Kullanılmayan köy okulu binaları, köy yaşam merkezleri projesiyle ihtiyaçlar doğrultusunda anaokulu, ilkokul, kurs merkezi, kütüphane; matematik, doğa, bilim, ve tasarım gibi farklı alanda hizmet veren atölyelerle gençlik kampları gibi eğitsel ve sosyal etkinliklerin yapılacağı alanlara dönüştürüldü. Köy yaşam merkezleri, öğrencilerin ve köy halkının hizmetine sunuldu.
TÜRKUAZ Uluslararası Haber Ajansı (TÜHA)‘dan arkadaşımız ve Genel Yayın Koordinatörümüz Veysel KAVRAYAN, Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliği ile gerçekleştirilen projeyle ve geçtiğimiz hafta (7 Kasım 2022) Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’nin katılımıyla gerçekleştirilen ‘2000 Köy Yaşam Merkezi‘yle ilgili haber derledi.
Ulaşılabilir yaşam alanları oluşturulan proje kapsamında ilk uygulama Samsun’da yapıldı. “Alanlı Recep Asal Matematik ve Tabiat Okulu” adıyla yeniden eğitim öğretime kazandırılan köy yaşam merkezi ile sürecin başladığını, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Türkiye’nin dört bir yanında köylerin kalbi olacak yaşam merkezlerinin inşa edildiğini duyurmuştu.
“Buradaki amacımız köylerimizde kullanılmayan okulları bir şekilde eğitim kurumu veya farklı ihtiyaçlara karşılık aktif olarak kullanabilmek.” diyen Özer, öncelikle köy ilkokullarının öğrenci sayısına bakılmaksızın açılabilmesi için yönetmelik değişikliği yapıldığının altını çizdi. Köylerde anaokulu açılması için gereken 10 öğrenci olması kriterinin de 5’e düşürüldüğünü hatırlatan Bakan Mahmut Özer, bu değişiklikle köylerdeki 12 bin çocuğun anaokullarıyla buluştuğunu belirtmişti.
Özer kullanılmayan köy okulu binalarının köy yaşam merkezlerine dönüşümüne ilişkin şu bilgileri paylaşmıştı: “Eğer anaokulu veya ilkokul olarak kullanılamıyorsa halk eğitimi merkezi olarak kullanılarak özellikle tarım ve hayvancılıkla ilgili köylülerimizin ihtiyaç duyduğu her türlü eğitimi, Tarım ve Orman Bakanlığımızla iş birliği içinde koordineli bir şekilde yürüterek köylümüzün bulunduğu mekâna eriştirmeye çalışıyoruz. Aynı zamanda eğer halk eğitimi merkezine ihtiyaç yoksa köyün durumuna ve fiziki koşullarına göre orayı bir gençlik kampına dönüştürmeye, çocuklarımızın gençlik kampında vakit geçirecekleri, köy ortamını teneffüs edecekleri bir mekâna dönüştürmeyle ilgili çalışmalarımız devam ediyor.”
Proje tüm il, ilçe ve köylerde büyük bir teveccühle karşılanmıştı. Özer, “İllerimiz artık kendi köylerindeki okulların tekrar hayata kazandırılmasıyla ilgili aktif olarak bu sürece katılmaya başladılar. İnşallah, 2022-2023 eğitim öğretim yılı başlayana kadar da biz bakanlık olarak tüm çalışma arkadaşlarımızla birlikte sahada köy okullarının açılması ve aktif olarak vatandaşlarımızın hizmetine sunulmasıyla ilgili süreci yakinen takip edeceğiz.” diye konuşmuştu.
Evet, nihayetinde 2000 Köy Yaşam Merkezinin Açılışı gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, açılışı yapılan Köy Yaşam Merkezlerini, “Eğitimde gelenekle geleceği buluşturan” stratejik hamlelerden birisi olarak gördüğünü belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Köy Yaşam Merkezlerimizle sadece eğitime yeni bir soluk kazandırmıyor, aynı zamanda evlatlarımızı yarının Türkiye’sine de hazırlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Köy Yaşam Merkezlerinde verilecek mesleki ve teknik kurslar ile kültür ve sanat faaliyetlerinin de köylere yeni bir dinamizm katacağına inandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitim camiası için büyük bir kazanç olan projeye öncülük eden Millî Eğitim Bakanlığı’nı, destek veren İçişleri ile Tarım ve Orman Bakanlığı’nı tebrik etti.
Köy Yaşam Merkezlerinde eğitim alan çocuklar ile onları vatana, millete ve ailelerine hayırlı birer insan olarak yetiştiren öğretmenlere muvaffakiyet dileyen Erdoğan, sıradan bir memurluktan öte vatan görevi yürüten öğretmenlerin her birine emekleri ve fedakârlıkları için teşekkür etti.
“Türkiye Yüzyılı hayalimizin mimarı da müellifi de sahibi de 85 milyonun tamamıdır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Önümüzdeki sene, Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümüyle beraber Millî Eğitim Bakanlığımızın da 100’üncü yaşına erişeceğiz. Tarihimizin dönüm noktalarını teşkil eden bu önemli yıl dönümleriyle ilgili hazırlıklarımıza şimdiden başladık. 2023’ü her bakımdan ülkemiz, milletimiz ve kurumlarımız için yeni bir dönemin mukaddimesine dönüştürmek istiyoruz. Kısa süre önce kamuoyuna açıkladığımız Türkiye Yüzyılı programımız, bu hedefimizin adeta çatısını kurmaktadır. Şimdi sıra, Meclis’teki ve kabinemizdeki arkadaşlarımızın da yer alacağı kapsamlı bir çalışmayla, 81 vilayetimizle birlikte Türkiye Yüzyılı’nı adım adım, tuğla tuğla inşa etmeye gelmiştir. Türkiye Yüzyılı hayalimizin mimarı da, müellifi de, sahibi de 85 milyonun tamamıdır. Bu program, kadınıyla-erkeğiyle, genciyle-yaşlısıyla ülkemizin tamamının, milletimizin tüm fertlerinin eseri olacaktır. Dün Avrupa’nın ‘hasta adamı’ olarak görülen bir milleti nasıl yeniden ayağa kaldırdıysak, tüm yokluklara ve imkânsızlıklara rağmen Milli Mücadele’yi nasıl zafere taşıdıysak, önümüze çıkartılan engelleri nasıl birlik ve beraberlik içinde aştıysak, darbelerden terör saldırılarına her türlü badirenin üstünden nasıl alnımızın akıyla geldiysek, Türkiye’yi son 20 yılda nasıl bölgesinin ve dünyanın parlayan yıldızı haline getirdiysek, inşallah bugün de milletimizin ve insanlığın tarihinde yeni bir dönemin muştusu olacak Türkiye Yüzyılı’nı beraberce hayata geçireceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün artık krizlerden ziyade Türkiye Yüzyılı’ndan bahsedebilmemizin gerisinde, 20 yıllık bir demokrasi ve kalkınma reformu tecrübesi vardır” diyerek, Türkiye’nin bugün bulunduğu yere birilerinin inayetiyle değil; sinsi oyunlarla, can yakıcı tuzaklarla dolu zorlu bir yolculuktan sonra ulaştığını kaydetti.
“20 yıl önce Türkiye’yi dört ana sütun üzerinde inşa etme sözünü verdik ve ilk sıraya da eğitimi yerleştirdik”
Elde ettikleri hiçbir kazanımın kendilerine altın tepside sunulmadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Millet ve memleket olarak hangi başarıya imza attıysak, hepsi için mücadele ettik, ter döktük, gerektiğinde bedel ödedik. Yoklukların, ekonomik krizlerin ülkesinden; sanayisiyle, ihracatıyla, turizmiyle, tarımıyla ekonomisi göz dolduran bir Türkiye’ye işte bu şekilde kavuştuk. Vesayetin adeta kol gezdiği bir ülkeyi, demokrasisi parmakla gösterilen bir seviyeye bu şekilde taşıdık. Üniversiteden iş hayatına yasakların hüküm sürdüğü bir Türkiye’den, hak ve özgürlüklerin her alanda korunduğu bir ülkeye bu şekilde geldik.” diye konuştu.
“Tüm bütçelerde en büyük payı, eğitim ve öğretime verdik”
20 yıl önce ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstelendiklerinde, Türkiye’yi dört ana sütun üzerinde inşa etme sözünü verdiklerini ve ilk sıraya da eğitimi yerleştirdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:
“Ardına sağlığı koymuştuk. Ardından adalet ve emniyet demiştik. Bu dört sütunun da tamamını gerçekleştirdik. Ardından ulaşım dedik, enerji dedik, tarım dedik, diplomasi dedik. Bunların hepsini teker teker hayata geçirdik. Aradan geçen 20 yıllık süre zarfında milletimize verdiğimiz her söz gibi hamdolsun bunları da hayata geçirdik. Tüm bütçelerde en büyük payı dikkat edin, geldiğimizde savunmadaydı. Ama sonra birinci sıraya hangi birimi yerleştirdik? Eğitim öğretimi yerleştirdik. Çünkü eğitim güçlenmeden, eğitim öğretim evlatlarımıza gerekli olan yolu açmadıktan sonra o ülkede gençliği yetiştiremezsiniz. İşte biz bunu başardık. Eğitim şimdi birinci sırada. Arkasında sağlık var. Adalet var, emniyet var. Eğitim bütçemizi, yıllık yedi buçuk milyar liradan aldık. Geçtiğimiz sene itibariyle 304 milyar liraya çıkardık. Hâlihazırda görüşmeleri devam eden 2023 bütçemizde eğitime tahsis edilen kaynak toplam 651 milyar lirayı bulmakta. Kütüphanesi, laboratuvarları, spor salonları, çalışma atölyeleri ve diğer imkânlarıyla okullarımızın çehresini tamamen değiştirdik. Toplam 750 bin yeni atamayla öğretmen sayımızı 1 milyonun üzerine çıkartarak, eğitimci başına düşen öğrenci sayısında OECD ortalamasını da yakaladık. Ders kitaplarından yardımcı kaynaklara öğrencilerimizin tüm temel ihtiyaçlarını gidererek, eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirdik. Öğrencileri formatlayan ideolojik eğitim müfredatı yerine evlatlarımızın yeteneklerini keşfetmeyi amaçlayan özgürlükçü bir modeli hâkim kıldık. Kur’an-ı Kerim ve Siyer-i Nebi’nin aralarında olduğu seçmeli derslerle evlatlarımıza erken yaşlardan itibaren kültürünü, inancını ve medeniyet değerlerini öğrenme imkânı getirdik. Birileri buram buram faşizm kokan sebeplerle kız çocuklarımızın okula gitmesine mani olurken, biz tüm kademelerde bu engelleri kaldırdık.”
“Ortaöğretimdeki kız çocuklarımızın okullaşma oranı yüzde 90”
Okul öncesi eğitime yönelik yatırımlarla 5 yaş okullaşma oranının yüzde 11’den yüzde 97’ye çıktığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizden önce yüzde 39 olan ortaöğretimdeki kız çocuklarımızın okullaşma oranı ise yüzde 90’ları buldu.” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, örgün eğitim çalışmalarıyla çocuk ve gençlere ulaşırken, yaygın eğitim faaliyetleriyle de 85 milyona eğitimin kapılarını açtıklarını söyledi.
Okuma yazma seferberliklerinden meslek edindirme kurslarına, sosyal-kültürel faaliyetlerden aile eğitimlerine kadar pek çok alanda vatandaşların hayat boyu öğrenme süreçlerine katkı sunduklarına dikkati çeken Erdoğan, “Meslek edindirme ve halk eğitimi kurslarımıza, özellikle kadınlarımızın gösterdiği yoğun ilgiden gayet memnunuz. Eşimin de destek verdiği Aile Okul Projesi, aile kurumuna yönelik tehditlerin arttığı günümüzde önemli bir ihtiyacı karşılıyor.” değerlendirmesini yaptı. Erdoğan, milli ve manevi değerlerin öğrencilere aktarılması, aile içinde sağlıklı ilişkilerin kurulması, ev yönetimi, öğrencilere rehberlik edilmesi gibi konularda yürütülen çalışmaları çok kıymetli bulduğunu anlattı.
Mart ayından bugüne 400 bini aşkın vatandaşın Aile Okulu Projesi’ne katılmasının milletin de meseleyi sahiplendiğini gösterdiğinin altını çizen Erdoğan, “İnşallah, bundan sonra da gerek mevzuat düzenlemeleriyle gerek bu tür projeler vasıtasıyla aile müessesesini korumayı sürdüreceğiz.” dedi. (DEVAM EDECEK)
Gazeteci * Veysel KAVRAYAN
[UHA Haber Ajansı, 14 Kasım 2022]