmedik bir hızla girmişti. O günden bu yana yapay zeka ürünlerinin denetimi hususunda liderler daha hızlı bir şekilde harekete geçme eğiliminde.
Bu konuda şu ana kadar öncülüğü sürdüren ise Avrupa Birliği oldu. Yapay zekayla ilgili dünyadaki ilk kapsamlı yasa geçen ay AB’de kabul gördü.
ChatGPT’nin yaratıcısı OpenAI şirketinin CEO’su Sam Altman da ABD Senatosu’nda katıldığı bir oturumda, yapay zekanın doğurabileceği risklerin kontrol altına alınmasında ve güvenlik standartlarının oluşturulmasında hükümetlerin devreye girmesi gerektiği görüşünde olduğunu söylemişti.
“Yapay zeka ‘sağır edici’ alarm veriyor”
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ise ileri teknoloji yapay zekanın “sağır edici” düzeyde alarm verdiğini vurguladı. Guterres, toplantıda yapacağı konuşmada yapay zekanın potansiyelini değerlendirecek ve güvenlik açısından önemli olan konuları ele alacak.
Guterres, daha önce yaptığı bir açıklamada, bazı yapay zeka uzmanlarının uyarılarına atıfta bulunarak yapay zekayı insanlığın varoluşu için nükleer savaş riskiyle eşit düzeyde bir tehdit olarak tanımlamıştı. Guterres, bu uyarılara dayanarak dünyaya harekete geçme çağrısında bulunmuştu.
Guterres, yapay zeka konusunda BM’nin alabileceği önlemlere hazırlanmak için Eylül ayında bir yapay zeka danışma kurulu atamayı planladıklarını da açıkladı. Bu danışma kurulu, yapay zeka konusunda uzmanlardan oluşacak ve BM’nin yapay zeka politikalarını şekillendirecek önemli bir rol üstlenecek.
Ayrıca, Guterres, yapay zeka konusunda yeni bir BM kuruluşunun oluşturulmasına olumlu yaklaşıyor, bu konuda Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) model olarak alınabileceğini de önerdi. UAEA, bilgiye dayalı ve bazı düzenleyici yetkilere sahip olan bir kuruluş ve nükleer enerji alanında uluslararası güvenlik ve işbirliğini teşvik ediyor.
Güvenli yapay zeka çağı
Toplantının amacı da uluslararası toplumun yapay zeka konusunda farkındalığını artırmak ve potansiyel risklerin yönetilmesine odaklanmak olacak. Zira, yapay zeka teknolojisinin sağladığı faydaların yanı sıra, güvenlik ve etik konularının da göz önünde bulundurulması gerektiği konusunda ülkeler hemfikir görünüyor.
Küresel liderlerin bu toplantıda yapay zeka konusunda ortak bir anlayış geliştirmesi ve işbirliği yapması, güvenli bir yapay zeka çağına geçiş için önemli bir adım olacak.
NATO siber güvenliği 5. madde kapsamına almıştı
NATO, siber güvenliği güvenlik politikasının önemli bir unsuru olarak tanımlayarak, ittifak üyesi ülkelerin siber saldırı durumunda 5. maddeyi işletebileceği kararını almıştı. Bu adım, NATO’nun siber güvenlik konusundaki ciddiyetini ve üye ülkeler arasındaki dayanışmayı güçlendirmeyi amaçlıyor.
Siber saldırıların artması ve karmaşık hale gelmesiyle birlikte, siber güvenliğin ulusal ve uluslararası güvenlik açısından büyük bir öneme sahip olduğu artık bir gerçek. NATO da bu tehditlerin üye ülkeleri etkilemesi durumunda kolektif savunma ilkesi doğrultusunda hareket etme taahhüdünü göstererek, siber saldırıların NATO’nun güvenlik politikasının bir parçası olduğunu 5. maddenin kapsamını genişleterek vurgulamıştı.
MİT’te “Siber İstihbarat Başkanlığı” dönemi
Dünya yapay zeka ve siber güvenlikle nasıl baş edeceğini düşünürken, Türkiye de bu yeni gerçekliğe uyum sağlıyor.
Bu kapsamda atılan adımlardan biri de Milli İstihbarat Teşkilatı’nda (MİT) bünyesinde yaşanan bir değişim oldu. Daha önce Elektronik/Teknik İstihbarat Başkanlığı altında yürütülen siber güvenlik işleri artık Siber İstihbarat Başkanlığı adı altında faaliyetlerine başladı. Birim, siber casusluk, ulusal güvenliğe yönelik siber tehditler ve siber savunma gibi konularda kritik görevler üstlenecek.
***
Yazar hakkında
Benginur İkbal Akgül, 1995’te İstanbul’da doğdu. İstanbul Şehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Sinema ve Televizyon, Çift Anadal Sosyoloji mezunu. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Yüksek Lisans öğrencisi. Aralık 2020’den beri TRT Haber için çalışıyor.