1 Mart’tan bu yana 231 terörist etkisiz hale getirildi

(UHA) Uluslararası Haber Ajansı‘nın ‘TRT Haber‘den aktardığı AA’nın haberine göre,MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği Analiz ve Değerlendirme Subayı Binbaşı Pınar Kara tarafından Bakanlık’ta Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Basın Bilgilendirme Merkezi’nde bilgilendirme toplantısı yapıldı.

“231 terörist etkisiz hale getirildi”

Toplantıda konuşan Kara, terörle mücadelenin artan şiddet ve tempoda kararlılıkla devam ettiğini belirterek, “1 Mart tarihinden itibaren yurt içinde ve sınır ötesinde PKK/KCK/PYD-YPG ve FETÖ başta olmak üzere DEAŞ dahil terör örgütlerine karşı kararlılıkla mücadele edilmiş ve devam eden operasyonlar neticesinde 231 terörist etkisiz hale getirilmiştir” dedi.

[Fotoğraf: AA]

Yasa dışı yollarla sınırı geçmeye çalışan 5 bin 867 kişi yakalandı

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ülkenin ve milletin güvenliği için terörle mücadeleye en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edeceğini vurgulayan Kara, hudut güvenliğinin sağlanması amacıyla mart ayında hudutlardan yasa dışı yollardan geçmeye çalışan 5 bin 867 kişinin yakalandığını, 19 bin 722 kişinin sınırı geçemeden engellendiğini, bu kişilerden 5’i FETÖ üyesi olmak üzere 15 terör örgütü mensubunun yakalandığını söyledi.

Operasyonlarda 19 bin 346 paket sigara, 116 kilogram uyuşturucu ve 350 muhtelif silahın ele geçirildiği bilgisini veren Kara, kara hudutlarının korunması ve güvenliğinin sağlanması, teröristle mücadelede etkinliğin artırılması için sınırlarda teknolojik vasıtalarla desteklenmiş fiziki güvenlik sistemlerinin tesis edildiğini, hudut birliklerinin imkan ve kabiliyetlerinin sürekli geliştirilerek sınır güvenliğinde etkin tedbirlerin alındığını aktardı.

Güvenlik ve huzur ortamını bozmaya yönelik taciz ve saldırı girişimlerinin birliklerce engellendiğini belirten Kara, “Bu kapsamda Suriye harekat alanlarında DEAŞ terör örgütü mensupları dahil olmak üzere mart ayı içinde 183 terörist, kahraman komandolarımız tarafından etkisiz hale getirilmiştir” dedi.

“Birliklerimizin güvenliği için gerekli her türlü tedbir alınmakta”

Kara, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Suriye’de son dönemde Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından huzur ve güvenlik ortamı sağlanan bölgelerde saldırılar gerçekleşmiştir. 5 ve 14 Mart’ta rejim ve destekçileri tarafından ateşlenen ÇNRA ve balistik füzeler, kuzeydeki Cerablus ve El Bab ilçelerindeki sivil yerleşim yerleri ile akaryakıt tankerlerinin park noktalarını hedef almıştır. Saldırılarda bir sivil ölmüş, 41 sivil yaralanmıştır. Yine 18 Mart’ta rejim kontrolündeki Tel Rıfat/Maranaz bölgesinden Kilis’e roket saldırısı düzenlenmiştir. Rejim tarafından 21 Mart’ta Birleşmiş Milletler tarafından koordinatları belirlenen ve vurulmaması gereken İdlib Atarib’deki hastaneye top atışları yapılmış, saldırı neticesinde biri çocuk olmak üzere 5 masum sivil hayatını kaybetmiş, 10 sivil ise yaralanmıştır. Hastaneyi vuran rejim ve destekçileri, Bab El Hava meskun mahalli bölgesinde bulunan petrol tesislerine, yerel kolluk kuvvetlerinin cezaevi ve emniyet müdürlüğü binasına hava taarruzu yapmış, saldırıda bir sivil hayatını kaybetmiş, 2 sivil yaralanmış, ayrıca 20 tır yanmış ve bazı binalarda hasar oluşmuştur.

Söz konusu saldırıların derhal sonlandırılması için Rusya Federasyonu tarafına bildirimde bulunulmuş, belirlenen hedefler derhal ateş altına alınarak imha edilmiş, çok sayıda terörist etkisiz hale getirilmiştir. Birliklerimizin güvenliği için gerekli her türlü tedbir alınmaktadır.”

[Fotoğraf: AA]

“Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğiz”

Masum sivillere yönelik insanlık dışı ve canice saldırıları gerçekleştirenleri şiddetle ve esefle kınadıklarını belirten Kara, dünyanın, bu insanlık suçuna sessiz kalmaması gerektiğini, bölgede masum ve mazlumları gözeterek Suriye halkının yanında olmaya devam edeceklerini vurguladı.

Kara, “Milli Savunma Bakanımız ile Rusya Federasyonu Savunma Bakanı arasında 25 Mart’ta yapılan telefon görüşmesinde Suriye’deki ihlaller ele alınmış ve bazı önlemler alınması konusunda mutabık kalınmıştır.” dedi.

“Türkiye, yapıcı tutumunu sürdürmeye devam edecektir”

Azerbaycan’daki gelişmelere değinen Kara, Ermenistan işgalinden kurtarılan bölgelerde kardeş Azerbaycan ordusuna destek sağlamak amacıyla mayın/EYP arama ve imha faaliyetleri kapsamında bugüne kadar bölgede 217 bin 865 metrekarelik alanın mayınlardan temizlendiğini, bu konuda timler tarafından eğitimler verilmeye devam edildiğini söyledi.

Libya nizami ordusunun teşkili ve birliklerinin uluslararası standartlara ulaştırılması amacıyla Libya’da 5 eğitim merkezindeki eğitimlerin sürdüğünü kaydeden Kara, Libya halkının huzur ve güvenliğine katkı sağlanması amacıyla şu ana kadar 4 bin 407 mayın/EYP ve patlamamış mühimmatın etkisiz hale getirildiği bilgisini paylaştı.

TSK’nın Ege’de, Doğu Akdeniz’de ülkenin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak, alaka ve menfaatlerini korumaya, Kıbrıs Adası’nda uluslararası garanti ve ittifak antlaşmaları doğrultusunda barış ve güvenliğin teminatı olmaya devam edeceğini vurgulayan Kara, “Türkiye ile Yunanistan arasındaki istişari görüşmelerin 62’ncisi yapılmış, NATO karargahında ayrıştırma önlemleri toplantılarının 11’incisi icra edilmiştir. Önümüzdeki dönemde güven artırıcı önlemler toplantılarının dördüncüsünün Ankara’da yapılmasına yönelik Yunan muhataplarımıza davetimiz yinelenmiştir. Türkiye, sorunların çözümünde ve tüm ilişkilerinde barış, dostluk, iyi komşuluk ilişkileri, uluslararası hukuk ve ittifak ruhunu gözeten yapıcı tutumunu sürdürmeye devam edecektir” diye konuştu.

Tatbikatlara ilişkin bilgi verildi

Kara, tatbikatlara ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“Önümüzdeki dönemde Ariadne-2021 Mayın Harbi Davet Tatbikatı, Yunanistan’ın ev sahipliğinde, Türkiye tarafından komuta edilen NATO Daimi Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu-2’de (SNMCMG-2) görev yapan Bulgaristan, Fransa, İspanya, İtalya ve Türkiye ile milli kontrolde Yunanistan ve Romanya Deniz Kuvvetleri unsurlarının katılımı ile 27 Mart-4 Nisan tarihlerinde icra edilecektir. NATO ülkeleri arasında mayın harbi konusunda birlikte çalışabilirliği ve iş birliğini geliştirmek maksadıyla icra edilecek tatbikata NATO Daimi Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu-2 sancak gemisi TCG Sokullu Mehmet Paşa ve grupta görev yapan mayın avlama gemimiz TCG Ayvalık ile iştirak edilecektir. Gelecek dönemde de harekat, tatbikat ve eğitim faaliyetlerimiz ile bölgesel ve küresel barışın desteklenmesine ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin harbe hazırlık seviyesinin en üst seviyede tutulmasına devam edilecektir.”

“15 Temmuz 2016’dan itibaren 21 bin 494 personel ihraç edildi”

FETÖ ile mücadeleye değinen Kara şu bilgileri verdi:

“Bakanlığımız tüm birimleri ile aynı hassasiyet ve kriterlerle yeni bilgi, belge ve veriler ışığında kararlılıkla mücadelesini sürdürmeye devam etmektedir. 15 Temmuz 2016’dan itibaren 21 bin 494 personel ihraç edilmiş, 3 bin 173 personel hakkında ise idari süreç devam etmektedir. 1 Ocak-25 Mart 2021 tarihlerinde 712 personel kamu görevinden çıkarılmış, 101 emekli personelin rütbesi geri alınmış, 44 personel göreve iade edilmiştir. 3 emekli personelin rütbesi/unvanı iade edilmiştir. 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra personel destekleme oranlarında meydana gelen azalma nedeniyle o dönemden itibaren 113 bin 430 personel temin edilmiştir.”

“Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları Yönetmeliği’ne ilişkin açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır”

Toplantıda, “Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulu Yönetmeliği” değişikliğine ilişkin ortaya atılan iddialara yönelik açıklamalarda bulunuldu.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“23 Mart 2021 tarihli ve 31432 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları Yönetmeliği ile yürürlükten kaldırılan Harp Okulları Yönetmeliği’nin ‘Giriş Koşulları’ başlığını taşıyan 44. maddesinde yer alan, subjektif değerlendirmelere tabi ve TCK’da suç olarak düzenlenmemiş muğlak ‘tutum ve davranışları ile yasa dışı, siyasi, yıkıcı, irticai, bölücü ideolojik görüşleri benimsememiş, bu gibi faaliyetlerde bulunmamış veya bu gibi faaliyetlere karışmamış olması’ şartı kaldırılmıştır.

Yerine yeni yönetmelikte daha geniş kapsamlı, güncel mevzuata uygun, daha somut, suçta ve cezada kanunilik ilkesini gözetir şekilde ‘Cezaları ertelenmiş, seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmiş, genel ya da özel af kanunları kapsamına girmiş, zaman aşımına uğramış veya haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa dahi devletin egemenlik alametlerine ve organlarının saygınlığına karşı suçlar, devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçu, kamu güvenine karşı işlenen suçlar, genel ahlaka karşı işlenen suçlar ile yağma, zimmet, irtikap, rüşvet, iftira, hırsızlık, dolandırıcılık, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, güveni kötüye kullanma, yalan tanıklık, yalan yere yemin, suç uydurma, banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak, fuhuş, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, uyuşturucu ve/veya uyarıcı madde imal ve ticareti, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, gayri tabii mukarenette bulunma, hileli iflas, kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma suçlarından dolayı hakkında hapis cezasına ve/veya adli para cezasına hükmedilmemiş olmak veya bu suçlar nedeniyle hakkında herhangi bir adli veya idari soruşturma veya kovuşturma devam etmiyor olmak veya kovuşturması uzlaşma ile neticelenmemiş olmak.’ hükmü eklenerek yeni bir düzenleme yapılmıştır.

Sonuç olarak, yayımlanan yönetmelikte yer alan düzenleme, yürürlükten kaldırılan yönetmelikteki düzenlemeye göre daha geniş kapsamlı, güncel mevzuata uygun ve daha somut bir düzenleme olmakla birlikte basına ve sosyal medyaya yansımış olan Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları Yönetmeliği’ne ilişkin açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır.”

“Çok aktörlü, çok faktörlü bir alan”

Öte yandan, güvenlik kaynakları, sosyal medyada bir subaya ait olduğu iddia edilen fotoğrafa ilişkin soru üzerine “Sosyal medyada bu veya bunun gibi her türlü paylaşım, gerçekliği başta olmak üzere her yönüyle Milli Savunma Bakanlığının ilgili birimlerince inceleniyor” yanıtını verdi.

Bir başka soru üzerine terörle mücadelenin gerek yurt içi gerek sınır ötesinde aynı azim ve kararlılıkla artan bir tempoda devam ettiğini vurgulayan kaynaklar, koronavirüs salgınında artan vakaların ardından celp ve terhislerle ilgili bir düzenleme olup olmayacağı yönündeki soruya şu yanıtı verdi:

“Şu an için öyle bir çalışma gündemimizde değil. Dün itibarıyla yeni bir emir yayımlandı. Koronavirüs ile mücadelede ilave tedbirler getirerek faaliyetlerimize devam ediyoruz. Aşılama çalışmaları da Sağlık Bakanlığı ile koordineli şekilde devam ediyor. Özellikle başta harekat bölgelerindeki personelimiz olmak üzere aşılama çalışmaları planlandığı şekilde devam ediyor.”

Suriye’nin kuzeyinde son dönemde artan saldırılara ilişkin soru üzerine güvenlik kaynakları, “Özellikle Suriye’nin kuzeyi çok aktörlü, çok faktörlü bir alan. Burada dönem dönem değişik saiklerle istenmeyen olaylar yaşanıyor. Biz Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri olarak hem kendi harekat alanlarımızda hem de mutabakatlarla belirlenen yükümlülükler kapsamındaki bölgede güven ve huzurun tesisi ve idamesi izin üzerimize düşen her türlü tedbiri alıyoruz, bundan sonra da almaya devam edeceğiz” denildi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile dün gerçekleşen telefon görüşmesine atıfta bulunan kaynaklar, “Görüşmede bu konular ele alındı ve önümüzdeki dönemde karşılıklı olarak yeni tedbirler alınması konusunda mutabakata varıldı” dedi.

“Kırmızı hat” iddiası

Brezilya donanmasına ait uçak gemisinin Aliağa’ya getirilerek söküleceğine yönelik haberlerin hatırlatılması üzerine güvenlik kaynakları, söz konusu geminin 1963 yapımı olduğu ve 2000 yılına kadar Fransa’ya hizmet ettikten sonra Brezilya’ya verildiği bilgisini paylaştı. Kaynaklar, hurdaya çıkarılan geminin Türkiye’ye henüz gelmediği, durumunun net olarak bilinmeden varsayıma dayalı yorumlar yapılmasının doğru olmayacağı değerlendirmesini paylaştı.

ABD’nin Türkiye sınırına yakın bölgede üs kurma çalışmaları olduğunun sorulması üzerine güvenlik kaynakları, bu çalışmaların yeni olmadığını, bölgede yaşanan tüm faaliyetlerin yakından takip edildiğini belirtti.

İdlib’de Türk-Rus ortak devriyelerinin yeniden başlayıp başlamayacağına yönelik soru üzerine kaynaklar, Akar ve Rusya Savunma Bakanı Şoygu arasında dün gerçekleşen telefon görüşmesini hatırlatarak, gelişmelerin takip edilmesi gerektiğini vurguladı.

Suriye’nin kuzeyindeki İdlib ve Halep bölgelerinde 3 geçişin yeniden açılması için anlaşmaya varıldığı iddiası sorulan güvenlik kaynakları, bu iddianın gerçeği yansıtmadığına dikkati çekti. Kaynaklar, İdlib’e yönelik hava taarruzları ve rejim saldırıları ile PKK/YPG’li teröristlerin Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekat bölgelerine yönelik taciz, sızma ve bombalı araç saldırıları devam ederken tüm bu bölgelerdeki yerel halkın kendisini emniyette hissetmesinin mümkün olmayacağını kaydetti.

Türkiye ve Yunanistan arasında doğrudan iletişim için “kırmızı hat” kurulduğuna ilişkin haberlerle ilgili soru üzerine de güvenlik kaynakları, bu konudaki çalışmaların devam ettiğini aktardı.