ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:43 CHP’li Kanko: Vatandaşa, diğer ülkelerin kabul etmediği ve gümrüklerden geri dönen gıdalar yediriliyor!
10:19 Küresel gıda fiyatlarında 18 ayın en hızlı artışı!
09:24 Enflasyon ATM’leri Nasıl Vuruyor? Kaynak: https://turk-internet.com/enflasyon-atmleri-nasil-vuruyor/
07:49  İzmirlinin öncelikli ihtiyaçlar listesi
07:31 Azerbaycan’ın JF-17 talebi: Türkiye kilit rol oynayabilir
07:15 Trump’ın Kongre Baskını Davasında Kritik Gelişme
07:01 Avusturya’da Özgürlük Partisi’nin Başarısı: Avrupa’da Aşırı Sağ Zaferlerine Bir Yenisi Daha Eklendi
06:37 Bakan Göktaş, “Kadına Yönelik Şiddet Araştırması’nın saha çalışmaları başlıyor”
06:21 Bakan Kurum’dan Kahramanmaraş’ta sanayi esnafına 1,5 milyon Tl’lik destek açıklaması
00:43 Yozlaşmanın İpuçları-3
00:39 TBMM’de ‘Geçen Hafta’
00:35 Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Türkiye’de ne diyorsak, BM kürsüsünde de aynı cümleleri kurmaktan asla çekinmiyoruz”
00:33 Antalya Altın Portakal Film Festivali başladı…
00:21 Adalet Bakanı Tunç, Azerbaycan’da çeşitli temaslarda bulundu
00:20 Denizden kıyıya sanat yolculuğu…
00:18 Kriter’in Eylül Sayısı’nda: İsrail Batı’yı Esir Aldı | Soykırım Devam Ediyor
00:09 Üniversite ve Yüksek Okul mezunu Türk gençlerini okul bittikten sonra onları bir araya getiren Inter Talenten Vakfı
00:07 TBMM Başkanı Kurtulmuş, CNN Türk’teki “Hafta Sonu” programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı
00:05 CHP neden birinci parti olma konumunu kaybetti?
00:04 Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail’e ekonomik tedbir uygulayan yegane devlet biziz
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Dünya tarihinin en büyük deprem yıkımı ve sonrası…

Dünya tarihinin en büyük deprem yıkımı ve sonrası…
14 Şubat 2023
280
A+
A-

 Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezinin kurucusu, Mavi Vatan’ın geliştiricisi, Tümamiral, Araştırmacı Yazar, Asker ve TV100 köşe yazarı Cihat YAYCI, ‘Dünya tarihinin en büyük deprem yıkımı ve sonrası…’ başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Yazarı Cihat YAYCI, Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu: Cihat Yaycı Total'in alım ...6 Şubat Pazartesi günü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli meydana gelen iki depremin dünya tarihinde bilinen en büyük deprem hasarına yol açtığını dile getiriyor.

“Depremin ardından geride kalan bir hafta içerisinde vefat eden vatandaşlarımızın sayısı 30 bine doğru yaklaşırken, yaralanan vatandaşlarımızın sayısı 100 bine dayanmış vaziyettedir. Yıkılan ve ağır hasarlı bina sayısı 20 bine yaklaşmaktadır. Enkaz altında kalan vatandaşlarımızın sayısı da henüz açıklanmamıştır” diyen YAYCI, “Depremin etkilediği alan nerdeyse Almanya kadar, nüfusu ise 13,5 milyon, yani Yunanistan nüfusundan fazla” olduğunu yazıyor.

Cihat YAYCI yazısına şöyle devam ediyor: “Ukrayna’da bir yıldır süren savaşın neden olduğu hasar, 2 dakika süren bu depremin neden olduğu hasarın 1/10’u kadar bile değildir.

Japonya Tohuku Üniversitesi Profesörü Shinjin yaşanan bu felaketi; “Bu deprem ancak 1000 yılda bir görülebilecek bir şiddete sahip. Türkiye’deki son deprem Çin’deki Siçuan, Alaska, Yeni Zelanda ve Tibet depremlerinden bile daha büyük ve kötüydü. Üstelik saydıklarımın üçü kırsal kesimde oldu, can kaybı azdı. Türkiye’deki ise doğrudan yerleşim yerlerinde meydana geldi” ifadeleriyle depremin ne kadar büyük bir felaket olduğunu açıkladı”.

TV100 köşe yazarı YAYCI, depremden doğrudan etkilenen 10 ilimizle ilgili olarak, Türkiye yüzölçümünün yaklaşık yüzde 20’sini oluştururken, Nüfus olarak da yaklaşık yüzde 17’sini barındırdığını ve Türkiye’nin toplam gayrisafi yurt içi hasılasının (GSYH) ise yüzde 10,1’ini gerçekleştirdiğine dikkat çekiyor.

Bu noktada bu afetin yarattığı diğer hasarların yanı sıra ekonomik tahribatın da son derece derin olduğunu dile getiren Cihat YAYCI, “Depremden etkilenen Gaziantep’in tek başına yaptığı yıllık ihracat 11 milyar dolar civarında” olduğunun altını çiziyor.

“İlk günlerin şaşkınlığı, organizasyon bozuklukları hızla giderilmeye çalışılırken, depremin nasıl bir muazzam yıkıma neden olduğu, bu yıkımın da çok ciddi olumsuz sonuçları olduğu, olabileceği de ancak yeni yeni görülüyor” diyen Cihat YAYCI yazısına şöyle devam ediyor:

“Bu deprem devletimizi ve milletimizi başta psikolojik, sosyolojik, ekonomik, güvenlik, demografik açılardan olmak üzere birçok açıdan çok ciddi olumsuz etkilemiştir. Bu travmanın atlatılması, yaraların sarılması on yıllar sürecek gibi görünmektedir.

Gün birlik ve beraberlik içerisinde yaraları sarma, tek yumruk olma zamanıdır!

Bu noktada edindiğimiz bilgilere göre bazı tespit ve önerilerimizi sizinle paylaşmak istiyorum. Eminim Türk Devleti halkıyla birlikte zaten elinden geleni yapıyor”.

Deprem bölgesine bilinçli bir şekilde nasıl yardım edebiliriz? PTT, MNG, ARAS kargo ile yardım - Yaşam Haberleri

YARDIM İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞTIRILMALI

YAYCI, “Depremin olduğu ilk dakikadan itibaren tüm halkımız olağanüstü bir seferberlik anlayışıyla bölgeye büyük yardımlar yollamaya ve yönlendirmeye başlamış, gönüllüler devletimizin görevlilerine yardımcı olmak için her yolu deneyerek bölgeye ulaşmaya çalışmışlardır” diyor ve ekliyor:

“Ancak bu muazzam depremin ilk saatlerde neden olduğu şaşkınlık, panik ve organizasyon bozukluklarının yanı sıra, depremin gerçekleştiği alanın Yunanistan’dan büyük olması, kara yollarının ve hava limanlarının hasarlı olması, mevsimin kış ve günlerin karlı olması, bir kısım köy yollarının normal zamanda dahi kar nedeniyle ulaşıma elverişli olmaması gibi nedenler yardımların yerine ulaştırılmasında ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılmasında çeşitli aksaklıklara sebep olmuş görünmektedir.

Afet bölgesinin ağırlıkla köy ve mezralardan oluştuğu göz önünde bulundurularak kırsal bölgelere iaşe, ibate ve temel ihtiyaç malzemelerin sürekli sağlanması önemlidir”.

“Kent merkezleri ve ilçelerdeki muazzam orandaki yardım malzemelerini ihtiyaç sahiplerinin almasını beklemekten ziyade ulaştırılması lazımdır” diyen TV100 köşe yazarı YAYCI, “Herkesin gelip yardım almasını beklemek kırsal bölgelerden oluşan bir alan için doğru olmaz. Bu tür aksaklıkların giderilmesi için lokal dağıtım merkezleri ve mobil yardım dağıtım araçları sayısının artırılması düşünülebilir” diyor.

Cihat YAYCI, Kent merkezleri ile kırsal alanlar arasındaki yardım koordinasyonunun ve lojistiğinin kesintisiz sağlanmasının kritik bir gereklilik olduğuna dikkat çekiyor ve bu koordinasyonun kamu kurumlarının yanı sıra, devlete akredite profesyonellerden oluşan sivil inisiyatifler tarafından sağlanması hızlı ve etkin bir çözüm olabileceğinin altını çiziyor.

YAYCI, Bölgede artık ana sorununun barınma, ısınma ve hijyen gerekliliği olduğunu hatırlatarak ve bu nedenle insanlar yardımlarını yollarken gıdanın ikinci planda kaldığını unutmaması gerektiğini dile getiriyor.  

YARDIM GÖNÜLLÜLERİ YARDIMA MUHTAÇ HALE GELMEMELİ

Bölgeye çok yoğun bir şekilde gönüllü vatandaşlar geldiğini hatırlatan Cihat YAYCI, “Hepsine minnettarız. Fakat arama kurtarma, afet yardım ve yönetimi gibi konularda eğitimi olmayıp, üstelik yanlarında en az bir haftalık yiyecek, içecek ve gerekli koruyucu giyeceği de olmayan vatandaşlar ne yazık ki ilave bir sorun kaynağına dönüşebilmektedir.

Bu nedenle bölgeye yardım için gelen personelin öncelikle kendi yiyecek, içecek, donanım ve giyeceğini temin eden profesyonellerden oluşması son derece önemlidir”.

Deprem yağmacıları çaldıklarıyla herkesi şok etti! - İşçi Haber

YARDIM GÖNÜLLÜSÜ GÖRÜNTÜSÜ ALTINDAKİ YAĞMA TİMLERİ

Tümamiral, Araştırmacı Yazar, Asker ve TV100 köşe yazarı Cihat YAYCI, ‘Dünya tarihinin en büyük deprem yıkımı ve sonrası…‘ başlıklı bir yazısına şöyle devam ediyor:

“Bu arada insanlıktan nasibini almamış hırsız, yağmacı, talancı, ahlaksız kişi ve gruplarından da bu hazin durumdan istifade ile bölgeye yardım gönüllüsü olarak girdikleri yaşanmış ve yaşanmaya devam eden bir gerçektir.

Devletin kolluk kuvvetleri bu insan görünümlü yaratıkların bölgeye gelmesini önlemeli, tespiti halinde en ağır şekilde hukuk çerçevesinde cezalandırılmaları sağlanmalıdır.

Bölgedeki ihtiyaç maddelerini ve malzemelerini fırsat bilerek fiyatlarını artıran insanlıktan nasibini almamış üretici ve satıcılara en ağır cezalar verilmeli, bu firmaların yanı sıra şahsen firma sahipleri ve ortakları da en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.

“BİZİM EKSTRA MASRAFIMIZ OLDU, BİZE İKİ KATI FATURA KESER MİSİN?”

Ayrıca yardım gönüllüsü dernekler ve kişilerin nakdi ve ayni yardım toplama ve dağıtma faaliyetleri mutlaka çok sıkı kontrol edilmelidir. Devletin onaylamadığı hiçbir yardım kuruluşuna nakdi ya da ayni yardım yapılmamalıdır.

Böyle ortamların terör örgütlerinin ülke içine para aktarımı için uygun ortam oluşturduğu dikkate alınmalı, tedbirli olunmalıdır.

Yardım dernek ve vakıflarının toplanan yardımları harcamaları beyan ettikleri faturalar üzerinden değil, faturayı kesen satıcılar cenahında da kontrol edilmelidir.

Bu kapsamda, deprem yardım malzemesi olduğu için zaten elindeki ürünleri en ucuza vermeye çalışan satıcılardan “Bizim ekstra masrafımız oldu, bize iki katı fatura keser misin” şeklinde teklifler getirdiğine dair yardım dernekleri temsilcileri hakkında olabilecek ihbarlar çok ciddi ve ihmal edilmeden araştırılmalıdır.

Ancak görülmektedir ki bu tip hırsız, yağmacı, fırsatçı mahlûkata verilen cezalar yetersiz ve caydırıcı değildir.

Tüm siyasi partilere acil çağrı yapıyorum; derhal bu tip suçlara karşı çok ağır cezaları içeren bir yasayı ortaklaşa hazırlayın ve TBMM’den süratle geçirin.” (devam edecek-Devletin otoritesi hissettirilmeli, halk kendini güvende hissetmeli)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.