Gel de komplocu olma: Kayseri’den Afrin’e birisi düğmeye mi bastı?
* Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasındaki sıcak mesajlaşma kaç gün öncenin olayı.
* Türkiye, Suriye’de muhalefeti desteklemeyi bırakıp Şam rejimi ile işbirliği arayabileceğinin sinyalini epeydir veriyordu zaten, son mesajlar bu sinyallerin gücünü gösteriyor.
* Hatta iddiaya göre Erdoğan ile Esad önümüzdeki günlerde yapılacak Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesinde el sıkışıp görüşebilir bile.
UHA Haber’in 10Haber’e dayandırdığı haberinde, bütün bu haberler, spekülasyonlar Suriye’nin kuzeyinde, Türk askerinin ve Özgür Suriye Ordusu birimlerinin kontrolu altındaki bölgelerde şaşırtıcı bir sessizlikle karşılanıyordu. Ta ki düne kadar.
Ama bir de önceki gün var tabii. Suriyeli göçmenler konusu, bu göçmenlerin bazı şehir ve ilçelerde yerleştikleri gettolar konusu Türkiye’de patlamaya hazır bir bomba gibi. daha önce Sakarya’da, İstanbul Küçükçekmece’de, Ankara’da bu bombaların pimi çekildi. Son olarak da Kayseri’de aynı şey yaşandı. Ama bu kez olay büyüdü.
Suriyeli göçmenlerden rahatsız Kayserililerin öfkelenmesine neden olan olay, bir Suriyeli’nin bir Suriyeli kız çocuğunu taciz etmesi. Olay büyüdü büyüdü, onlarca iş yeri yakıldı, otomobiller tahrip edildi. Can kaybı yaşanmaması büyük şans.
Ama olay Kayseri’de kalmadı. Hemen arkasından Gaziantep’ten Hatay’a ve hatta İstanbul’a kadar pek çok yerde Suriyeli göçmenlere karşı gösteriler yapıldı, sokaklarda yüründü, araç konvoyları oluştu.
Üstüne Pazartesi günü Suriye’nin kuzeyinden gelen Türk bayrağı yakma, bayrak indirmeye çalışma, Türk asker ve polisinin silahla müdahale etmesi görüntüleri yağmaya başlayınca, bu ateşin daha da büyüyeceği anlaşıldı.
Gerçekten de, günlerdir Esad-Erdoğan yakınlaşmasına ses çıkarmayan Suriyeli muhaliflerin ansızın ‘Bizi satıyor musunuz’ diyerek sokağa dökülmesi, sınır kapısını işgale kalkışması, TIR’ları taşlaması, bayrak yakması çok ilgi çekici doğrusu.