APA Türk Grubu Başkanı Erdoğan, “Asya Yüzyılı için karşımızdaki en büyük sorunlardan biri terördür, terörizmdir”…
TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un ev sahipliğinde, Antalya’da düzenlenen Asya Parlamenter Asamblesi (APA) 13. Genel Kurulu, “Değişen Uluslararası Dinamiklerde Çok Taraflılığın Teşvik Edilmesi” temasıyla gerçekleştirildi.
Asya Parlamenter Asamblesi (APA) Türk Grubu Başkanı Asuman Erdoğan, kapanış oturumunda yaptığı konuşmada, kurulda önemli kararların alındığını söyledi.
APA’nın üyelerinin sağladıkları katkılar sayesinde başarılı genel kurul toplantısına ev sahipliği yapmış olmanın gurur ve mutluluğunu yaşadıklarını dile getiren Erdoğan, “APA Dönem Başkanlığının 2023’te de ülkemizce sürdürülmesi hususunda ülkemize gösterilen güven için tüm katılımcılara şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Bugün kabul ettiğimiz Antalya Deklarasyonu, APA’nın önümüzdeki dönemde gerçekleştireceği faaliyetler ve öncelik alanlarının belirlenmesi açısından yol haritası niteliği taşıyan çok önemli bir kazanım teşkil etmiştir.” diye konuştu.
Erdoğan, genel kurul vesilesiyle Bütçe ve Planlama Daimi Komitesi toplantısını da gerçekleştirdiklerinin ve APA’nın bütçesi konusunda çok yararlı görüş alışverişinde bulunduklarının altını çizdi.
Sağlıktan demokrasiye uzanan çok geniş bir perspektifte halkların, devletlerin istikrarını ve refahını doğrudan etkileyen konularda kabul ettikleri kararların gelecek dönemdeki faaliyetlerin çerçevesini oluşturacağını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
“Dünyanın ağırlık merkezinin Asya-Pasifik bölgesine kaydığı ve Asya coğrafyasındaki gelişmelerin artık dünya gündemini belirler hale geldiği bir gerçektir. Dünyadaki tüm ülkeler Asya coğrafyasıyla ilişkilerini daha da güçlendirmeye önem veriyor. Asya coğrafyasının giderek artan ekonomik ağırlığı ve dünya nüfusunun beşte üçünü içeren demografik ağırlığı Asya’nın bizim için önemini açıklamakta yetersiz kalmaktadır. Asya’nın en batısında Avrupa’nın en doğusundaki eşsiz konumumuz, bölge ülkeleriyle güçlü tarihi ve kültürel bağlarımız, gün geçtikte daha da güçlenen ekonomik ilişkilerimiz, yürüttüğümüz ve planladığımız ortak projeler, halklarımız arasındaki karşılıklı ilgi ve muhabbetle birleşerek Asya’yı gönül coğrafyamız haline getiriyor ve çok farklı bir konuma taşıyor.”
2019’da ilan edilen “Yeniden Asya Girişimi“nin Türkiye’nin, Asya ülkeleriyle ilişkilerini tüm yönleriyle daha da geliştirmesi ve birlikte geleceğe yönelik karşılıklı yarara dayalı adımlar atılması bakımından önemli olduğunu bildiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Asya’nın yükseldiği bu dönemde bölgemizin istikrar ve refahını doğrudan ilgilendiren konularda somut bir yaklaşım sergilemiş olmamız büyük değer taşımakta ve parlamenter diplomasinin artan önemini bir kez daha vurgulamaktadır. ‘Asya Parlamentolarının Filistin halkına sarsılmaz desteği’ başlıklı kararın kabul edilmiş olması da bu çerçevede başlı başına önemlidir. Bu kararın kabul edilmesi, bir adalet ve vicdan meselesi olan Filistin davasının, Filistin halkının çektiği acıları nihayetlendirecek adil ve kalıcı bir sonuca ulaşılması için uluslararası topluma düşen büyük sorumluluğun yeniden hatırlatılması açısından özellikle önem taşımaktadır. Kudüs’ün yasal statüsünü ve tarihsel karakterini değiştirmeye yönelik her türlü girişimi reddediyoruz. Başkenti Kudüs olan, 1967 sınırlarına dayanan bağımsız, egemen ve bütünleşik bir Filistin Devleti için APA’nın desteği devam edecektir.”
Erdoğan, 21. yüzyılın Asya yüzyılına dönüştüğünü, güneşin artık iyiden iyiye doğudan doğduğunu belirterek, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde son 20 senede küresel sistemin adaletsizliğine ve vicdansızlığına meydan okuduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya 5’ten büyüktür” diyerek herkesin, Birleşmiş Milletlerin köhnemiş sisteminin değişmesi gerektiğini binlerce kez vurguladığına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
“Asya Yüzyılı için karşımızdaki en büyük sorunlardan biri terördür, terörizmdir. Terörizmle ve tüm teröristlerle sonuna kadar mücadele etmeye devam etmeliyiz. Başta FETÖ ve PKK/PYD/YPG dahil olmak üzere, terörizmin tüm biçim ve tezahürleriyle mücadele edeceğimizi alenen beyan ederim. Hem bölgemizde hem de Asya’da terör bitirildikçe, adalet ve kalkınma yolunda çok daha hızlı bir yol alacağız. Genel kurul toplantımız çerçevesinde yoksulluğun giderilmesi, sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin uygulanması, enerji piyasası kurulması, çevre sorunları gibi hem halklarımızın huzur ve refahını hem devletlerimizin güvenlik ve istikrarını doğrudan ilgilendiren hususlarda kararlar kabul ettik. 2030 Gündemi, sürdürülebilir kalkınmanın katılımcı ve kapsayıcı olması, böylece başta toplumdaki en savunmasızlar olmak üzere ‘kimsenin geride bırakılmadığı’ bir temele dayanmaktadır. Ne yazık ki salgın, mevcut eşitsizlikleri derinleştirdi ve 2030 Gündeminin kazanımlarını daha da zorlaştırdı. İklim değişikliğinin etkileri ve artan jeopolitik gerilimler, kalkınma beklentilerinin yanı sıra küresel gıda güvenliğini de tehlikeye atıyor.”
Erdoğan, 8 milyarlık dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 15’inin çok boyutlu açlıkla mücadele ettiği bir sistemde köklü reformlar yapılması gerektiğinin aşikar olduğuna dikkati çekerek, geleneksel enerji kaynaklarına olan bağımlılığı azaltılırken, yenilenebilir kaynaklara geçiş sürecinin de hızlandırılması gerektiğini bildirdi.
Dünya genelinde enerji ve gıda krizinin yaşandığını anlatan Erdoğan, “Cumhurbaşkanımızın girişimleriyle sağlanan Karadeniz Tahıl Girişimi Anlaşması sayesinde küresel gıda krizi tehlikesi bertaraf edildi, açlık tehdidi ile karşı karşıya olan milyonlarca insanın hayatı kurtuldu.” dedi.
Erdoğan, bugün kabul ettikleri kararların tüm insanlığı ilgilendiren belli başlı konularda küresel bir hatırlatma ve uyarı niteliği taşıdığını, hem Antalya Deklarasyonu’nun hem de kabul edilen kararların takibinin yapılmasının önemli olduğunu sözlerine ekledi.
[UHA Haber Ajansı, 11 Ocak 2023]