ref: refs/heads/v3.0
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:31 Bahçeli’den sokak çağrılarına tepki: Şuursuzluk ve sorumsuzluk
00:28 ‘Temiz Yerel Yönetim’ Vaadine Ne Oldu?
00:21 Dışişleri Bakanı Fidan, bugün Fransa’ya gerçekleştireceği resmi ziyaret kapsamında, Fransa Avrupa ve Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot ile bir araya gelecek…
00:15 Fahrettin Altun: Siyasi rekabet, ilke ve vizyonla yapılır; tehdit ve sindirme ile değil
00:10 Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Aydın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “boykot” çağrısına tepki gösterdi…
00:06 CHP Neden Boykot Çağrısı Yaptı?
00:03 Ömer Çelik: Özgür Özel’in geldiği nokta Türkiye’yi topyekun tehdit etmektir
00:02 Eski CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’ndan flaş adaylık açıklaması!…
22:26 Cumhurbaşkanı Erdoğan, Salı günü vefat eden AK Parti Kocaeli İl İstişare Kurulu Üyesi ve eski Ulaşlı Belediye Başkanı Burhan Abiş’in cenaze törenine katıldı…
21:10 Acıların gölgesinde bir Ramazan Bayramı daha
18:55 Fidan’ın Washington Ziyareti ve Türkiye’nin Stratejik Otonomisi
18:41 Sokak Siyasetinden Geriye Ne Kalır?
17:34 Adalet Bakanı Tunç, Silivri’de işkence ve kötü muamele yapıldığına dair iddialara yanıt verdi…
13:26 Gazeteci Serkan Borlak hayatını kaybetti 
12:58 Kocaelispor Sakarya’yı eli boş gönderdi!…
10:17 “Klinik Araştırmalar Eğitim Programı” gerçekleştirildi
09:51 Bipolar bozukluk, genellikle 15-35 yaş arası bireylerde ortaya çıkıyor
09:44 SAHA İstanbul bülteni!…
09:26 Irak ile Kuzey Irak Arasında Türkiye’ye Petrol İhracatı Gerilimi Çözülecek Mi?
09:04 Dijital Dönüşüm Destekleri Bilgilendirme Toplantısı
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Bucha’da Gerçekleştirilen Eylemler ve Hukuki-Siyasi Boyutları

Bucha’da Gerçekleştirilen Eylemler ve Hukuki-Siyasi Boyutları
13 Nisan 2022
2.580
A+
A-

Advertisement

Bütün insanlığın vicdanını sızlatan ağır savaş suçlarına hatta insanlığa karşı suçlara işaret eden bu eylemleri gerçekleştirenlerin ortaya çıkarılması ve yargılanması, Ukrayna ve Rusya arasında hatta Rusya ile uluslararası toplum arasındaki oluşmuş olan husumetin azaltılması için elzemdir.

Yücel Acer | Yazar | Kriter Dergi

Prof. Dr. Yücel ACER, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Hukuk Fakültesi Öğr. üyesi

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının nerdeyse başından beri kuşatma altında olan Kiev yakınlarındaki Bucha’da yaşananlar, Rus askerlerinin bölgeden çekilmesinin akabinde, bütün açıklığı ile basına ve oradan da dünya kamuoyuna yansıdı. Yansıyan görüntüler ve fotoğraflar, çok sayıda sivil binanın ağır şekilde bombalanarak tahrip edildiğini, sivillerin sokaklarda ya da evlerinin önünde öldürüldüğünü göstermekte.

Bucha Belediye Başkanı Anatoliy Fedoruk, Rus askerlerinin en az 300 sivili kasten öldürdüğünü ifade etmekte. Öldürülen sivil sayısı bir yana, yansıyan görüntüler, Bucha’da yaşananların, sivillerin öldürülme şeklinin ve öldürülenlerin cesetlerine yapılan muamelelerin, olayların dünya kamuoyunu sarsan bir başka yönünü oluşturduğunu göstermekte.

Bazılarının içerisinde cesetler bulunmakta olan kurşunlanmış sivil arabalara ve çok sayıda bombalanmış evlere sıklıkla rastlanmakta. Elleri bağlanmış bir şekilde kurşunlanarak öldürülmüş siviller olduğu ve bu kişilerin cesetlerinin gelişigüzel etrafa saçılmış şekilde bırakıldığı görülmekte. Bir kilisenin arazisinde, bazıları siyah torbalar içinde, bazıları kuma gömülmüş halde sivillerin bulunduğu, her geçen gün, içerisinde sivillerin bulunduğu toplu mezarlar ortaya çıkarıldığı ve kimliklerinin tespit edilmeye çalışıldığı belirtilmekte.

Bazı görgü tanıklarının ifadelerine göre Rus askerleri, hiçbir provokasyon olmadan sivilleri sokaklarda ve evlerinin önünde öldürmüşler, Bucha’yı her yerde cesetlerin bulunduğu ve sokakları dumanla kaplı bir “cehenneme çevirmişlerdir”. Başta Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski olmak üzere Ukrayna yetkililerinin yaptığı açıklamalar, yine Kiev banliyölerinden Borodyanka’da, ayrıca uzun süredir Rusya kuşatmasında olan Mariupol’de durumun insani açıdan daha vahim olduğunu, Rusya’nın esasen “soykırım gerçekleştirdiğini” ifade etmekteler.

Neredeyse bir buçuk aydır devam eden yoğun Rus saldırılarının bitmesine dair umutların yeşerdiği ve Ukrayna ve Rusya arasındaki barış görüşmelerinin belirli bir aşamaya geldiği, hatta dışişleri bakanları düzeyinde dahi görüşmelerin yapıldığı bir aşamada, bu türden ağır suçların işlendiğine dair görüntülerin ortaya çıkması, Rusya ile yapılan barış görüşmelerine dair ılımlı atmosferin ciddi zarar görmesine yol açmaktadır. Rusya’nın iddiaları reddetmesine rağmen, Rusya’nın sorumlu olduğuna dair iddiaların ve delillerin her geçen gün yoğunlaşması, Ukrayna ve Batılı ülkelerin tavırlarının sertleşmesine ve barış görüşmelerinin ertelenerek savaşın uzamasına yol açabilecektir.

Yukarıda bahsedilen görüntüler ve ifadeler üzerine ABD ve birçok Batılı ülke çok sayıda Rus diplomatı sınır dışı etme kararı alırlarken yine ABD ve bazı Batılı ülkeler Rusya’ya beşinci grup yaptırımları uygulamaya koyarak bazı Rus bankalarının varlıklarını dondurdular ve Rusya’ya yeni yatırımlar yapılmasını yasakladılar. Rusya’nın ağır savaş suçları işlediğine hatta Putin’in bir savaş suçlusu olduğuna dair beyanlar artarken, İngiltere ve Çek Cumhuriyeti başta olmak üzere bazı ülkeler Ukrayna’ya daha fazla silah yardımı yapacaklarına dair açıklamalar yapmaktalar. Hatta 7 Nisan’da yapılan NATO Dışişleri Bakanları toplantısından sonra yapılan açıklamada, Ukrayna’ya daha fazla silah yardımı yapılması yönünde bir uzlaşı olduğu da beyan edilmiştir.

Bütün bu yaşananların akabinde Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, Rusya’yı, kendilerine dost ve iyi ilişkiler içerisinde olabilecekleri bir devlet olarak görmediklerini beyan ederken, özellikle ABD’nin “Putin Rusya devlet başkanı olarak kalmamalı” yaklaşımı, gerginliği daha da tırmandırabilecektir. Ortaya çıkan görüntüler üzerine bazı Batılı ülke liderleri, Putin ile görüşmenin Hitler ile görüşmekle özdeş olduğunu ifade etmekteler.

Bütün insanlığın vicdanını sızlatan ağır savaş suçlarına hatta insanlığa karşı suçlara işaret eden bu eylemleri gerçekleştirenlerin ortaya çıkarılması ve yargılanması, Ukrayna ve Rusya arasında hatta Rusya ile uluslararası toplum arasındaki oluşmuş olan husumetin azaltılması için elzemdir. Rusya’nın kendi devlet adamlarını ya da sivil ya da askeri personelini en azından bu hassas dönemde yargılamayacağı varsayılırsa, geriye kalan seçenek, bağımsız ve tarafsız bir soruşturma yürütebilecek olan Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) dir.

Ukrayna’nın 2014 yılından bu yana Ukrayna topraklarında gerçekleştirilen eylemleri yapanları yargılaması için UCM’nin yargı yetkisini 2014 yılında tanımış ve UCM Savcılığı zaten bir inceleme başlatmıştı. Savcılık 2020 yılında, “sivillere ve sivil nesnelere yönelik saldırıları kasıtlı olarak yönlendirme”, “korunan binalara kasıtlı olarak saldırı düzenleme”, “kasten öldürme”, “işkence ve insanlık dışı/zalimce muamele”, “kişisel haysiyete hakaret”, “tecavüz ve diğer cinsel şiddet biçimleri”, “öngörülen askeri avantajla ilgili olarak açıkça aşırı olan saldırılar (orantısız saldırılar)”, “yasadışı hapsetme” şeklinde savaş suçlarının işlendiğine dair makul bir temel bulunduğu sonucuna vararak bir soruşturma başlatmaya karar verdiğini açıklamıştı.

Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna genelinde başlattığı saldırılarla beraber UCM Statüsü’ne taraf 40’ın üzerinde devlet, Ukrayna topraklarında işlenen suçların soruşturulması talebini UCM Savcılığına iletmişlerdir. Bütün bunların sonucunda gelinen aşamada Savcılık, Ukrayna’da işlenen suçlara dair detaylı delillerin toplandığı bir soruşturma süreci yürütmektedir.

Rusya’nın saldırılarının başladığı andan itibaren ortaya çıkan görüntüler, haberler ve raporlar, Mahkeme Savcılığı’nın daha önce tespit ettiği muhtemel suç eylemlerinden çok daha ağır suçların işlenmiş olabileceğini göstermektedir. Bu durum, söz konusu suçların ve faillerinin araştırılmasını çok daha elzem bir süreç hale getirmektedir.

Bundan sonraki aşamada en azından UCM’de, şüpheliler hakkında davalar açılması beklenmelidir. Ancak, hakkında dava açılabilecek kişilerin yargılamalarının yapılabilmesi için, liderler düzeyindekiler de dahil olmak üzere bu kişilerin Mahkeme’nin önüne fiilen çıkarılmaları gerekmektedir. UCM Savcılığı’nın da ifade ettiği gibi, hem delillerin toplanması hem de şüphelilerin Mahkeme önüne çıkarılabilmesi için taraf devletlerin ve daha geniş anlamda uluslararası toplumun desteği büyük önem arz etmektedir.

***

Yücel Acer

Araştırmacı
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Uluslararası İlişkiler lisans derecesi, Sheffield Üniversitesi’nden (İngiltere) Uluslararası Hukuk mastır derecesi, Bristol Üniversitesi’nden (İngiltere) Uluslararası Hukuk doktora derecesi almıştır. Halen Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Hukuk Anabilim Dalı’nda Milletlerarası Hukuk profesörüdür. Uzmanlık alanları uluslararası deniz hukuku, uluslararası silahlı çatışmalar hukuku ve uluslararası insan hakları hukukudur. Birçok bilimsel makalenin yanında İngiltere’de basılmış The Aegean Maritime Disputes and International Law (Ege Deniz Sorunları ve Uluslararası Hukuk), Uluslararası Hukukta Saldırı Suçu, Küresel ve Bölgesel Perspektiften Türkiye’nin İltica Stratejisi ve Uluslararası Hukuk Temel Ders Kitabı isimli kitapların da yazarıdır. ABD’de Hawaii Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde doktora sonrası çalışmalar yapmış, Kara Harp Okulu, İzmir Ekonomi Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ve Atılım Üniversitesi’nde de dersler vermiştir.

[UHA Haber Ajansı, 13 Nisan 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.