Milli kamikaze İHA’ya yeni bir özellik daha
UHA HABER / İnsansız hava araçları konusunda yeteneğini ispatlayan Türkiye, ‘kamikaze drone’ kategorisinde de kritik projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Bu ürünlerden biri olan Kargu İHA’nın anti radyasyon versiyonu için de çalışmalar hızlandı.
Türkiye’nin silahlı ve silahsız insansız hava araçları konusunda geldiği nokta herkesin malumu… İlk dönemlerde yurt içi terör operasyonlarında müthiş bir kırılma noktası oluşturan milli SİHA’lar aradan geçen sürede çok farklı coğrafyalarda da tarihi roller üstlendi ve ‘oyun değiştirici’ olarak kabul gördü.
Bu projelerden farklı olarak, kısa bir zaman önce başlayan kamikaze İHA çalışmalarında da Türkiye iyi bir noktaya geldi. Özellikle ilk üretilen versiyonların kabiliyetleri ve sahadaki performansları bu alanda da hızlı bir çalışma ile yüksek bir noktaya sıçrayabileceği beklentisini beraberinde getirdi.
[Türkiye, kamikaze İHA alanında önemli mesafeler katetti. Foto: AA]
Anti radyasyon özellik geliyor
Kamikaze İHA’larla ilgili geçtiğimiz günlerde duyurulan ancak medyaya pek de yansımayan bir özellikten bahsedeceğiz… Kurum yetkilileri tarafından duyurulan yeni gelişmeye göre Kargu İHA’ya anti radyasyon arayıcı özelliği eklenecek. Peki bu sistem nasıl çalışıyor?
Anti-radyasyon özelliği, temel olarak ‘bir anti-radyasyon kaynağına yönlenmeye yönelik bir yetenek’ olarak ifade ediliyor en temel haliyle… Örneğin GPS olmayan bir ortamda hedefiniz var. Kargu İHA bugüne kadar sadece GPS olan ortamlarda çalışıyordu. İşte yeni eklenen özellikle GPS olmayan ortamlarda dahi hedefini vurabilecek.
Bunu nasıl yapacak? Ortamda radyo frekansı yayan bir unsur varsa ki bu bir radar sistemi ya da jammer olabilir, Kargu İHA bunu algılayacak ve GPS desteği olmadan hedefine yönelecek ve başarıyla imha edecek.
[Savunma Sanayii Araştırmacısı Fatih Mehmet Küçük.]
Sahaya yansımaları nasıl olacak?
Sistemin basit bir tanımını yaptık ancak bu tanımın kafamızda tam olarak oturması ve yeni eklenecek özelliğin sahada ne tür yansımaları olacağı sorusuna yanıt aramak için Savunma Sanayii Araştırmacısı Fatih Mehmet Küçük ile konuşuyoruz.
Kargu sınıfındaki bir kamikaze İHA’ya anti radyasyon arayıcı özelliğinin entegre edilmesinin çok son derece önemli olduğunu söylüyor Küçük ve sistemle ilgili bazı detayları anlatıyor.
Küçük’ün anlattıklarından, halihazırda kamera entegre edilen ve yer kontrol birimine görüntü aktaran Kargu’nun menzilinin 5 kilometre civarında olduğunu öğreniyoruz. Ancak bu menzil Kargu ile yer kontrol birimi arasındaki görüntü aktarım menzili. Diğer tarafta Kargu’yu ‘at unut’ şekilde kullandığınızda 30-35 kilometreye kadar mesafede uçuş yapabilecek güç kaynağına sahip olduğunu düşünüyor Küçük. Bunun açık kaynaklardaki bilgilerden elde ettiği verilerle kişisel bir tahmin olduğunu da sözlerine ekliyor.
“Dolayısı ile Kargu’yu at-unut bir şekilde 30 kilometre kadar mesafelere anti radyasyon rolüyle gönderdiğinizde düşman hava savunma unsurlarına karşı önemli bir tehdit olabilir” diyor Küçük ve bu görüşünü “Keza Kargu gibi 0,78 metre uzunluğa sahip oldukça küçük boyuttaki İHA’nın günümüzde kullanılan çoğu radar tarafından tespiti çok zor. Bu noktada çok rahat taşınarak çeşitli bölgelerden hasım unsur hava savunma radarlarına karşı kullanımı mümkün olabilir” bilgisiyle destekliyor.
Zorlu coğrafyalarda görev alabilir
Mevcut haliyle Kargu’nun 1,3 kilogram gibi küçük sayılabilecek bir harp başlığına sahip olduğunu, bu nedenle radar gibi yumuşak hedefler karşısında etkin olacağını unutmamak gerekiyor. Biz de bu noktadan yola çıkarak, Kargu İHA’nın yeni özellikleriyle nerelerde kullanılabileceğini Fatih Mehmet Küçük’e soruyoruz:
“Şu ana kadar TSK ve jandarma birlikleri tarafından kullanılan Kargu, önümüzdeki dönemde deniz platformları başta olmak üzere çeşitli platformlarla birlikte görev yapabilecek. Söz konusu platformun ayrıca zırhlı kara araçlarıyla ve otonom kara sistemleriyle görev yapabilmesi konusunda çalışmaların devam ettiğini biliyoruz.
Tabii değerlendirmeleri yaparken çok farklı senaryoları düşünmek lazım. Sınırınızın 30 kilometre ilerisindeki bir mesafedeki radarı vurmak için elbette anti radyasyon arayıcı özelliği olan Kargu geliştirmezsiniz. O noktada çok farklı alternatifleriniz zaten var.
Burada Libya sahasını örnek alabiliriz… Bu gibi dinamik sahalarda bizim TB2 ile avladığımız mobil hava savunma sistemlerine karşı özel birliklerin KARGU kamikaze İHA ile yapacağı saldırıları hayal edin. Kaldı ki Kargu İHA projesinde grup halinde uçuş konusunda iyi bir noktaya gelindi. Sürü kabiliyeti için de çalışmalar sürüyor. Yani kısa süre sonra Türkiye, gerçekten de son derece kritik ve değerli bir kazanıma ulaşmış olacak.”
[Kargu İHA’dan hedef görüntüsü.]
SİHA’lardaki ihracat başarısının benzerini görebiliriz
Kamikaze drone konusu aslında Azerbaycan’ın Karabağ zaferi sırasında dünyanın gündemine oturdu… Hatta o dönem Türkiye’nin çalışmaları da merak ediliyordu. Madem bu sistemler gerçekten de bu kadar değerli, Ankara gelecek dönemde bu ürünleri ihraç edebilecek mi?
“Elbette” diyor Küçük ve ilk ihracatın zaten gerçekleştiği bilgisini veriyor. Kargu’nun ihracatında sistemin TSK tarafından kullanılmasının etkili olduğu görüşünü paylaşan Küçük, kamikaze İHA alanında Türkiye’nin henüz geliştirmediği veya gelişimini tamamlamadığı ürünler olduğuna dikkati çekiyor.
Bu ürünlerin tamamlanmasıyla ihracat rakamlarının daha da artmasının beklenebileceğine işaret eden Küçük, şöyle devam ediyor:
“SİHA örneğinde platform ile mühimmatının birlikte satılması gerçeğini unutmamak lazım. Kamikaze İHA’da belli modellere sahip olmanız ve sonrasında satışlarınızı paket halinde yapmanız mümkün. Keza İsrail, Azerbaycan’a 13 kilogramdan 200-250 kilograma kadar birden fazla sınıfta kamikaze İHA ihraç etti.
Dolayısıyla Kamikaze İHA’da da elimizdeki ürün çeşitliliğini belirli ihtiyaçlar ve sınıflandırmalar kapsamında çoğaltmamız gerekiyor. Tabii burada ‘sınıflandırmalar’ derken her firmanın 200 kilogram sınıfında kamikaze İHA çıkarmasında değil 10, 15, 40 kilogram gibi farklı sınıflarda İHA’ların çıkartılmasından bahsediyoruz.
Azerbaycan’daki muharebe sonrasında Türkiye’de kamikaze İHA alanındaki ürün çeşitliliğinin artacağını düşünüyorum. İlerleyen dönemde bu sistemlerin öncelikle TSK tarafından kullanılması elbette bu tür mühimmatların ihracat potansiyelini artıracaktır.”
[UHA Haber Ajansı, 15 Ekim 2021]